Ancak tansiyon hiç bu kadar yüksek bir seviyeye ulaşmamıştı.
Şimdi dünyadaki korku şu. Bu misilleme hırsı kontrolden çıkar ve topyekûn bir savaşa dönüşür mü?
NİYE TAM DA ŞİMDİ
Gerilim, Basra Körfezi’nde gemilere mayın döşenmesi, Suudi Arabistan’da Aramco tesislerinin İHA’lar ile vurulması, ABD’ye ait bir İHA’nın düşürülmesiyle yükseliş ivmesini sürdürmüştü. Saldırılarla ilgili İran suçlanmıştı. Aralık ayının sonunda Kerkük’te bir ABD’li sözleşmeli personelin öldürülmesi, sonrasında Bağdat Büyükelçiliği’nin baskına uğramasının ardından ABD, İran’a üst seviyeden bir misillemede bulunarak yanıt verdi. ABD basınına göre Trump, İran’a yeterince sert davranmadığı için imajının zedelendiğini düşünüyordu. Nitekim İran’ın sembol isimlerinden General Süleymani’ye yönelik saldırı emrini de bizzat Trump verdi. 2020 Kasım ayında yapılacak seçimlere hazırlanan Trump’ın bu hamlesi Amerikan kamuoyu için de sürpriz oldu. Saldırı aynı zamanda ABD’yi ikiye böldü.
KENDİ KAMUOYLARI ÖNEMLİ
Krizde tabii ki ülke kamuoylarının beklentileri önemli bir yer tutuyor. Bir yandan iki taraf da krizin kontrolden çıkma riski bulunduğu, bedelinin ağır olabileceğinin farkında. Bu nedenle hem Başkan Trump’ın İran’ın misillemesi sonrasında “Şu ana kadar her şey yolunda” diye tweet atması, İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif’in “İran savunma amaçlı orantılı tebdirleri uyguladı ve tamamladı. Gerilim ya da savaş istemiyoruz” demesi buna işaret ediyor. Öte yandan İran’ın en yüksek otoritesi dini lider Ali Hamaney’in “ABD’nin bu bölgedeki varlığı son bulmalıdır” ısrarı ise önemli.
TOP ŞİMDİ ABD’DE
İran’ın üs saldırılarıyla misilleme yarışında top ABD’nin sahasına geçti. İran onlarca füze yollandığını 80 Amerikalı askerin öldüğünü iddia etti. Ancak ABD can kaybı olmadığını açıklayınca dünya rahat bir nefes aldı. ABD’nin İran’a tepkisinin şimdilik yaptırımlarla sınırlı kalacağı anlaşılıyor. Ancak önümüzdeki dönemde müzakere masasına geri dönüşe imkan tanıyacak bir zemin oluşmazsa Tahran’ın ABD’nin Ortadoğu’daki askeri varlığının sona erdirilmesi için baskılarını sürdüreceğini öngörmek hatalı olmayacaktır.