İsfahan tarihi kıymeti ve tarihi güzellikleriyle insanları büyüleyen ve kendine aşık eden bir kenttir. Bu nedenle tatil planlarının uğrak noktası olmuş durumda. Bu kentle tanışan yahut yolu bu kente düşenler tekrar uğramak için can atmaktalar. Bu kadar hoş ve özel olan İsfahan internette en çok araştırılan kentler ortasına girmiştir. Pekala İsfahan nerede? İsfahan hangi ülkede? İsfahan nereye bağlı? İsfahan hakkında bilgiler!
İSFAHAN NEREDE?
İsfahan, İran’da İsfahan Eyaletinin idare merkezi olan kent. Birebir vakitte ülkenin üçüncü büyük kentidir.
Bu kent Safavi periyodunda başşehir idi, bu nedenle kelam konusu kentte çok sayıda tarihi eser bulunmaktadır. Nüfus; 1.573.378 (2006 tahmini).
İsfahan, İran’ın kavşak noktalarından biridir ve dünyanın en büyük kentlerinden biriydi. Kent, 1050 ile 1722 yılları ortasında, bilhassa de Safeviler altında 16. yüzyılda tarihte ikinci sefer başşehri olduğu vakit çok gelişti. Bugün bile, geçmişteki o ihtişamını korumaktadır. Kent, birçok hoş bulvarıyla, köprüleriyle, saraylarıyla, camileriyle ve minareleriyle İslami mimariyi yansıtmasından ötürü meşhurdur.
İSFAHAN HANGİ ÜLKEDE?
İsfahan, İran’da yer alan ülkenin 3. büyük kentidir.
İSFAHAN’IN TARİHÇESİ
İsfahan, Yontma Taş Bölümü’ne kadar dayanır. İranlı Medler buraya yerleşince, Aspandana ismi altında Medler’in en değerli kentlerinden biri olmuştur. M.S. 642’de Müslümanların eline geçti. Selçuklu hanedanının kurucusu Tuğrul Beyefendi de 11. yüzyılın ortalarında İsfahan’ı başşehir yaptı. Onun torunu Melikşah idaresinde kent büyüyüp zenginleşti. Ünlü İsfahan Mescid-i Cuma’sının üretimine bu devirde başlandı. Selçuklu hanedanının yıkılışından sonra İsfahan gerilemeye başladı. 13. yüzyılda kent, evvel Moğollar, akabinde da 1387 yılında Timur tarafından yağmalandı ve birçok insan katledildi. Coğrafik pozisyonunun sonucu olarak, İsfahan kenti bilhassa Safeviler altında tekrar gelişmeye başladı. Şah I. Abbas İsfahan’ı başşehir yaptı ve 17. yüzyılın en büyük ve en hoş kentlerinden biri olarak yine inşa etti (1598). O periyotta birçok park, kütüphane ve cami inşa edildi. 1722’de Gılzaylar (Peştunlar) uzun bir kuşatmanın akabinde kenti ele geçirdi. Uzun yıllar bir harabe görünümünde kalan İsfahan’ın nüfusu da düzgünce azaldı. İstek Şah Pehlevi devrinde (1925-1941) tekrar imarına başlanan kentte bir sanayi bölgesi oluşturuldu ve tarihi yapıların birçoğu onarıldı.
İSFAHAN’IN KÜLTÜRÜ VE TARİHİ YAPITLARI
İsfahan klâsik İran mimarisine ilişkin birçok yapıta konut sahipliği yapmaktadır. 17. yüzyılda yapılan ve dünyanın en büyük meydanlarından sayılan Nakş-ı Cihan Meydanı (İmam Humeyni Meydanı) Dünya Miras Listesi’ne alınmıştır. Zağros Dağları’ndan doğan ve İsfahan’ın içinden geçen Zayende Irmağı’nın üzerindeki eski köprüler ve bu köprülerin içinde en ünlüsü olan ve ismi 33 Gözlü Köprü manasına gelen 300 metre uzunluğunda ve 14 metre genişliğindeki Siosepol en ünlü mimari yapılardandır. Bunların dışında öteki tarihi mimari yapılar; 17. yüzyılda Şah Abbas tarafından yaptırılan İmam Cami (Mescid-i İmam) ve Pir Lütfullah Camii ile Ali Kapu Sarayı (Ali kapu: Bâb-ıli) 6 katlı olup en ilgi çeken yeri 18 ince ve şık sütun üzerinde yükselen terasıdır.