His Delen, 13 Ağustos 2020’de Batıkent Mahallesi’ndeki 5 katlı apartmanın 4’üncü katındaki erkek arkadaşı Mehmet Kaplan‘ın konutunun balkonundan düşerek hayatını kaybetti. Mehmet Kaplan, tartıştığı kız arkadaşının intihar ettiğini ileri sürdü. Kuşkulu mevtin akabinde gözaltına alınan Mehmet Kaplan ‘çocuğu taammüden öldürme’, ‘zincirleme halde nitelikli cinsel istismar’, ‘yağma’ ve ‘hakaret’ suçlamasıyla tutuklanıp, hakkında dava açıldı.
8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın bugün görülen karar duruşmasına sanık Mehmet Kaplan tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS sistemi ile katılırken, taraf avukatları ile His Delen‘in babası Bülent ve annesi Şenel Delen ise salonda hazır bulundu.
“EN AĞIR CEZAYLA YARGILANMASINI İSTİYORUZ”
Mahkemede kelam alan His Delen‘in babası Bülent Delen, çocuğunun 19 aydır toprak altında olduğunu ve Mehmet Kaplan’ın en ağır formda cezalandırılması gerektiğini söyledi. Şenel Delen ise kızı Duygu’nun geçen hafta 19 yaşına bastığını ve toprak altında olduğunu söyleyerek hakkını aramaktan vazgeçmeyeceğini belirtti. Mahkemenin kararı ile adaletin yerini bulacağını lisana getiren Şenel Delen, “Suçluya en ağır cezayı istiyorum. Bu dava hakkı bulacak. Adalet yerini bulsun. Yavrum geçen hafta 19 yaşına bastı toprak altında. Katili ise burada nefes alıyor. Katili hür bırakıp oburlarının canını yakmayın. Adalet yerini bulsun ve en ağır biçimde müebbedini istiyorum. Her gün yavrumun o meskende neler yaşadığını darp edildiğini düşünmekten acı çekmekten zorlanıyorum. Bir defa daha dünyaya gelsem de davamdan vazgeçmeyeceğim. Günahsızların canı yanmasın. Adalet istiyorum. Yavrumun ve pakların adaletini istiyorum. Avukatlar ailenin mağdur olduğunu söylüyor, onlar mı biz mi mağdur olan. Toprağın altına giren onların yavrusu mu benim yavrum mu? Mahkemenin adaletine sığınıyorum” diye konuştu.
“BALKONDAN ATILDIĞINI DÜŞÜNÜYORUZ”
Delen Ailesi’nin avukatı Mehmet Balcı da İsimli Tıp raporlarına nazaran de His Delen‘in intihar etmediği, sanık Mehmet Kaplan tarafından ya kucağında ya da sırtına alınarak balkondan atıldığını söyledi. Sanık Mehmet Kaplan’ın His Delen‘in telefonunda manzaralarını görmesinin akabinde kıskançlık sebebiyle cinayet işlediğini söz eden Balcı, “Sanık tarafı kanıtları karatmaya çalışıyor. Sözlerde sanığın annesinin geldiği söyleniyor lakin bu manzaralarda görülmüyor. Kamera kayıtlarında önemli bir değiştirme kelam konusu. Mehmet Kaplan 3- 4 dakika sonra His Delen‘in yanına geliyor ve elleri kanlı. Burada eksik bir soruşturma var. Hissin taytında ve tişörtünde sanık Mehmet Kaplan’ın kanlarına rastlanılmıştır. His Delen, sanık Mehmet Kaplan tarafından ya kucağına ya sırtına alınarak balkondan atıldı. Duygu’nun İsimli Tıp raporuna nazaran kazara düşmesi imkansız. His Delen sanıkla yaşadıklarından sonra darp edilip balkondan aşağı atıldığını düşünüyoruz. Mehmet Kaplan çok zeki bir sanık. Benim 40 yıllık avukatlık hayatımda gördüğüm en zeki sanık. Mehmet Kaplan, Duygu’yu meskenine öldürmek için çağırmadı ve hissin telefondaki manzaralarından ötürü kıskançlık sebebiyle yapılmış bir cinayettir” dedi.
“DUYGU DELEN’İN BALKONDAN ATILDIĞI ARGÜMANI KABUL EDİLMEZ”
Sanık avukatı Enes Akbulut ise Duygu’nun Mehmet Kaplan tarafından kucakla ya da sırta alınarak balkondan atma olayının imkansız olduğunu söyledi. Kamera kayıtlarıyla oynandığının söylendiğini söz eden Akbulut, bu bahiste uzmanların istenilen araştırmayı yapabileceklerini kaydetti. Akbulut, müvekkili Mehmet Kaplan’ın tüm sözlerini İsimli Tıp Kurumu raporlarıyla doğrulandığını anlatarak, “Adli Tıp Kurumu’nun verdiği raporla Prof. Dr. Ender Arıcan’ın hazırladığı rapor ortasındaki paralelliği sizin takdirinize bırakıyorum. Hissin sırta alındığı sav ediliyor. Mehmet Kaplan’ın fiziğinin His Delen’i sırtına alması imkansız. Sırta alma ya da kucağa alınıp bu olayın işlenmesi mümkün değildir. Mehmet Kaplan’ın geçmişine atıfta bulunarak buna karar verilemez. Bu mevzunun hiçbir biçimde bilimsel gerçekliği yoktur. Daima ortaya atılan savların sonu gelmeyecek. Mehmet Kaplan çocuk yaşıyla kusurlar yapmış olabilir lakin verdiği tabirde vicdanen de bunları yapması imkansız. Şu anki gelinen noktada Mehmet Kaplan’ın cinayet kabahati işlemediği raporlarla, İsimli Tıp raporlarıyla ortaya konulmuştur. Tez makamı yağmalamadan da Mehmet Kaplan’ın cezalandırılması gerektiğini söylüyor. Ortaya temelsiz tezler atılmaktadır. Mehmet Kaplan’ın His Delen’in telefonunu yağmalayarak alması kelam konusu değildir. Telefon olağan bir biçimde alınıyor. Tüm evrak incelendiğinde Mehmet Kaplan için beraat kararı verilmesini talep ediyorum” diye konuştu.
“SAVCI MÜEBBET MAHPUS TALEBİNİ YİNELEDİ”
Savcı, avukat ve müşteki beyanlarının akabinde temel hakkında açıkladığı mütalaasını tekrarladı. Sanığın ‘zincirleme formda nitelikli cinsel istismar’ cürmünden beraatine karar verilmesini talep eden savcı, sanığın ‘hakaret’ ve ‘konutta yağma’ hatalarından cezalandırılmasını istedi. Kaplan’ın uyuşturucu kullandığı, öfke denetimi sorunu olduğu ve kıskançlık sebebiyle maktule geçmişte de darp uyguladığını, denetimini kaybettiğini, maktulün boğazını sıktığını, darp ettiğini mütalaasında belirten savcı, ‘çocuğu taammüden öldürme’ cürmünden ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırılmasını talep etti.
VERDİĞİM TABİRLERİN GERİSİNDEYİM
Sanık Mehmet Kaplan da temel hakkında mütalaaya karşı savunma yaptı. Kaplan savunmasında mütalaanın gerçekçi olmadığını lisana getirerek, verilen raporların altında uzman şahısların imzası olduğunu söyledi. Pişman olabileceği bir şey yapmadığını kalbinin ve gönlünün rahat olduğunu lisana getiren Kaplan, şöyle konuştu: ‘ Pişman değilim hiçbir şeyden. Zira hiçbir şey yapmadım. Gönlüm çok rahat. Kalbim çok rahat. “O raporun altına 30 hekim imza attı. 18 aydır sonra kamera kayıtlarına ve İsimli Tıp raporlarına neden itiraz ediliyor. 18 ayın 13 ayını tek kişilik hücrede geçirdim. Ben sevdiğim kızı kaybettim. Bir canım var fakat bin tane canım olsa Duygu’nun bir saniye yaşaması için yeniden veririm. Verdiğim sözlerin gerisindeyim. Ben gerektiği kadar kendimi savunmaya çalıştım. Ben burada da yatsam gönlüm rahat olacak. Burası gelip süreksiz bir dünya. Adaletinize güveniyorum. İnşallah yanlışsız karar çıkar.
“YAĞMA VE HAKARETTEN CEZA VE TAHLİYE”
Mahkeme heyeti, sanığın ‘zincirleme formda nitelikli cinsel istismar’ ve ‘çocuğu taammüden öldürme’ hatasından beraatine, ‘hakaret’ hatasından verilen 90 gün mahpus cezasının 1800 TL para cezasına çevrilmesine, ‘yağma’ cürmünden ise 10 yıl mahpus ile cezalandırılmasına ve kararla birlikte tahliyesine karar verdi. His Delen’in annesi Şenel Delen, adliyeden çıkarken hudut krizi geçirdi.
