Okul yöneticileri ilk günde velilerin ‘yeni normal’ olarak nitelenen koşullara temkinli yaklaştığını belirterek, alınan önlemlerin görülmesinin ardından önümüzdeki günlerde okullara daha fazla öğrenci gelmesini beklediklerini söylediler. Farklı kentlerdeki bir çok okul ‘yeni normal’in ilk gününe az sayıda öğrenciyle başlarken, alınan önlemleri yerinde izlemek için İstanbul Atakent’teki Özel Atakent Pembe Kule Montessori Anaokulu’ndaydık. Yeni kurallarla açılan okulun bir gününe tanıklık ettik.
BİR SINIFTA 7 ÖĞRENCİ
Okulda sınıf mevcutları yarı yarıya azaltıldı. 16 kişilik sınıfa 7 öğrenci alındı. Okul yönetimi bunu yapmakta zorlanmadı çünkü zaten 60 öğrencisi olan kuruma bugün 16 öğrenci geldi. Bir gruptaki öğrencilerin diğer sınıflardaki öğrencilerle temas etmesi engellendi. Okul personeli ve öğretmenler dışarıdan geldikleri kıyafetlerini değiştirerek önlüklerini giydi. Veliler sabah saatlerinden itibaren çocuklarını okula getirmeye başladı. Öğrenciler okula geldiklerinde ilk olarak ateşleri ölçüldü ve görevli tarafından maskeleri takıldı. Ardından elleri dezenfekte edildi. Veliler öğrencilerin çantalarına yedek kıyafetler koydu. Öğrencilerin dışarıda giydiği kıyafetleri okula geldiklerinde değiştirildi. Veliler bekleme salonunun dışında okulun içerisine alınmadı. Bekleme salonunda galoş giymeleri istendi. Öğrencilerin dışardan oyuncak ve kırtasiye malzemesi getirmesi ise yasaklandı. Sınıfa giren çocuklar, öğretmenlerinin yönlendirmesiyle ellerini sabunla yıkadı. Ardından sosyal mesafe kuralına uyularak dizilen masalara, oturdular. Öğretmenleri tarafından sandalyelerini birbirlerine yaklaştırmamaları söylendi. Yemekhanede de durum değişmedi. Her öğrenci ayrı masalara oturdu. Aralarında 1 metre mesafeye dikkat edildi. Öğrenciler, kahvaltılarını öğretmenleri eşliğinde yaptılar. Yatakhanenin ise bu süreçte kullanılmayacağı belirtildi.
İKİ SAATTE BİR ATEŞ ÖLÇÜLÜYOR
Okulun kurucu müdürü Leyla Öztürk, her iki saatte bir öğrencilerin ateşlerinin ölçüldüğünü belirterek alınan önlemleri şöyle anlattı:
“Koronavirüs döneminde okul belirli aralıklarla dezenfekte edildi. Hazırlıklarımızı yaptık ve okulu açtık. Buharlı dezenfekte makinesi sürekli çalışıyor. Her iki saatte bir öğrencilerin ateşi ölçülüyor. Sınıflarda lavabo var. Her 40 dakikada bir öğrencilerin elleri yıkanıyor. Oyunlaştırarak öğretiyoruz. Ellerimizi yıkamamız gerektiği, virüsün geçici bir problem olduğunu anlatan oyunlar oynuyoruz. En ufak bir hastalık belirtisinde öğrenciyi okula kabul etmemiz söz konusu değil. Sınıflarımızı havalandırıyoruz. Öğrencilerin arasında 1 metre mesafe var. Uyku odasını bir süre kullanmayacağız. Klimaları çalıştırmıyoruz. Salgının ne kadar süreceğini bilmiyoruz. Çocukları uzun süre evde tutmanın imkanı yok. Gerekli önlemler alındığında, kurumlara güven sağlandığında aileler rahatlıkla çocuklarını okula gönderebilirler.”
Öğretmen Güllü Yeşilgöz ise oyunlarla çocuklara el yıkmayı anlattıklarını belirterek, “Risk var tabi ama maske ve eldivenimizi evden çıkarken taktık. Dezenfektanımızı yanımıza aldık. Özel araçla gelmeye çalıştık. Geldiğimizde kıyafetlerimizi değiştirdik. Çocukların da kıyafetlerini değiştirdik. Ellerine dezenfektanlarını sürdük. Çocuklara almamız gereken önlemleri anlatıyoruz. Oyunlarla birlikte öğretiyoruz. Sınıflarda ayrı masalara oturtuyoruz. Genelde dikkat ediyorlar” dedi.
DİĞER OKULLARDA DA ÖĞRENCİ SAYISI DÜŞÜK
İstanbul’un en kalabalık ilçelerinden biri olan Fatih’te iki ayrı semtte bulunan Özel Umut 2 ve 3 Kreş ve Gündüz Bakımevleri de yeniden açılan özel okulöncesi kurumlarından. Kısa sürede hazırlıklarını tamamlayıp sabahın erken saatlerinde kapılarını açan kreşin iki farklı şubesine toplamda bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda öğrencinin gelmesi dikkati çekti. Sabah 09.00’da iki şubesinde sadece birer öğrencisi bulunan kreşin ilerleyen saatlerde toplam öğrenci sayısı altıya çıktı. Özel Umut Eğitim Kurumları yöneticisi Umut Melih Kunter, Fatih ilçesinin virüsten yoğun etkilendiğini söyleyerek öğrenci azlığının kendisi için şaşırtıcı olmadığını belirtti. Kunter, hazırlıklarını tamamlayamayan birçok özel okulöncesi kurumun açılmadığına değinerek, “Okullar açılmadan önce bir anket yaptık. Fatih’teki iki şubemizde toplam 180 öğrenci kapasitesiyle hizmet veriyorduk. 180 ebeveyni kapsayan bir ankete 53 kişiden katılım oldu. Bu kişilerin 27’si okula 1 Haziran itibariyle çocuğunu göndereceğini belirtti. Bu sayıya ulaşamadık. Bu durum, şaşırtıcı olmasa da ekonomik olarak sarsıcı” dedi. Aydın’ın Efeler İlçesi’ndeki Özel Bir İnci Gündüz Bakımevi ve Çocuk Kulübü’nde de sabah saatlerinde yalnızca 5 öğrenci kuruma aileleri tarafından getirildi. Kış aylarında 120 öğrenci kapasitesiyle çalıştıklarını söyleyen kurum yöneticisi Fadime Demir, yeni kayıt döneminde öğrenci sayısının artacağı umudunu taşıdıkları için yaz boyu açık kalacaklarını belirtti. Tekirdağ Süleymanpaşa ilçesinde bulunan Özel Tekirdağ En İyiler Anaokulu ise 3 öğrenci ile kapılarını açtı. Okul yöneticisi Hüseyin Ergin Özdem, bu sayının hafta ortası itibariyle 10 öğrenciye ulaşacağını umduklarını söyledi.l
VELİLER: ÇALIŞAN ANNELER İÇİN EVDE İLGİ ZOR
Gülin Ersöz (Veli): Kızım üç yaşında. Özel bir şirkette çalışıyorum. Evden çalışmaya devam ettim. Ama artık ofisi de gitmem gerekiyor. Mecburi olarak kızım da okula başladı. O da evde çok sıkıldı. Evden çalışmaya devam ederken onunla oyun oynamak da mümkün değil. Zor bir süreçti. Ya evde bakıcı olması lazım ya da kreşe başlaması gerekiyor. Dışarıdan gelecek biri yerine okula daha çok güveniyorum. Elini temiz tutması gerektiğini öğrettik.
Nagihan Yüzer (Veli): Okulumuz açıldığı için çok mutluyuz. Dezenfekte edildiğini de biliyorum. Çok memnunum. Bir tereddüttüm yok. Okul ne kadar açıksa o kadar süre devam edecek. Ben çalışmıyorum ama çocuğum evde çok sıkıldı. Ancak parka indirebildik. Psikoloji için okula gelmesi daha iyi diye düşündük.
Özlem Akay (Veli): Bugün iki çocuğum da okula geldi. Açıldığı için mutlu oldum. Ben de çalışıyorum, işime döneceğim. Okuluma güveniyorum. Yanlarına bolca kıyafet koydum, değiştirebilsinler diye. Sabah çıkarken okuldaki mikroplar gitmiş mi anne dedi, maske takacak mıyız dedi. Her şeyi biliyorlar onlar da. Sürekli ellerini yıkamalarını, dikkat etmelerini söyledim.
ÖĞRENCİLER: OKULU ÖZLEDİK
Alin Ersöz (Öğrenci): Okula geldiğim için mutluyum. Evde çizgi film izliyordum. Ellerimi sık sık yıkıyorum sabunla. Öğrendim ellerimi yıkamayı.
Mert Aras Malatlı (Öğrenci): Arkadaşlarımı özledim. Elimi yıkadım sınıfta. Maskemi de takıyorum. Mikrop kapmamak için maske takıp dışarı çıkıyoruz.
Eymen Ertan (Öğrenci): Okula geldiğim için mutluyum, arkadaşlarımı özledim. Okula gidememiştim çünkü virüs var. Evde sıkılıyordum. Maske takmayı sevmiyorum.
Merve Akpınar (Öğrenci): Okulum açıldığı için çok mutluyum. En güzel okul benim okul. Öğretmenimi de çok seviyorum. Arkadaşlarımı özledim. Evde sıkılıyordum.
Anaokulu’nun yöneticisi Derya Deniz Öztürk, velilerin endişeli olduğunu gözlemlediğini, ilk gün 6 öğrenci ile yeni normal kapsamında eğitimlerine başladıklarını belirtti. Öğrencisi Yusuf Ali Çakmak’ın annesi Esra Çakmak, COVID-19 geçirdiğini ve sekiz günde hastalığın elinden kurtulduğunu söyleyerek, “Çocuğumun eğitiminin olumsuz yönde etkilenmemesi için gerekli tedbirleri alarak çocuğumu okula getirdim” dedi.