Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan çatışmalarda silahların susması için Türkiye devreye girdi.
İki ülkeden heyetler, hem Antalya hem de İstanbul’da düzenlenen iki ayrı zirvede, Ankara’nın arabuluculuğunda bir araya geldi.
Borrell’den Türkiye açıklaması
Türkiye’nin çabaları, uluslararası toplum tarafından yakından takip edilirken, Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, konuya ilişkin görüşlerini paylaştı.
Borrell, Türkiye’nin Ukrayna ve Rusya ile iyi ilişkileri olduğunu ve bu süreçte oldukça iyi bir iş çıkardığını söyledi.
“Türkiye oldukça iyi bir iş çıkarıyor”
Frankfurter Allgemeine gazetesine demeç veren Borrell, Ukrayna savaşında ideal arabulucuların Türkiye veya Birleşmiş Milletler (BM) olduğunu kaydetti.
Borrell, “Bu süreçte Türkiye oldukça iyi bir iş çıkarıyor. İki tarafla da iyi ilişkileri var ama arabuluculuk mevzusunda elbette en iyisi BM’nin devreye girmesidir.” dedi.
“Avrupa Birliği arabulucu olamaz”
AB’nin arabulucu olamayacağını vurgulayan Borrell, “Biz olamayız. Rusya bizi, biz de Rusya’yı arabulucu olarak kabul etmeyiz. Çin de olmaz çünkü onlar da Ruslardan yana bir tavır sergiliyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Ukrayna’ya daha fazla destek sözü
AA’nın haberine göre; Borrell, AB’nin Ukrayna’nın savaşı kazanması hedefi için şimdiye kadar yaptığının daha fazlasını yapacağının altını çizerek, şu ifadeleri kullandı:
“Ukrayna’ya silah tedarik etmek, Rusya ekonomisini zayıflatmak, Rusya’yı uluslararası alanda izole etmek gibi. Ukrayna’ya ne kadar çok silah sağlarsanız, savaşın o kadar uzun süreceğini ve Ukraynalıların acısının da o denli artacağını söyleyenleri anlamıyorum.
“Ukraynalılar teslim olsun, diz mi çöksün” sorusu
Avrupa’da bile bu görüşte olanlar var. Bu insanlara soruyorum; bu savaşın nasıl bittiği önem taşımıyor mu? Ukraynalılar teslim olsun, diz mi çöksün? Ruslar tarafından paramparça mı edilsinler? İstenen bu mudur? Bu insanlar, eğer silah teslim edilmezse savaşın da biteceğini söylüyor ama peki ya sonra?
Bakın, savaşlar müzakere ile biter ancak müzakere masasına güçlü bir konumda oturabilirsiniz ve şimdiki yapılmaya çalışılan da Ukraynalıları bu konuma getirmeye çalışmak. Bu konuyu perşembe günü Weissensee’de-Almanya’nın şu anda başkanlığını yürüttüğü- G-7 Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda da tartışacağız.”
“Herkese uyan bir çözüme ihtiyacımız var”
Geçmişte belli konularda sadece ve tamamen Rusya’ya güvenecek kadar saf oldukları değerlendirmesinde bulunan Borrell, “Örneğin Almanya’da herhangi bir LNG terminali dahi yoktu.
Geçmişte, şimdilerde düzeltmemiz gereken bir hata işlediğimizi kabul etmeliyiz. İdame süreci, biraz daha uzun sürecek lakin Rus gazından kurtulacağız.” görüşünü dile getirdi.
Doğalgaz meselesi
Borrell, AB’deki hiç kimsenin Rusya kaynaklı doğalgaz ve petrol arzını bir gecede durduramayacağına işaret ederek, “Macaristan gibi ülkeler, ‘petrol tankerleri için ayrı bir kıyı şeridim ve boru hattım yok’ derken mantıklı nesnel sebeplere sahip. Bu nedenle herkese uyan bir çözüme ihtiyacımız var.” dedi.
AB’nin Sahel Bölgesi’nde Mali Silahlı Kuvvetleri’ni eğitme görevinin iptal edilmesiyle ilgili de şunları kaydetti:
“Leopard tankları göndererek çözemezsiniz”
“Sahel’de terörizm, suç, çoban-çiftçi kavgası, etnik köken ve yapay sınır karmaşalarıyla uğraşıyoruz. Burada temel mesaj şu oldu; bunu Leopard tankları göndererek çözemezsiniz.
Bu hem sivil hem de askeri bir mücadele. Oradaki savaşı, barışı kazanmazsanız asla bitiremezsiniz. Bu sürecin güçlü siyasi ve sosyal bileşenleri var.”