İSTANBUL (DHA) – CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, “Bunların tek kaygısı ülkenin yakın tarihindeki bir büyük ihanet olan 15 Temmuz’un faili FETÖ’cüleri tekrar devlete doldurmak. PKK’yı ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi ne yapıyor? Belediyeye doldurmanın çabası içinde ve dolduruyor. Bunların da hesabını soracağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan AK Parti İstanbul Vilayet Başkanlığı tarafından Bakırköy’de bulunan İstanbul Fuar Merkezi’nden düzenlenen iftar programına katıldı. Çok sayıda partilinin katıldığı programda konuşan Erdoğan konuşmasına herkesin Ramazan Bayramı’nı kutlayarak başladı. Ramazan ayının bereketli bir devir olduğunu belirten Erdoğan, “Bu ivmeyi kesintisiz bir halde devam ettirerek Cumhur İttifakı olarak 2023 Haziran’ında amacımıza ulaşana kadar durup dinlenmeden çalışacağız. Daima söylediğim üzere AK Parti’yi milletimiz kurmuştur. AK Parti’nin sahibi de istikamet belirleyicisi de milletimizdir” diye konuştu.
“BU GÖREVİMİZİ HAKKIYLA YERİNE GETİRMEKLE MÜKELLEFİZ”
Erdoğan ” Unutmayınız. AK Parti’de misyon üstlenmek demek rastgele bir makam, mevki sahibi olmak demek değildir. AK Parti’de misyon üstlenmek, milletimize hizmetkar olmak, ülkemizi geliştirmek, devletimizi güçlendirmek, dünyanın her yerindeki mazlumların ve mağdurların yanında yer almak için gece gündüz çalışmaya talip olmak demektir. Kadim davamızın bugünkü temsilcisi AK Parti’nin her kademesinde sorumluluk üstlenen bizden eser ve hizmet yarışında bayrağı yeni jenerasyonlara teslim edene kadar bu görevimizi hakkıyla yerine getirmekle mükellefiz” dedi.
“TÜRKİYE, EN İNANÇLI ÜLKELER ORTASINA GİRDİ”
AK Parti olarak geçmişte ülkemizin hak ettiği gelişmişlik, milletimizin hak ettiği refah, devletimizin hak ettiği güç düzeyine ulaşmasının önünde hangi mahzurlar varsa, hepsini de yıkıp geçtik diyen Erdoğan, “Geçmişte terör örgütlerinin, çetelerin, kerameti kendinden menkul, vesayet odaklarının cirit attığı, racon kestiği, insanları canından bezdirdiği Türkiye, bugün can ve mal emniyeti bakımından en inançlı ülkeler ortasına girdi. Geçmişte okulundan hastanesine, konutundan yoluna, elektriğinden suyuna kadar temel hizmet altyapılarının ya hiç olmadığı ya yetersiz kaldığı bir Türkiye varken bugün birçok alanda dünyanın en gelişmiş devletlerini dahi geride bırakan bir ülkede yaşar hale geldik. Bay Kemal’in dediğine bakmayın. O malum CHP’nin iktidarları devrinde karanlık bir Türkiye’yi yaşıyordu. Artık ise zihinsel karanlığı yaşayan Bay Kemal zannediyor ki artık bütün bu karanlık dünyasını bu millet yutacak. Artık bu millet bunları yutmuyor. Artık akıllı sayaçların çalıştığı bir Türkiye’de olduğumuzu da bilmiyor. ve bu akıllı sayaçlarla kim karanlıkta, kim aydınlıkta bundan da bihaber” biçiminde konuştu.
“KILIÇDAROĞLU HENGAME ETMEK İÇİN GELDİĞİNİ KENDİ AĞZIYLA SÖYLEDİ”
Erdoğan kelamlarını şöyle sürdürdü, “Biz büyük ve güçlü Türkiye diyoruz pekala karşımızdaki muhalefet ne diyor? Bay Kemal son küme toplantısında söylediği 2 başlıkla nihayet baklayı ağzından çıkardı. Birinci bildirisini ya bana katılın ya yolumdan çekilin kelamıyla verdi. Böylelikle bu zat partisinin genlerinde aslında var olan faşist yüzünü hiçbir kuşkuya yer vermeyecek formda açıkça ortaya koymuş oldu. Bu zatın bugüne kadar sergilediği demokrat ve özgürlükçü tutumun baştan sona palavra olduğu, riyakarlıktan öbür bir şey yapmadığı ortaya çıktı. Hani bu zat yıllardır tek adam deyip duruyordu ya oysaki aslında kendi hayalini anlatıyormuş. Varsın artık gerisini kendi partisindeki yoldaşları ve birebir masa etrafına dizdiği ortakları düşünsün. Tabi ikinci iletisi daha değerliydi. Evet Kılıçdaroğlu arbede etmek için geldiğini kendi ağzıyla söyledi. Arbede lafının önüne ardına taktığı ve bu kavramla izahı mümkün olmayan zırvalar asıl niyetini gizlemeye yetmiyor. Gerçi haklarını da yememek lazım. Bu zatın ve temsilcisi olduğu zihniyetin hayatı evvelce beri daima arbedeyle geçmiştir. Bunlar tek parti devrinde milletimizin inancıyla, tarihiyle, kültürüyle hengame etmiştir. Bunlar Demokrat Parti periyodunda ülkenin kalkınmasıyla gelişmesiyle demokratikleşmesiyle hengame etmiştir. Bunlar koalisyonlar devrinde ülkenin huzuruyla, istikrarıyla toplumsal barışıyla hengame etmiştir. Bunlar terörle uğraş periyodunda ülkenin güvenlik siyasetleriyle, beka gayretiyle arbede etmiştir”
“BARIŞI NASIL SAĞLAYACAĞIZ BUNUN ÇABASI İÇERİSİNDEYİZ”
“Dünya, siyasi, askeri ve ekonomik karışıklıkların sancılarıyla boğuşurken ülkemiz de bunların tesirlerini, dertlerini yaşarken, bu güruhun tek kederi hengame etmek” tabirlerini kullanan Erdoğan, “Tek sıkıntısı kendilerinden öbür herkesi saf dışı bırakmaktır. Herkes kendine yakışanı,fıtratında olanı kalbinde yaşattığını yapar. Biz her gün milletimizi, hepimizin canını yakan hayat pahalılığına karşı korumak için uğraşıyoruz. Biz her gün ülkemizi Rusya- Ukrayna savaşının tesirlerinden uzak tutmak için uğraşıyoruz. Şurada bir hafta içerisinde Rusya Lideri Sayın Putin’le iki kere, Ukrayna lideri Zelenski ile birebir halde ve bu ortada bir hafta içerisinde Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres’le iki defa ki; bir tanesi tekrar bugün oldu. Bu görüşmeleri yaparak barışı nasıl sağlayacağız bunun çabası içerisindeyiz. Bunun biz her gün hudut ötesi operasyonlarımızın başarısı için uğraşıyoruz. Biz her gün global idare ve iktisat sistemindeki yine yapılanmayı ülkemiz lehine çevirmek için uğraşıyoruz” diye konuştu.
“GERÇEK ÇEVRECİ BİZİZ”
Erdoğan, “Bunların ise tek kaygısı ülkenin yakın tarihindeki en büyük ihanet teşebbüslerinden biri olan Gezi’yi savunmak. Bunlar gezici. Bunların etraf diye, yeşil diye bir anlayışı yok, bu bizim anlayışımız. Milyonlarca ağacı cadde kenarlarına ve caddelerin ortalarına biz diktik. Dikiyoruz ve dikmeye devam edeceğiz. Gerçek çevreci biziz. Bunların tek sıkıntısı ülkenin yakın tarihindeki bir büyük ihanet olan 15 Temmuz’un faili FETÖ’cüleri tekrar devlete doldurmak. PKK’yı ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi ne yapıyor? Belediyeye doldurmanın çabası içinde ve dolduruyor. Bunların da hesabını soracağız. Bunların tek kaygısı. Avrupa’ya Amerika’ya tatlı gözükmek için yabancı büyükelçilerden aldıkları talimatları yerine getirdik. İşte Almanya’da bizim büyükelçimizi dışişlerine çağırıyorlar. Niçin? Yalnızca Türkiye’nin Soros’u olan Osmanlı Kavala’dan ötürü. Pekala karşılıksız mı kaldı? Hayır. Anında onların büyükelçisini de biz Dışişleri Bakanlığımıza çağırdık. ve hesabını tıpkı formda dışişlerimiz de onlardan sordu. Bunların tek kaygısı ülkenin ve milletin menfaatine yapılan hangi iş varsa onu engellemek. Bunların tek kederi daima sallanıp duran altılı masalarını ayakta tutmak. Yalnızca menfaatte, yalnızca husumette, yalnızca görünüşte birleşenlerin taksimatta ayrılmaları kaçınılmazdır. Ne diyelim? Rabbim herkesin gönlüne niyetine nazaran versin” dedi.
