Bursa’da faaliyet gösteren firmanın ortaklarından Erol Dağlıoğlu, yaptığı açıklamada, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından evvel Profesyonel Ziyaretçi ve Toplantı Sistemleri isimli bir yazılım ürettiklerini söyledi.
Bu programla Şahsî Bilgileri Müdafaa Kanunu’na uygun olarak bireylerden kimlik almadan temassız geçiş yapılmasını amaçladıklarını belirten Dağlıoğlu, salgından sonra uygulamaya eklemeler yaptıklarını aktardı.
Sıhhat Bakanlığınca salgın hasebiyle geliştirilen Hayat Meskene Sığar (HES) kodu uygulamasıyla kişinin müspet yahut temaslı olup olmadığının belirlenebildiğini hatırlatan Dağlıoğlu, şöyle devam etti:
“Temassız geçişi sağlama hedefli yazılıma koronavirüsten sonra HES kodunu ekledik. Böylelikle insanların kimliklerini verip sırada beklemesini engellemeyi ve karekod ile temas olmadan geçişleri sağlamayı hedefliyoruz. Salgın nedeniyle toplumsal ara daha kıymetli hale geldi. Yazılımı kullanan işletmeler çalışanlarına ve ziyaretçilerine karekod gönderiyor. Çalışanlar yahut ziyaretçiler bu kodu okutup içeri girebiliyor. Bu esnada kişinin HES kodu da sorgulanıyor. Program, toplantılar için de kullanılabiliyor. Rastgele bir kurumda, danışmanın önünde onlarca insanın tek tek kimliklerinin alınıp ziyaretçi kartı verilmesi yerine toplantıya kim gelecekse o şahsa bir karekod gönderiliyor. İlgili kişi karekodu okutup içeri geçebiliyor. Ferdî datalar kapalı kalıyor ve toplantı yapılacak yerde kuyruk oluşmuyor.”
“Servise dahi alınmadan işletmeye gelmesi engellenebilir”
Dağlıoğlu, bir kişinin çalıştığı iş yerine gittiğinde yalnızca ateşinin ölçülmesinin Kovid-19’un tespitinde kâfi olmadığını lisana getirdi.
Çalışanların birçoklarının servis yahut toplu taşıma araçlarıyla iş yerine ulaştığını anlatan Dağlıoğlu, “İş yerinde bu yazılım kullanıldığında çalışanın temaslı yahut olumlu olup olmadığı daha konutundayken sisteme düşüyor. Bu sayede çalışan kişinin, müspet ya da temaslı olması durumunda servise dahi alınmadan işletmeye gelmesi engellenebilir. Bu da bulaş riskinin azalmasına ve salgının yayılmasına mani olabilir.” dedi.
Dağlıoğlu, yazılımın resmi ve özel kuruluşlara, plazalara, küçük ya da büyük işletmelere yönelik olduğunu, toplantıya katılacak bireyler için de bundan yararlanılabildiğini vurguladı.
Yazılımın uygulanmasına değinen Dağlıoğlu, “İşletme istediği kadar büyük olsun, saniyeler içinde binlerce HES kodu sorgulaması yapabiliyor. Böylelikle vardiya başlamadan rastgele bir rahatsızlığı yahut teması olan kişi direkt karantinaya sevk ediliyor ve işletmeye alınmıyor.” bilgisini paylaştı.
Geliştirdikleri yazılımın okullarda da kullanılabileceği bilgisini veren Dağlıoğlu, yüz yüze eğitim başladığında hem velilerin ve öğrencilerin bilgilendirilmesi hem de yöneticilerin yükümlülüklerini yerine getirebilmesi bakımından yararlı olacağına dikkati çekti.
Programın çoklu lisana çevrildiğini lakin şimdi yurt dışına satışının olmadığını bildiren Dağlıoğlu, Türkiye’de farklı vilayetlerden 100’den fazla firma, ticaret ve sanayi odası ile özel okulun uygulamadan yararlandığını belirtti.
Salgın öncesinde piyasaya sundukları programa talebin Kovid-19 sürecinde arttığını kaydeden Dağlıoğlu, sistemi ihraç etmek için çalışmalarının sürdüğünü kelamlarına ekledi.
