Öncelikle kısaca Artvin’den bahsedelim. Tarihi MÖ 3000’li yıllara kadar uzanan Artvin, engebeli arazi şartları ve coğrafyasına rağmen barındırdığı yapılar, zengin fauna ve endemik bitki türleriyle Karadeniz’in bir başka doğal harikası. Yolunuz düşerse yaylalara çıkıp yeşile doyabilir, Türkiye’nin en yüksek Atatürk heykelinin bulunduğu Atatepe’de Artvin’i kuşbakışı seyredebilir, Karadeniz ve Gürcü mutfaklarının en leziz yemeklerini tadabilirsiniz. Benden söylemesi…
ULAŞIM
Borçka Karagöl, Artvin merkeze 60 km, Borçka’ya 25 km uzaklıkta… Yolun büyük bir kısmı asfalt olduğu için rahatça çıkabiliyorsunuz. Sizi yemyeşil bir güzergâh bekliyor. Özellikle son 5-6 kilometre parke taşlarla döşenmiş, her iki tarafınızda da ağaçların yer aldığı bir rota. Muhtemelen yol üzerinde durup fotoğraf çekeceksiniz. Zira biz birkaç kez durduk. Bir de şansımıza hafif sis vardı. Tadından yenmez kareler yakaladık. Bu arada aklınızda olsun ben gitmedim ancak Şavşat Karagöl’e ulaşımın daha zor olduğunu söyledi
arkadaşlarım.
TARİHİ VE YAPISI
1800’lü yıllarda tektonik hareketler sonucunda meydana gelen Karagöl, deniz seviyesinin yaklaşık 1450 metre üzerinde yer alır. Klaskur Yaylası’nda yer alan tepede meydana gelen toprak kayması sonucu yine aynı isimle anılan Klaskur Deresi’nin ağzı kapanmış ve sonucunda Karagöl oluşmuş.
Günümüze kadar bozulmadan, insanoğlunun ‘beton sevgisine’ kurban gitmeden ve orijinal dokusunu koruyarak gelebilmiş Karagöl, umarız bu şekilde kalır. Etrafında yer alan çeşitli ağaç ve bitkilerin yer aldığı sık orman yapısıyla birçok canlıya ev sahipliği yapıyor. Gerçekten el değmemiş bir saklı cennet.
KARAGÖL’DE YAPABİLECEĞİNİZ AKTİVİTELER
Öncelikli şunu belirteyim oraya gidip göl kenarından sadece manzarayı seyretmek bile büyük keyif veriyor. Gerçekten özel bir yer Karagöl. Manzarayı seyrettiniz, sonrasında sandal kiralayıp gölde kürek çekebilirsiniz. Gölün etrafında yürüyüş parkuru mevcut. Keyifli bir yürüyüş yapabilir, ayrıca güzel kareler yakalayabilirsiniz. Tek sorun, eğer benim gibi kalabalıkları pek sevmiyorsanız, birazcık can sıkıcı bir durumun içinde bulabilirsiniz kendinizi. Her geçen gün popülerliği artan Karagöl’de özellikle yaz mevsiminde hafta sonu ciddi kalabalık oluyor.
KONAKLAMA / YEME İÇME
Kesinlikle kamp kurmanızı tavsiye ediyorum. Gölü seyretmek için çıktığınız minik bir iskele var. Bu iskelenin tam karşısında 6-7 tane çadır görmüştüm. Tamamen doğanın içinde, yemyeşil ve sessiz sakin bir kamp olanağı bulabilirsiniz. Keyifli bir deneyim olacaktır. Önceliğiniz bu olsun. Bu seçenek dışında yol üzerinde pansiyonlar mevcut. Yemek konusunda da tabiat parkının içinde işletilen bir restoran var. Biz sadece kahve içmiştik ancak köfte ekmek, tost gibi yiyecekler de mevcut. Giriş için yanlış hatırlamıyorsam 10 TL ödedim. Şahsi aracımla gittim. Motosiklet, minibüs için farklı bir ücret tarifesi var.
Fotoğraflar: Gökhan Günay, Anadolu Ajansı