İşte Kobe’nin o mektubu:
“Sevgili 17 yaşındaki ben,
Yarın Lakers hayalin gerçek olduğunda, aile ve arkadaşlarına bir şekilde yatırım yapmanın yolunu bulman gerekecek. Bu kulağa çok basit geliyor ve hatta düşünmeden yapılması gereken bir şey olarak düşünüyor da olabilirsin, ama azıcık daha zaman ayırıp biraz daha düşün.
YATIRIM YAP dedim.
VER demedim.
Açıklayayım.
Kardeşlerine ve arkadaşlarına maddi şeyler vermek doğru karar gibi gözükebilir. Onları seviyorsun ve çocukken her zaman yanındaydılar, o yüzden başarın sayesinde eline ne geçiyorsa onlarla paylaşman en doğru şey gibi geliyor. Onlara ev, araba alıyorsun, tüm faturalarını ödüyorsun. Güzel ve rahat bir hayat yaşamalarını istiyorsun, değil mi?
Ama gün gelecek ve her ne kadar doğru şeyi yaptığını düşünsen de, aslında onları geride tutuyordun.
Onlara ilgilenme sebebinin aslında SENİ daha iyi hissettirdiğini, onları dünyayı umursamaz bir şekilde gülerken görmenin SENİ daha mutlu ettiğini anlayacağın zamanlar gelecek – ve bunun sebebi, senin aşırı derecede bencil olman. Kendini memnun ettiğini hissederken, yavaş yavaş onların hayal ve azimlerini tüketiyordun. Hayatlarına maddi şeyler ekleyip duruyordun ama en değerli hediyelerden mahrum bırakıyordun: bağımsızlık ve gelişim.
Ailenin lideri olmak üzere olduğunu anlaman gerekiyor, ve bu kardeşlerin ve arkadaşların o zaman anlamasa da zor kararlar vermeyi de beraberinde getiriyor.
Geleceklerine yatırım yap, sadece verme.
Başarını, varlığını ve etkini, onları kendi hayalleri ve amaçlarını en iyi şekilde bulabilecekleri pozisyona sokmak için kullan. Onları okullara, iş görüşmelerine sok ve kendi yollarında lider olmalarına yardımcı ol. Onları, seni bu noktaya getiren ve ileri taşıyacak sıkı çalışma ve özveri seviyesine getir.
Sana şu anda bunları yazıyorum ki en kısa zamanda bu sürece başlayabilesin ve o kolaylığa alıştırdığın ve sütten keseceğin kişilere karşı mücadele vermeyesin. Bu alışkanlık ileride sen de dahil herkesten sadece öfke, kızgınlık ve kıskançlık olarak çıkar.
Zaman ilerledikçe, onların bağımsız olarak büyüdüğünü ve kendi hayatlarında, kendi tutkuları olduğunu göreceksin, ve bu da onlarla olan ilişkinin daha iyi olmasıyla sonuçlanacak.
Sana daha yazacağım çok şey olur, ama 17 yaşında sahip olduğun dikkat süresi 2,000 kelimeye yetmez.
Bir dahaki sefer sana yazdığımda, kan ve işin karıştığı mücadelelere de değinebilirim. Sana verebileceğim en önemli tavsiye ise ebeveynlerinin EBEVEYN olarak kalması ve menajerliğe soyunmamaları.
O ilk kontratı imzalamadan önce, ailen için doğru olan, onları güzel bir şekilde yaşatırken senin de işini yükseltebileceğin ve insanları uzun vadeli başarılara sürükleyebileceğin bütçeyi düşün. Bu şekilde, çocuklarının çocukları, ve onların çocukları da zamanı geldiğinde kendi geleceklerine yatırım yapabilir.
Hayatın değişmek üzere ve her şey önüne çok hızlı gelecek. Ama bunu bir başka 9 saatlik antrenman gününden sonra uzanıp anlamak için kendine zaman ver.
Güven bana, işleri başından ayarlamak bugün hala biraz kalan bir sürü gözyaşı ve kalp ağrısını engelleyecek.
Sevgilerimle,
Kobe”.