Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal başkanlığında toplanan Para Politikası Kurulu’nun (PPK), politika faizinin yüzde 17 düzeyinde sabit tutulmasına karar verdiği bildirildi. İktisadi faaliyetin güçlü bir seyir izlediği belirtilen açıklamada, salgına bağlı kısıtlamaların ekonomi üzerindeki aşağı yönlü etkilerinin sınırlı kalırken, hizmetler ve bağlantılı sektörlerdeki yavaşlama ve bu sektörlerin kısa vadeli görünümüne dair belirsizliklerin sürdüğü ifade edildi. Açıklamada, salgın döneminde sağlanan yüksek kredi büyümesinin birikimli etkileriyle güç kazanan iç talebin cari işlemler dengesi üzerindeki olumsuz etkisinin devam ettiği kaydedildi.
ETKİLEMEYE DEVAM
Diğer taraftan, finansal koşullardaki sıkılaşmayla birlikte son dönemde kredi büyümesinin yavaşlamaya başladığı belirtilen açıklamada, “İç talep koşulları, döviz kuru başta olmak üzere birikimli maliyet etkileri, uluslararası gıda ve diğer emtia fiyatlarındaki yükseliş ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler, fiyatlama davranışları ve enflasyon görünümünü olumsuz etkilemeye devam etmektedir. Gerçekleştirilen güçlü parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkilerinin daha belirgin hale gelmesi beklenmekte, böylelikle enflasyon üzerinde etkili olan talep ve maliyet unsurlarının kademeli olarak zayıflayacağı öngörülmektedir” denildi.
SIKI PARA POLİTİKASI
Açıklamada, uluslararası emtia fiyatlarında süregelen artış eğilimi ve bazı sektörlerde belirginleşen arz kısıtları ile ücret ve yönetilen fiyat ayarlamalarının, orta vadeli enflasyon görünümü üzerindeki önemini koruduğu belirtildi. Bu doğrultuda, 2021 yıl sonu tahmin hedefi dikkate alınarak, enflasyonda kalıcı düşüşe ve fiyat istikrarına işaret eden güçlü göstergeler oluşana kadar, sıkı para politikası duruşunun kararlılıkla uzun bir müddet sürdürüleceği vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi: “Enflasyonda kalıcı düşüşe ve fiyat istikrarına işaret eden güçlü göstergeler kapsamında enflasyonun ana eğilimi ve fiyatlama davranışlarına ilişkin göstergeler, yayılım endeksleri, talep ve maliyet unsurları ve enflasyon beklentilerinin tahmin ufku içerisinde hedeflerle uyumu yakından izlenmektedir. Gerekmesi durumunda ilave parasal sıkılaşma yapılacaktır. Kalıcı fiyat istikrarı ve yüzde 5 hedefine varıncaya kadar, para politikası faizi ile gerçekleşen/beklenen enflasyon arasındaki denge, güçlü dezenflasyonist etkiyi koruyacak şekilde kararlılıkla sürdürülecektir. Sıkı para politikası duruşunun bu şekilde sürdürülmesinin fiyat istikrarını kalıcı olarak tesis etmesinin yanında, ülke risk primlerinin düşmesi, ters para ikamesinin başlaması, döviz rezervlerinin artış eğilimine girmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik ve finansal istikrarı olumlu etkileyeceği değerlendirilmiştir.”