Othello Sendromu, bir başka adıyla “Patolojik kıskançlık”, adı üstünde kıskançlıkla ilgili olan bir psikolojik rahatsızlık. Üstelik öyle pek hafife alınır tarafı yok, nitekim sonuçları oldukça ciddi olabiliyor.
Gelin bu hastalığı yakından inceleyelim:
Kaynak: http://apt.rcpsych.org/content/10/3/207
Konumuzun detaylarına tam girmeden önce önemli bir hatırlatma yapmakta fayda var.
Öncelikle bir genel kültür bilgisi olması adına Othello Sendromu'na adını veren Shakespeare'in ünlü oyunundan bahsedelim.
Shakespeare’in ünlü eserlerinden olan Othello’da, oyunun kahramanlarından biri olan soylu, akıllı, güçlü ve dürüst kişilikli Othello ile karısı Desdemona birbirlerini büyük bir aşkla sevmektedir. Ancak Desdemona, Othello’nun ona verdiği ilk hediye olan mendili kaybetmiştir. Bu noktada Othello, karısının mendili kaybetmesinden kuşkulanmaya başlar. Mendili ele geçiren Iago, Othello’nun Desdemona’ya güvenini sarsacak bir plan kurar ve planı başarıyla uygular.
Iago’nun planı yüzünden Othello, Desdemona’nın Cassio’yla kendisini aldattığından kuşkulanır.
Kıskançlığın ateşiyle yanıp tutuşan Othello, önce Cassio’yu, sonra karısını öldürür. Bu arada her şeyin Iago’nun işi olduğu ortaya çıkar. Bunun üzerine Othello kendini öldürür ve İago idama mahkûm olur.
Bu etkileyici hikayeden çıkarılması gereken ana sonuç ise kıskançlığın kimseye faydası dokunmayacağı, aksine zararı dokunacağıdır.
Gelelim sendromun kendisine.
Othello Sendromu, en basit tanımıyla, kişinin aşık olduğu birini hastalık derecesinde kıskanması durumu olarak ifade ediliyor. Kişi, sevdiği insanı ve kendisini yıpratacak şekilde ilişkisini sahipleniyor ve herkesten korumaya çalışıyor. Kıskançlık duygusu görülmemiş bir seviyeye çıkıyor, hatta kişi bu kıskançlığın o kadar etkisinde kalıyor ki, sürekli aldatıldığına dair senaryolar üretiyor ve şüphe duyuyor.
Othello sendromu, oldukça ciddiye alınması gereken bir hastalık, aksi takdirde iki tarafa da zarar verebilir.
Sendroma sahip kişi genelde gerçek dışı düşüncelere kapılır. Sevdiği kişinin sadakatsiz olduğunu düşünüp bunun için tehlikeli olabilecek derecede önlemler alma yoluna girer. Örneğin; sevgilisini veya eşini, eve kapatma, kimseyle görüştürmeme gibi garip kararlar alabilir. En ufak şeylerden şüpheye kapılır ve bu şüphe sanrıları öylesine kuvvetli olur ki, kişi bütün vaktini bunu düşünerek geçirebilir. Bunun neticesinde de doğal olarak günlük yaşamı son derece olumsuz etkilenir.
Kişiyi bu paranoyak düşüncelere itense aslında “Seven insan kıskanır” inanışı değil, bilinçaltında yatan kaybetme korkusudur. Ayrıca bu tür kişilerin narsisistik yapıları olduğu ve benlik saygılarını kaybetme korkusu yaşadıkları da biliniyor.
Bu sendroma sahip kişiler için neredeyse her olay aldatıldığına dair bir kanıt niteliğindedir.
Basit bir gülücüklü mesajdan tutun, “Benim birazcık daha işim çıktı” cümlesine kadar her şey onlara sevdikleri kişinin başka birini sevdiğini veya kendilerini artık eskisi kadar sevmediğini düşündürtür. Bu noktada da rahatsızlık tehlikeli bir hal almaya başlar. Nitekim bu sendroma sahip kişiler saldırganlığa ve şiddete yatkındırlar.
Sendroma sahip kişilerin şiddet yatkınlıkları kıskançlıkla birleşince ortaya felaket sonuçlar çıkabilir.
Nitekim yıllardır bu sendrom yüzünden işlenen yüzlerce cinayet ve saldırı rapor edilmiştir. Örneğin 2013 yılında Robert Mercati adlı 63 yaşındaki bir adam, kendisiyle aynı yaştaki eşinin bir ilişkisi olduğunu düşünmüş ve sonucunda önce karısını boğmuş, sonrasında da kendini asarak intihar etmiştir.
Bu sendromun sebeplerini ve belirtilerini genel olarak ifade edecek olursak şöyle bir liste çıkartabiliriz.
-
Sevilen kişiyi herkesten ve her şeyden kıskanarak kısıtlama isteği
-
Aşırı derecede aldatılma korkusu
-
Kişideki aşırı özgüven eksikliği ve düşük benlik değeri
-
Sevilen kişiden ayrılmanın bir fobi haline gelmesi
-
Hakaret ederek partnerine kendini değersiz hissettirmek
-
Aşırı kontrolsüz tepki ortaya koymak
-
Saldırganlık ve şiddet eğilimi
-
Sevilen kişiyi sürekli tehdit etmek
Eğer sevdiğiniz kişide veya kendinizde böyle bir durum olduğunu düşünüyorsanız, Othello sendromunun tedavi edilebilir olduğunu belirtelim.
Yani uzman bir doktor gözetiminde kıskançlık krizlerinizden kurtulabilirsiniz. Nitekim kıskançlığın kimseye faydası olmadığını, hem kendiniz için hem de karşınızdaki için hayatı zehir ettiğini anlamanız gerekiyor. Sevgi ve aşk denilen kavramlar zaten karşılıklı güven ve sadakat üzerine kurulu, siz bu temeli şüphenizle sürekli sarstığınız takdirde mutlu olmanız mümkün değil. Ayrıca, kıskançlık çok tehlikeli olan bir durum. Gerek ülkemizde, gerek farklı ülkelerde kıskançlık, hatta genelde direkt olarak Othello Sendromu nedeniyle birçok cinayet bile işleniyor.
Özetle, kıskançlığı abartmayın. İnsanlara güvenmiyorsanız bile sevdiğiniz insana güvenmeyi öğrenin; hayat da, sevmek de o şekilde çok daha güzel.