Kastamonu’da Göcen köyünde yaşayan Ahmet Terzioğlu, 1971 yılında kahvehanede oturduğu sırada yanına 16 yaşlarında bitkin ve halsiz bir genç geldi.
Terzioğlu, sağır ve dilsiz olduğunu öğrendiği engelli gence, çay ısmarladıktan sonra yemek yedirmek için evine götürdü.
Evinde engelli gence yemek ısmarladıktan sonra elbiselerini de temizleyen Ahmet Terzioğlu, bir süre ailesinin gelmesini bekledi.
AİLESİ BULUNAMADI
Bu sırada gazetelere kayıp ilanı da veren Ahmet Terzioğlu, engelli gencin ailesi çıkmaması üzerine nüfus müdürlüğüne götürerek kimlik çıkardı.
Kimsesiz olduğu için Hakkı Öksüzoğlu adını alan engelli genç, bu tarihten itibaren ailenin bir ferdi oldu.
ÇOCUKLARINA EMANET ETTİ
1999 yılında vefat eden Ahmet Terzioğlu, ölmeden önce çocuklarına vasiyette bulanarak Hakkı Öksüzoğlu’na ölene kadar bakmaları için emanet etti.
Babalarının vasiyeti üzerine Hakkı Öksüzoğlu’nun bakımını Muammer Terzioğlu üstlendi.
GÖZÜ GİBİ BAKIYOR
Babasının emanetine gözü gibi bakan Muammer Terzioğlu, Öksüzoğlu’nu öz evlatlarından hiçbir zaman ayırmadı. Muammer Terizoğlu, bakımını üstlendiği Hakkı Öksüzoğlu’nun her türlü ihtiyacını karşılamaya çalışıyor.
Evin bir üyesi olan Hakkı Öksüzoğlu, aile ile birlikte bahçe işleri görüp, hayvanlara bakıyor. Ailenin çocuklarını da kendi çocuğu gibi sahiplenen Hakkı Öksüzoğlu, çocuklarla birlikte oyunlar oynayıp hoşça vakit de geçiriyor.
“EVİMİZE GELELİ 50 YIL OLDU”
Babasının 1999 yılında vefat ettiğini anlatan Muammer Terzioğlu, “Babam vefat etmeden önce Hakkı’yı bize emanet etti. Hakkı artık bizim ailemizden birisi oldu. Biz Hakkı’ya ölene kadar bakmak zorundayız ve bakacağız da. Evimize geleli 50 yıl oldu, bunca yıl işlerimizi gördü. Bizimle birlikte yedi içti, sofrasını da ayırmadık. Aynı sofrada yemeğimizi paylaştık. Hastalandığı zaman hastaneye götürdük. Kırım Kongo hastalığından dolayı kene ısırmıştı. Devlet hastanesinde 7 gün kaldı. Ateşi çok yüksekti, düşüremeyince doktorlar Ankara’ya sevk etti. Ankara Dış Kapı Hastanesinde tedavi gördü. Özel bir odada 23 gün tedavi gördü. İyileşince tekrar evimizi götürdük. Şu anda bizimle beraber yaşıyor, artık bizden birisi oldu.” diye konuştu.
“BİZE BİR ŞEY OLURSA ÇOCUKLAR BAKMAYA DEVAM EDECEK”
“Hakkı ile kan bağımız yok ama can bağımız var” diyen Muammer Terzioğlu, “Şimdi ailesi çıksa da 50 yıldır Hakkı’ya baktık, bakıyoruz. Bizden de birisi oldu. Mümkün değil hiç kimsenin yanına gitmez de, durmaz da zaten ailesi gelse bile ailesini tanımaz, bizi bırakıp ailesine gitmez. Allah nasip ederse tabii ki kimin ne olacağı belli değil, biz ölürüz, belki Hakkı ölür. Ama bize bir şey olsa bile çocuklarımız Hakkı’ya ölene kadar bakacak. Artık Hakkı bize babamızdan bir emanet. Sonuna kadar bizimle. Hakkı’yı elimizden geldiğince üzmemeye çalışıyoruz. Morali bozuk olduğu zamanlar moralini düzeltmeye çalışıyoruz. Alıp bazen şehre götürüyoruz.” şeklinde konuştu.