İşte İsmail Balaban’ın sorularımıza verdiği yanıtlar;
– Öncelikle sizi tanımayanlar için İsmail Balaban kendi serüvenini nasıl görüyor?
“Ailemizde daha önce sporla ilgilenmiş hiç kimse yoktu güreşe de çok tesadüf başladık aslında, babamın ve amcalarımın ilgisi vardı. İkizim Turan ile beraber bizi sürekli güreştirirlerdi ve sonrasında 18 yaşına geldiğimizde kardeşimle güreşe başlama kararı aldık ve köyümüzde imkan olmadığı için Antalya’ya gitme kararı aldık ve açıkçası serüvenimiz bu şekilde başladı. En başta köyden kendimizi kurtarmak için bir çıkış yolu olarak görmüştük ama başlangıçta çok büyük zorluklarla karşılaştık, bize yaşınız çok geç artık sizden güreşçi olmaz dediler ama biz kafamıza koymuştuk. Çok sıkı bir şekilde antrenmanlarımızı devam ettirirdik ve yavaş yavaş basamakları çıkmaya başladık hedefimiz hep başpehlivan olup tarihe geçmekti ben 2013 yılında, ikizim ise benden 4 yıl sonra başpehlivan oldu ve biz bir ilki gerçekleştirip tarihe geçtik.”
– Birçok alan pandemiden etkilendi bunlardan bir tanesi de Yağlı Güreş, Motivasyon olarak ne durumdasınız?
“Salonlar kapanana kadar antrenmanlarımıza devam ettik ama yasaklar başlayınca biz de köyümüze dönüp çalışma kararı aldık. Köydeki evimizde ve depomuzda ikizim Turan ile beraber antrenmanlarımıza devam ettik. Çok zor bir süreç ve hep belirsizlik var ister istemez moral motivasyon olarak güreş camiasını ve bizi etkiledi maalesef.”
– Pandemi sürecinin başından bu yana çalışma temponda, antrenman metotlarında ve beslenmende bir dezavantaj oldu mu?
“Takımla beraber yaptığımız antrenmanlar daha iyi oluyordu daha fazla partnerler çalışma fırsatımız oluyordu öyle bir sorun vardı, yağlı antrenmanlarımızı ve kuvvet antrenmanlarımızı da maalesef çok fazla yapamadık.”
– Güreş Federasyonu Başkanı Musa Aydın, 2020 bitmeden 659. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’ni yapmak istediklerini açıkladı. Altın kemeri hedefleyen birisi olarak nasıl değerlendiriyorsun?
“Açıklamalar hep yapacağız şeklinde. Ben antrenmanlarıma devam edeceğim hedefi olan bir sporcuysanız devamlı çalışmak zorundasınız. Kırkpınar yapılırsa muhakkak ben de sahaya çıkıp mücadelemizi vereceğiz.”
– Daha önceki bir röportajında, ‘Maddi imkansızlıklardan dolayı liseyi bırakmıştım. Şimdi ise yüksek lisans okuyorum’ demiştin, okulu bitirdin mi?
“Yüksek lisansı bitirmek için geçtiğimiz hafta Edirne’ye gittim. Normalde daha erken bitmesi gerekiyordu ama pandemiden dolayı maalesef okullara da ara verildi. Ve geçen hafta savunmamızı yapıp yüksek lisansımı bitirdim, eğitim çok önemli ve şimdi hedefimiz doktora.”
– Tecrübe, çalışmak ve yetenek… Üçü de sende var en iyisi olma yolunda 1. Kriter hangisi?
“Başarı için en büyük kriter içinden istemek ve azmetmek. Bunlar olursa insanın yapmayacağı şey yok.”
– ‘En büyük dezavantajım sabırsızlığım’ diyorsunuz.. kazanma hırsından mı kaynaklanıyor?
“Evet, biraz hırslı bir sporcuyum ve sahaya çıktığım zaman hemen rakibimi yenip sonuca ulaşmayı düşünüyorum. Ben sabırsız davranıp bir an önce bitirmek istiyorum ama maalesef bundan dolayı kaybettiğim kritik maçlar oldu aslında maçı uzatsaydım kazanabileceğim maçlardı.”
– En unutulmaz maçınız hangisiydi?
“2018 Elmalı güreşlerinde Ali Gürbüz ile yarı final maçımız vardı ve 2 saat 15 dakika sürmüştü, benim için unutulmaz bir maçtı.”
– İnsanların sana ve yağlı güreşe olan ilgisi ne durumda?
“Yağlı güreşin azımsanmayacak bir seyircisi var bence futboldan sonra en çok kitleye sahip branş. Basketboldan daha fazla seyircisi olduğunu düşünüyorum. Eğer daha fazla gündeme gelirse yağlı güreş çok daha iyi yerlere gelecek.”
– Turan Balaban ile Kırkpınar’da ikiz başpehlivan olarak final yapma hedefiniz var.. Kendinizi buna ne kadar yakın hissediyorsunuz?
“Hayalimiz birlikte başpehlivan olmaktı ve bunu başardık, şimdi ki hayalimiz ise iki başpehlivan olarak finale çıkmak. Tabii ki çok zor bir şey ama imkansız değil.”
– Güreşte ilerlemek isteyen adaylara nasıl bir mesaj verirsin?
“Yağlı güreş amatör bir spor ve çok fazla destek yok maalesef. Biz de çok zor yollardan geldik yılmasınlar ve kendilerine hedefler koysunlar. Güreşte başarılı olmak isteyenler hayatlarındaki her şeyden feragat etmeleri lazım. Zorluklarda yılmasınlar yenile yenile pes etmemeyi öğrenecekler.”
