İngiltere’de yapılan bir araştırma, Ocak ve Şubat ayları arasında ülkede koronavirüs salgınında vakaların belirgin bir şekilde düştüğünü söylüyor.
Imperial College tarafından yapılan araştırmada, 4-23 Şubat tarihleri arasında 165 bin kişiden alınan rastgele örnekler sonucunda, ülke nüfusunun yüzde 0,5’inde koronavirüsün tespit edildiği sonucuna ulaşıldı. Ocak ayında bu oran yüzde 1,57 olarak ölçülmüştü.
Hükümet tarafından paylaşılan resmi verilere göre de ülkede vaka ve hastaneye yatış sayısında keskin düşüşler var.
Araştırmada, aşılama programının çalışmadaki enfeksiyon oranları üzerindeki etkisini tespit etmek için henüz çok erken olduğu söylense de, Imperial College’dan Prof. Steven Riley aşılama programında en iyi sonucu elde edebilmek için virüsün yayılımının en düşük seviyelerde tutulması gerektiğine dikkat çekiyor.
Ocak ayında yapılan aynı araştırmada, başkent Londra’da Ocak-Şubat arasında vakalardaki düşüşün yüzde 80’i bulduğu tespit edilmişti.
EN YÜKSEK RİSK TOPLU TAŞIMA ÇALIŞANLARINDA
Araştırmanın bir diğer sonucu ise çalışan gruplarının enfeksiyon riski üzerine oldu.
Sağlık, bakımevi, eğitim ve kreş çalışanlarının enfeksiyon oranında yüksek riske sahip olduğu ifade edilen araştırmaya göre, toplu taşıma çalışanları en yüksek enfeksiyon riskine sahip. Buna göre toplu taşımada çalışan kişiler, diğer işçilere göre iki kattan daha fazla enfeksiyon riski altında.
Evde çalışanların ise virüse yakalanma olasılığı en düşük.
Etnik gruplar arasında ise Ocak ve Şubat aylarında en yüksek enfeksiyon seviyeleri Bangladeşlilerde görüldü.
20 MİLYONDAN FAZLA İNSAN AŞILANDI
Başbakan Boris Johnson tarafından açıklanan normalleşme takvimine göre İngiltere’de 8 Mart’ta okullar açılacak.
Birleşik Krallık’ta 20 milyondan fazla insan aşıların ilk dozunu oldu. Hedef ise Nisan ortasına kadar 50 yaşın üzerinde herkesin aşılanması. Ardından da 40 ve sonra da 30’lu yaşlarındaki insanların aşılanması amaçlanıyor.
Virüsün yayılımı kısıtlamalar sebebiyle üçte iki oranında azalmış olsa da ülkede hala her 200 kişiden biri enfekte halde.
İNGİLTERE’DEN KOVİD-19 AŞISI AÇIKLAMASI
İngiltere’deki King’s College London Üniversite’sindeki araştırmacılar koronavirüse karşı geliştirilen (Kovid-19) aşılarından Oxford-AstraZeneca’nın Pfizer-BioNTech’e kıyasla iki kat daha fazla yan etkiye sahip olduğunu açıkladı.
Dünyayı bir yıldır etkisi altına alan koronavirüs (Kovid-19 )etkisini sürdürüyor. Dünyanın umutlarını bağlandığı aşıların yan etkilerine ilişkin bir açıklama da İngiltere’deki King’s College London Üniversite’sinden geldi. King’s College London Üniversite’sindeki uzmanlar, Oxford Üniversitesi ve AstraZeneca tarafından geliştirilen koronavirüs aşısının yan etkilerinin, Pfizer/BioNTech aşısına kıyasla iki kat daha fazla olduğu açıklandı.
OXFORD AŞISI OLAN 10 KİŞİDEN 3’ÜNDE YAN ETKİ
Yapılan araştırmada, Oxford-AstraZeneca aşısı olan 10 kişiden üçünde yan etkilerin görüldüğü belirtildi. Aşı yaptıran 700 binden fazla kişiden elde edilen verilere göre, Oxford aşısı olan İngiliz halkının yüzde 30’unda baş ağrısı, yorgunluk ve ateş gibi semptomlara rastlanırken, Pfizer aşısı olanlarda bu oranın yüzde 15 olduğu kaydedildi.
‘YAN ETKİLER İNSANLARIN AŞI OLMASINA ENGEL DEĞİL’
King’s College London Üniversite’sinden araştırmacılar, görülen hafif yan etkilerin insanları koronavirüs aşısı olmaktan alıkoymaması gerektiği konusunda uyarırken, aşıların koronavirüsü önlemede son derece etkili olduğunu vurguladı. Bilim insanları aynı zamanda aşı etkisiyle görülen yan etkilerin, aşının ‘işe yaradığına’ dair kanıt oluşturduğunu bu nedenle korkulacak bir durumun olmadığını ifade etti.