2. İş Mahkemesine başvuran bir işçi, iş akdinin haksız sebeple feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ve ulusal bayram genel tatil alacaklarının davalıdan tahsilini talep etti. Mahkeme, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verdi. Karar, davalı avukatı tarafından temyiz edildi. Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı. Yargıtay, kararında 4857 sayılı İş Kanunu’nun 59. maddesinde iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceğinin hükme bağlandığı hatırlatıldı. Kararda, “Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı sebebe dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır. Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir. Akdin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür” denildi.
Yargıtay kararından sonra işçi, yıllık izin ücretini tahsil edecek.