BİSİKLET ROTALARI
YOLU ÇETİN MANZARASI MÜTHİŞ
SEÇİL ZOR BİSİKOLOG KURUCU ORTAĞI, BİSİKLETLİ KADIN AKTİF ÜYESİ – FETHİYE
Fethiye sadece deniziyle değil, dağlarıyla da doğaseverler için pek çok yürüyüş, tırmanış, fotoğraf, koşu ve elbette ki bisiklet rotasına sahip. Bu dağlardan Mendos’u keşfetmek için bisikletinizle yollara düşebilirsiniz. Mendos Dağı bisiklet turuna, Fethiye merkezden Hisarönü-Ovacık tarafına doğru pedal basarak başlayabilirsiniz. Yanınıza bolca su almalısınız. Çünkü dağ yolunda hiç su yok. Patikası bol toprak yollardan zirveye ulaştığınızda sizi Fethiye manzarasının yanı sıra çevre köyler, yaylalar, seralar karşılayacak. Turun devamında Bozyer, Gökben ve Kabaağaç köylerini geçtikten sonra, Minare Köyü’ne varacaksınız. Bu turda dilerseniz Mendos Dağı inişinde Bozyer’den Fethiye’ye dönebilirsiniz. Bu kısa parkur yaklaşık
40 kilometre. Dilerseniz Bozyer’e uğramadan Gökben üzerinden Fethiye’ye dönebilirsiniz. Bu parkur da yaklaşık 80 kilometre.
FOTOĞRAF MAKİNENİZİ HAZIRLAYIN
KENAN CAVNAR SAKARYA BASBAS BİSİKLET GRUBU
Sapanca-Hendek- Gölyaka-Efteni Kuş Cenneti-Düzce
Bisikletle performans, manzara keyfi yaşamak ve orta-zor bir kategoride sürüş deneyimlemek isteyenler için uygun bir rota.
Ara ara dinlenerek önce Sapanca’dan Gölyaka’ya varıyorsunuz. D-100 yolundan sıkıldığınızı hissettiğiniz anda trafiği az ve doğayla iç içe bir yolda bulacaksınız kendinizi. Efteni Kuş Cenneti yorgunluğunuzu atmak için güzel bir mola yeri. Dönüş yolunu dert etmeyenlere, kuş gözlem kulesinde bol bol farklı türden kuşların fotoğraflarını çekmelerini tavsiye ederim. Manzaraya ve doğaya yeteri kadar doyduktan sonra bu güzel turu Düzce ile taçlandırmak özellikle gruptaki performanssever bisikletçileri oldukça memnun edecektir. Dönüşte sıkı birkaç rampada zorlanmamak için özellikle yaz mevsiminde sıcak havaya dikkat etmelisiniz. Turu bol tırmanışlı ve maceralı hale getirmek isteyenler, Cumayeri ve Çilimli üzerinden Akçakoca rotasını da düşünebilir.
KÖYLERİN İÇİNDEN
SEMA GÜR SÜSLÜ KADINLAR BİSİKLET TURU ORGANİZATÖRÜ – İZMİR
Göztepe-Bademler-Urla güzergâhı, bisikletle çok da yorulmadan gidilebilecek, bol bol durup soluklanılabilecek bir rota. Gidiş-dönüş yaklaşık 70 kilometrelik çok zorlayıcı olmayan bir bisiklet rotası. Göztepe’den Güzelbahçe’ye ulaştığınızda Seferihisar yönüne dönerek Bademler tabelasını takip edin. Türkiye’nin en temiz köylerinden biri olan Bademler’de taptaze meyve, sebze ve sıcacık böreklerle yapacağınız keyifli bir pazar kahvaltısından sonra hemen yola çıkmamalısınız. Bademler Köy Tiyatrosu’na, Oyuncak Müzesi’ne, Hobbit House Müze Evi’ ne, köy kütüphanesine (açıksa) uğramadan olmaz. Eğer çok yorulmadıysanız Ovacık Köyü üzerinden Urla’ya yönelebilirsiniz. Yol boyunca çam ormanlarının içinden doğanın kokularını içinize çekerek, çiftlik evlerinin doğal dünyasını seyrederek Urla’ya doğru inersiniz.
BULUTLARIN ÜSTÜNDE GİBİ
AHMET UMUROĞLU KÜÇÜKÇEKMECE BİSİKLET VE DOĞA AKTİVİTELERİ KULÜBÜ (KÜDAK) YÖNETİCİSİ – GİRESUN
Bu rotayı doğası, Karadeniz insanının sıcakkanlılığı ve misafirperverliğiyle tanışmak için kesinlikle tavsiye ederim. Ayrıca etrafındaki illere göre doğal güzelliklerini korumuş Giresun’un kendine hayran bırakan manzaraları ve aynı gün içinde Anadolu topraklarında gözlenen dört mevsimi yaşatabilme becerisi var. Piraziz’den başlayıp sahil yolunu kullanarak Giresun’un içinden Kümbet Yaylası’na güzel bir tırmanış yapabilirsiniz. Kümbet’ten Yavuz Kemal üzerinden Kulakkaya Yaylası’na doğru pedallayın. Kulakkaya’nın ardından Bektaş Yaylası’na rotayı çevirin. Bektaş Yaylası’nda kamp kurabilirsiniz. Kamptan 3.000 rakımdaki Karagöl’e sürüş yapabilirsiniz. Tur Bektaş’tan Bulancak’a 80 kilometrelik güzel bir inişle bitiyor.
Bu rotada bulutların üzerinde bir seyahat olacağını garanti edebilirim.
NOSTALJİK BİR ROTA
ERMAN ÖNER CYCLİST TÜRKİYE SORUMLU YAZIİŞLERİ MÜDÜRÜ – BÜYÜKADA
Büyükada’da bisikletli ulaşım çok yaygın. Ancak bu sefer bir değişiklik yapalım ve bu el değmemiş lokasyonu yol bisikletiyle keşfe çıkalım. Zira Büyükada, performans arayan bisiklet kullanıcılarının da yüzünü güldürecek bir destinasyon. Adaya varınca birer bardak kahvemizi içip pedallara yükleniyoruz. Sürüşümüzü 10 kilometre civarındaki adanın en uzun turundan (Büyük Tur adıyla tabelalarda geçiyor) başlatıyoruz. Muhteşem güzelliğiyle Splendid Oteli, Çankaya ve Nizam caddelerindeki sağlı sollu nostaljik evler bu parkurda göreceğiniz muhteşem yapılar. Yörük Ali Plajı sağınızda kalırken, kısa sürede adanın tam ortasındaki yolların birleştiği noktaya varıyoruz. Ardından daha dar ama daha sakin bir yol önünüzde beliriyor. Sağınızda deniz hiç eksik olmayacak. Bu yoldan adanın güney ucuna kadar indikten sonra tekrar başlangıç noktasına geri dönmüş olacaksınız. Dilerseniz ardından gidonunuzu adanın tam ortasındaki kavşak noktasından Aya Yorgi Kilisesi’ne çıkan zorlu tırmanışa kırabilirsiniz.
MOTOSİKLET ROTALARI
TARİH, DOĞA VE LEZZET BİR ARADA
LEVENT KOÇOĞLU, MOTOSİKLETÇİ TÜRKİYE SINIRLARINDAN İZMİR-CUNDA
Bu rotayı İzmir’den Cunda’ya sürmek için çıktığım yolda yanlışlıkla kuzeye değil güneye dönünce keşfettim. 168 kilometrelik yolu 18 günde 6 bin 638 kilometre olarak tamamladım. Türkiyemizin haritasını motor sürerek çizmek isteyenler içindir bu rota. Hep kıyı ve hep sınıra yakın sürersiniz. Kolay bir rota. Yeni başlayanlar için uygun. İçinde Knidos da var, Yüksekova kebabı da; asfalt da var, toprak da, Göbeklitepe de var, Hopa hamsisi de; Olimpos da var, Kars kaşarı da; Ani Harabeleri de var, Amasra salatası da; Truva da var, Edirne ciğeri de ve mutlu son Cunda-Ayvalık lezzetleri ve mübadil kültürü. Özetle bu rotada manzaralı motor sürüşleri, tarih, doğa ve yerel lezzetler şöleni içeren Türkiye var.
ÇİÇEK KOKULARIYLA VE VİRAJLARLA DANS
SEDAT KARAYILANOĞLU RİDE4JOY MOTOSİKLET EKİBİ – MİLAS
Milas’tan Ören yoluna döner dönmez başlayan ve Akyaka’ya kadar uzanan 88 kilometrelik rotamızı ‘Nefes Rotası’ olarak adlandırıyoruz. Çünkü inanılmaz bir doğayla yolculuk başlıyor. Yeşille mavinin büyüsü içinizdeki çocuğu uyandıracak resmen. Yüzünüzdeki tebessümle çiçeklerin, ağaçların kokusu ve kuş sesleri huzurlu bir sürüş keyfi yaşatıyor… Düşünün ki hem bitmek bilmeyen virajlarda motosikletinizle resmen dans ediyorsunuz hem de bir tarafınız yemyeşil bir doğa, diğer tarafınızda engin bir mavi… Akyaka’ya yaklaşmaya başladığınızda yöre insanının yol kenarına kurduğu semaverden çıkan buhar sizi resmen kucaklayacak.
ADRENALİN DOLU
ÖZGÜR DİLEK CANDAR – 2TEKER2YÜREK.COM / SOĞANLI GEÇİDİ
Trabzon ile Bayburt’u en yakın yer olan 3 bin metre yükseklikteki Soğanlı Dağı üzerinden birbirine bağlayan rota, otoriteler tarafından ‘Dünyanın En Tehlikeli Yolları’ arasında gösteriliyor. Bu efsanevi yolun diğer isimleri de Derebaşı Virajları ve Ölüm Yolu. Of’tan ayrılıp Soğanlı Dağı’na doğru tırmanmaya başladığınızda geçtiğiniz vadiler, tropikal bir yolculuk hissi verecek. Yolun asfalt kısmı bittiğinde karşınıza çıkacak o büyük kayayı, çok keskin 22 virajlarla aşıp zirveye çıkacaksınız. O zirve sizi rengârenk bir çiçek deniziyle karşılayacak. Aşağı baktığınızdaysa bulutlar arasındaki Karadeniz ormanları selamlayacak. Bittiğinde, toplam 110 kilometrelik bu rota, unutulmazlarınız arasında girecek.
MAVİNİN HER TONU
LEVENT GÖRGÜLÜ, MOTOSİKLETÇİ – KAŞ-FİNİKE
D-400 Karayolu üzerindeki rota, virajları ve manzarasıyla sahil boyunca tam bir motosikletçi lunaparkı. Yol üzerinde ilk durağımız Kaş-Kalkan’daki turkuvaz sularıyla meşhur Kaputaş Plajı. Devamında eşsiz manzara eşliğinde sayısız virajlarla Finike’ye kadar oldukça keyifli bir sürüş sizi bekliyor. Motosikletle kamp yapmayı sevenler için bu güzergâh boyunca sahilde kamp alanları var. Rota uzunluğu yaklaşık 100 kilometre. Yolda ışıklandırma olmadığı için karanlıkta sürüş güvenli değil. İsteyenler Finike’den devam edip yaklaşık 50 kilometre mesafedeki Çıralı Plajı’na uğrayıp Olimpos Antik Kenti’ni ziyaret ederek turu tamamlayabilir.
KEŞİF İÇİN…
CÜNEYT NARİN, MOTOSİKLETÇİ -İZMİR-KAPADOKYA
Kapadokya, özellikle çevresindeki Kızılırmak Havzası, Avanos, Aladağlar Milli Parkı, Ihlara Vadisi, yeraltı şehirleri gibi zengin tarihi ve coğrafi harikalara olan yakınlığıyla birlikte, şahane mola noktalarıyla da birçok motosiklet sevdalısı için çok çekici bir rota. İzmir’den yola çıkıldıktan sonra, yaklaşık
800 kilometre mesafeli Kapadokya rotasının, Salihli’nin odun köftesi, Kula’nın peribacaları ve virajları, Uşak Ulubey’deki dünyanın en uzun ikinci kanyonu olan Ulubey Kanyonu (Uşak merkezden 37 kilometre güneyde), Banaz-Afyon arasındaki Büyük Taarruz’un en çetin savaşlarının gerçekleştiği muhteşem topraklar, Afyon’un kaplıcaları, Ilgın ve Konya yöresinin etli ekmeği, Aksaray sonrası Ihlara Vadisi gibi lezzet, tarih ve doğa durakları var. Kapadokya’da çevresinde, Ürgüp, Uçhisar, Göreme Açık Hava Müzesi, Zelve Açıkhava Müzesi, Derinkuyu yeraltı şehirleri, Avanos ve Kızılırmak kıyıları, Hacıbektaş gibi yakın mesafelerin yanında, Kayseri sınırlarında, Aladağlar Milli Parkı içindeki Kapuzbaşı Şelalesi ile Sultansazlığı Milli Parkı da günübirlik planlanabilecek, motosiklet için çok çekici yollar.