Elektronik cihaz kullanımında yaşanan artışla, elektronik atık sorunu da gündeme geliyor. 2020 yılına kadar elektronik atık miktarının 50 milyon tonu geçmesi bekleniyor. Elektronik atık miktarındaki artışta, kabloların önemli bir payı var.
Kablosuz şarj teknolojisinde yaşanan gelişmeler, şarj işlemlerini çok daha kullanıcı dostu hale getirmenin yanı sıra elektronik atıkların da azalmasını sağlayacak potansiyele sahip.
Wi-Charge, Energous ve Ossia gibi şirketler kızılötesiyle elektronik cihazlara güvenli ve verimli bir şekilde kablosuz güç vermek için çalışmalarını sürdürüyor. Ayrıca bu alanda faaliyet gösteren şirketler, 5G teknolojisinin de hayatımıza girmesiyle artacak olan güç talebini kablosuz şekilde karşılayabilmeyi hedefliyor.
Kablosuz şarj tercih değil, zorunluluk haline geliyor
Akıllı evler, akıllı asistanlar ve akıllı cihazlar günlük hayatımızın ayrılmaz bir parçası olmak üzere. Nesnelerin İnterneti (IoT) tabanlı bu teknolojiler daha fazla güç üretimini, dolayısıyla mevcut teknolojiyle kablolara bağımlılığı beraberinde getiriyor. Kablosuz şarj teknolojisi ise bu bağımlılığı ortadan kaldıracak bir potansiyele sahip.
Temel olarak kablosuz şarj teknolojisinde, şarj aparatı cihaza bir kızılötesi ışını gönderiyor. Daha sonra alıcı, bu ışını kendisi için elektriğe dönüştürüyor. Wi-Charge CMO’su Yuval Boger, IR yani kızılötesi ışınlarının doğada yaygın olduğunu ve güneş enerjisinin yaklaşık yüzde 50’sini oluşturduğunu söylüyor. Boger, uzaktan kumandalarda da bulunan IR’nin, RF yani radyo dalgalarıyla kıyaslandığında çok daha güvenli bir çözüm olduğunu belirtiyor.
Energous’un ürettiği akıllı asistana benzer bir cihaz ise akıllı telefonlar, kameralar, hoparlörler, işitme cihazları ve hatta dronelar dahil olmak üzere elektronik cihazları 15 metre mesafeden şarj edebiliyor. Birden çok cihazı şarj edebilen bu teknolojinin teknolojinin güvenli olduğunu göstermek için Energous, FCC sertifikası da aldı.
Kablosuz şarj daha güvenli
Kablo kullanmanın en tehlikeli olduğu yerlerden biri de su sıçramalarının olduğu banyolar ve WC’ler. Wi-Charge, kablosuz şarj teknolojisini işletmelerin ortak alanları için de uyarlıyor. Temassız musluklar, sabunluklar ve vanalar dahil olmak üzere birçok bileşen Wi-Charge’ın kablosuz şarj teknolojisiyle şarj edilerek çalıştırılabiliyor. Böylelikle ortak alanlardaki bu cihazları çalıştırmak için duyulan kablo ihtiyacı ortadan kalkıyor ve daha güvenli bir yapı oluşturuluyor.
5G ve kablosuz şarj
Robotik ve yapay zeka alanında yaşanan gelişmeler de kablosuz şarja olan ihtiyacı artırıyor. Yuval Boger’a göre kablosuz şarj, uzak mesafede robotlara güç vermek ve robotların üzerindeki sensörleri çalıştırmak için kullanılabilir. Kablosuz enerji yapısı sayesinde robotlarda kesintisiz bir kontrol ve veri akışı sağlanabilir.
Elektrikli otomobiller kablosuz şarj edilebiliyor
Kablosuz şarj teknolojisinin bir diğer ana kullanım potansiyelinde ise elektrikli araçlar yer alıyor. Araçlara bağlanan büyük konnektörler ve kabloların yerine, kablosuz şarj teknolojisi çok daha basit bir çözüm sunuyor. Kablosuz şarj sayesinde araçlar şarj istasyonuna yaklaşıp şarj yerinde durduklarında, araç direkt şarj olmaya başlıyor. Bu da şarj işleminin çok daha basit bir şekilde tamamlanmasını sağlıyor.
Burak KESAYAK
twitter.com/BurakKesayak