Geçen sezon Ersun Yanal’ın gelmesinden, bu sezon Orhan Ak’ın gönderilmesine ve Falcao transferine kadar atılan adımlarda kulüpler, hep sosyal medyanın baskısı altında kalıyor. Kulüpler şapkalarını önlerine koymalıdır artık.
1- Futbol dünyasının kadına yönelik şiddete tepki vermesi çok önemli. Ama diğer yandan tribünlerde cinsiyetçi söylem de hiç eksik olmuyor. Yönetimlerde kadının adı yok. Çelişki değil mi?
2- Orman ve Avcı, savundukları Orhan Ak ile İstanbul’da maça çıkamadı. Yine Avcı’nın memnun olduğunu söylediği Quaresma da kadro dışı kaldı. Bunlar Orman ve Avcı’ya nasıl yansır?
3- 29. şampiyonluk söylemi, eski tribün gruplarına kapıların açılması ve kimyayı bozmamak için Volkan’ın arafta bırakılması, F.Bahçe’ye şampiyonluk için yeter mi?
4- Gelecek haftanın maçı Kadıköy’de… Fenerbahçe ile Trabzonspor karşı karşıya gelecek. Kadıköy’de nasıl bir maç bekliyorsunuz ve sizce kazanan hangi takım olacak?
5- Aylardır Falcao’nun gölgelediği Galatasaray’da “Evdeki bulgurdan (Diagne) olmayalım” duygusu oluştu sanki! Falcao transfer hikâyesinde yönetim ne tür yanlışlar yaptı?
6- İngilizler bizim ligde pek başarılı değil ama Trabzon, Sturridge’i transfer etti. Yaşlı Obi Mikel ile düşüşe geçmiş Sturridge’in alınması sizce doğru bir hamle mi?
AHMET HAKAN
ÇELiŞKiYE BAKMAYALIM
1- Maçlara bir dakika geç başlanması, futbolcuların ‘Emine Bulut’ yazan formalarla sahaya çıkması, siyah pankartlar falan… O kadar hoşuma gitti ki o görüntüler… Çelişkiyi falan unuttum… Böyle böyle yok olabilir ancak kadın üzerinden cinsiyetçilikler falan… Böyle böyle öğreneceğiz öldürülen kadınlarla empati kurmayı… Böyle böyle öğreneceğiz vicdanı, insanlığı… Bu açıdan çelişkiye odaklanmak yerine güzelliğe odaklanmayı öneriyorum.
HANİ ORHAN PIRIL PIRILDI?
2- Fikret Orman ne diyordu sezon başında Orhan Ak için? “Pırıl pırıl” diyordu… Tepkilere böyle cevap veriyordu… “Pırıl pırıl” dediysen, sözünün arkasında duracaksın… Ama ne oldu? Sözünün arkasında duramadı… Tribünlere boyun eğdi… Ta en başta taraftarın nabzını iyi tutsaydı, böyle bir durum ortaya çıkmayabilirdi… Ya da liderlik yapmayı başarsaydı… Unutmayalım: Lider, kitlesinin peşinden koşana değil, kitlesini ikna edebilene denir… Abdullah Avcı konusuna gelecek olursak… Avcı, bir Şenol Güneş değil. Bir kere büyük kulüp acemiliği çekiyor. Quaresma meselesinde ise şunu görüyorum: Onun değil, başkanın dediği olmuş. ‘29’,
G.SARAY’A PSiKOLOJiK SAVAŞ
3- Ali Koç, 20 yıllık Aziz Yıldırım iktidarını devirirken süper bir kampanya yürüttü… Ancak geçen sezon, bir türlü başarıyı yakalamadı. Geçen sezon ödenen ağır bedeli, tam da bir iş insanı olarak tecrübe edilmiş bilgiye dönüştürmüş gibi görünüyor. ‘29. şampiyonluk’ diyerek öncelikle G.Saray’ın psikolojisiyle oynuyor. Onu bir yandan bununla meşgul ediyor. Aziz Yıldırım zamanında küstürülen taraftara kapıyı yeniden açarak, zafer ittifakı yapıyor. Sosyal medya günümüzde algıların oluşmasının en güçlü kaynağı. Oradan da tüm taraftarı mobilize ederek, havaya sokuyor. Ama futbolda ne yaparsanız yapın, saha sonuçları kötüyse onun dışındaki her şey boştur. İlk iki hafta skorlar da Koç’a yardımcı oldu.
SKOR iÇiN BANA GÜVENMEYiN!
4- Ali Koç’un geçen sezon Trabzon’da maça gitmesi ve Trabzonlularla selfie’ler çektirmesi… Barış için, kan davasını bitirmek için çok anlamlı hareketler… Kadıköy, rakipler için zor… G.Saray, Beşiktaş ve Trabzon, yıllardır Kadıköy’de kazanamıyor. Psikolojik olarak 1-0 yenik başlıyorlar. Siz bana güvenip bahis falan oynamayın ama Fenerbahçe kazanmaya daha yakın. En kötü beraberlik diyorum…
FALCAO OLMAZSA, ALBAYRAK BiTER
5- Abdurrahim Albayrak, öyle bağladı ki kendini… Bu iş olmazsa Abdurrahim Albayrak diye bir şey kalmayacak ortada… Bu nedenle Abdurrahim Albayrak’ın sorunu kişisel alması ve çözmesi gerekiyor… Yoksa ömür boyu peşinden gelecek Radamel Falcao ile verdiği poz… Bir önerim var kendisine: Parayı cebinden versin, Monaco’yu ikna etsin ve bu işten kurtulsun.
BAŞKAN STURRIDGE’i GOLFE GÖTÜRSÜN
6- Anladığım kadarıyla yönetici, gençlik aşısına biraz da tecrübe ve yıldız tozu enjekte etmek istemiş. Bir de taraftara kombine bilet satmak için düşünülmüş bir transfer gibi de görünüyor. Hatırlıyorum: Yıllar önce de bir başka İngiliz Kevin Campbell gelmişti ama macerası galiba 3-5 maç sürmüştü. (Dönemin başkanı Mehmet Ali Yılmaz ‘yamyam’ demiş ve çok tepki çekmişti) Umarım Sturridge’in serüveni uzun olur. Diğer yandan İstanbul’da bile İngilizler tutunamamışsa Trabzon’da nasıl tutunacak? İngilizler ile Trabzonluların mizah anlayışları bile çok farklı… Belki Ahmet Ağaoğlu, Sturrridge’i arada golf oynamaya falan götürerek tutunmasına yardımcı olabilir.
KADINA ŞİDDET EYLEMİ
· Futbol sahalarında kadına şiddete yönelik yapılan eylemler, tribünlerin cinsiyetçi çelişkisine rağmen, yeni bir başlangıç için önemliydi.
HAFTANIN TAKIMI: FENERBAHÇE
· Başakşehir’i evinde yenip liderliğini sürdürmek özgüven açısından çok önemliydi. O yüzden F.Bahçe.
TEKNiK DiREKTÖR: ÜNAL KARAMAN
· Basın toplantısında kadına şiddetin yanı sıra orman yangınları için “Ciğerlerimiz yanıyor” demesi de önemliydi.
HAFTANIN FUTBOLCUSU: VEDAT MURIQI
· Gol attı ama ben en çok eşiyle yaptıkları ‘çiğ et’ atışmasını sevdim. Böyle renkli şeylere ihtiyaç var.
HAFTANIN HAKEMi: ‘VAR’
· Valla artık maçlardaki tüm hayati kararları VAR denilen monitör başındaki hakemler veriyor!
GÜNTEKİN ONAY
EMİNE’Yİ DE UNUTACAĞIZ!
1- Bu vahşeti bir ruh hastasının psikiyatrik veya kriminal bir eylemi olarak değerlendirmekten ziyade sosyo-kültürel bir mesele olarak ele alınmasından yanayım. Kadına şiddetin veya şiddetin her türlüsünün meşru kabul edildiği bir kültürün varlığını gözardı edemeyiz. Toplumsal duyarlılık güzel, ancak Özgecan’ı ve Şule’yi çabuk unuttuk. Emine’yi de ne yazık ki unuturuz. Bu konu ciddi ve burada ele alınmak için fazlasıyla uzun bir mesele. Toplumu ve çarpık bir kültürü değiştirmek kolay değil. Bu mesele 3-5-10 ruh hastasının caniliğine indirgenecek bir sorunun ötesinde.
FİKRET ORMAN, HATASINDAN DÖNDÜ
2-Hatadan dönmek yanlışın arkasında durmaktan daha erdemlidir. Geçen hafta bu konseyde Orhan Ak meselesinin ivedilikle çözülmesi gerektiğini yazdım. Çünkü Vodafone’da sahaya çıkaramayacağınız bir yardımcı antrenör ile devam etmek ne derece doğruydu? Fikret Orman konunun bu kadar büyüyeceğini tahayyül edemedi. Quaresma’ya gelince: Göztepe maçındaki Lens ve Boyd’u gördükten sonra onun içerideki maçlarda hâlâ daha faydalı olacağını düşünüyorum. Ama 5-6 maçta asist yapacak diye de tüm sezon ve kadro planlaması ona göre kurulamaz. Oyuncular kalır, gider, yollar ayrılır, fikirler ve kararlar değişir.Burada otorite ile ilgili sarsıcı bir durum yok. Arşivlere bakarsanız neler bulursunuz!
1959 ÖNCESİNİ BİZ DE SAYALIM
3-F.Bahçe’nin böyle bir söylemi var. Ama eklenmesi talep edilen şampiyonluklar yerel mi? Ulusal mı? TFF bunu inceler ve karar verir. Beşiktaş’ın tescil edilen şampiyonluklarında UEFA’nın da dahli vardı. Çünkü Şampiyon Kulüpler Kupası’nda Türkiye’yi temsil etmişti. Ülkede futbol 1959’dan önce de oynanıyor. İngilizler, İtalyanlar kalede file yokken, ofsayt kuralı yokken ki şampiyonlukları sayıyor. Biz niye saymayalım?
GOLLÜ BİR MAÇ BEKLİYORUM
4-İki başkanın da tavrı dostça ve sportmence. Maç da bu havada geçecektir. Trabzonspor’un son derece yaratıcı ve yetenekli bir hücum hattına karşın F.Bahçe’nin sorunlu ve eksik bir savunması var. Ama Kadıköy, F.Bahçe’nin kalesi. Ortada ve zevkli bir maç bekliyorum. Gollü ve pozisyonlu olur.
FALCAO’DA EN BÜYÜK HATA O FOTOYDU
5-Falcao transferi tüm camianın konsantrasyonunu farklı bir noktaya taşıdı. Abdurrahim Bey, o fotoğrafı çektirip servis ettiyse Kolombiyalı ile İstanbul’a gelmeliydi. En büyük hata orada yapıldı. Monaco da olay bu noktaya gelmişken futbolcusunu bedava bırakmaz doğal olarak. Bu gelişmelerden sonra Diagne’den verim almak da zor. Falcao 3 yıllık sözleşme istiyor ve şu an 33 yaşında. 3 yıl sonra 36 yaşında olacak bir oyuncuya ismi Falcao bile olsa 6 milyon Euro maaş ödemek ne derece doğru? Bunların hepsini iyi hesaplamak lazım. Falcao ile sözleşme kesinlikle 2 yıllık veya maksimum 2+1 yıllık yapılmalı.
STURRIDGE’İ TARTIŞMAK BİLE HATA
6-Sörloth, Premier Lig’de Crystal Palace’da oynayamadı. Ekuban ise bir alt ligdeki Leeds’den geldi. İyi başlasalar da Sturridge ile bu 2 oyuncuyu kıyaslamak komik olur. İngiliz futbolcu farklı bir seviye ve kariyer. Sağlıklı ise bonservisi olmadan yapılmış müthiş bir transfer, fark yaratır ve henüz 29 yaşında. Karaman, dengeleri bozmadan doğru bir kimya oluşturursa, büyük katkı sağlar. 32-34 yaşındaki kronik sakat adamlara 8-10 milyon bonservis ve 4-5 milyon maaş ödeyen kulüpleri de yakın zamanda gördük. Bunlar kamuoyunda sorgulanmadıysa Sturridge transferini tartışmak bile hata olur.
HAKEM TARTIŞMASI OLMAMASI
· Hakemlerin çok uzun bir aradan sonra minimum hatayla haftayı kapatması ve tartışmaların odağında yer almaması kayda değerdi…
HAFTANIN TAKIMI: FENERBAHÇE
· Zorluk derecesi yüksek maçta geriden gelip Başakşehir’i yendi. İyi oynamadı ama kazanarak büyük iş başardı.
TEKNiK DiREKTÖR: YÜCEL İLDİZ
· Ligin yeni takımı Denizli, Antalya’da da kazandı, 2 maç 6 puana ulaştı ve henüz kalesinde gol dahi görmedi.
HAFTANIN FUTBOLCUSU: SOSA
· Büyük usta izlerken keyif verdi. Hem oynadı hem oynattı. 1 asist yaptı, daha fazlası da gelebilirdi…
HAFTANIN HAKEMi: METE KALKAVAN
· Neredeyse 10 tam puanlık bir yönetime imza attı. Tek kusuru Seri’ye VAR’dan önce kırmızı göstermemesiydi.
FENERBAHÇE’YE MOTİVASYON YETMEZ
UĞUR MELEKE:
CAYDIRICI CEZALAR ŞART
1- Yaklaşık 15 yıl önce, Los Angeles şehir merkezinde, feci yağmurda, bankada 10 dakikalık işim var diye arabamı yalnızca 15-20 santimlik bir kısmı yangın musluğunun önünü kapatan bir yere park etmiştim. 10 dakika sonra arabamın sileceğinde bir makbuz buldum. PVC ile kaplıydı. Üstünde 260 dolar yazıyordu. Yangın musluğunun önünden bile geçmedim bir daha! Kadının sosyal hayattaki eşit hakkını teslim etme adına orta vadede yapılacak çok şey var elbette. Ancak kısa vadede en kestirme yol, caydırıcı ceza. Hızlı karar, maddi ve manevi ağır ceza. Almanya’da-Hollanda’da da milyonlarca Türk yaşıyor, ama çok fazla şahit olmuyoruz bu tarz aşağılık olaylara. Sebebi caydırıcı ceza olabilir mi acaba?
AVCI BİR ‘KODLAYICI’DIR
2- Bu gelişmelerin hiçbirine şaşırmadım, Avcı’nın kariyerini dikkatle izleyen birisi de bunların hiçbirine şaşırmaz. Avcı, geliştirici bir hoca değildir, kodlayıcıdır. Bir büyük takımda Quaresma’yı, Babel’i, Gomez’i iyi hissettirip onlardan maksimum verim alma melekesi yoktur; İrfan’ı, Mahmut’u, Visca’yı sıfırdan kodlayıp yeniden yaratarak başarıya ulaşmıştır. Eğer göreve kodlayıcı bir hoca getiriyorsan, defektlerine de razı olacaksın. Avcı’nın Quaresma, Medel (+kalsaydı Babel) gibilerle aynı frekansı yakalaması zor. Boyd’u, Muhayer’i, Güven’i geliştirme ihtimali daha yüksek.
MOTİVASYON YETMEZ
3- Türkiye’deki yaygın yanılgılardan biridir, sadece motivasyonla şampiyon olunduğu düşünülür. Evet motivasyon futbolda mühim bir unsurdur, ama başat faktörler arasına ben koymam. Kadro mühendisliği, teknik, taktik ve fizik olarak iyi olursunuz, sonra mental seviye gelir arkadan. Fenerbahçe’de kadro kalitesi her geçen gün artıyor, rekabet dozu bir anda Tolga-Zajc-Dirar gibi adamları devreye soktu. Bildiğim kadarıyla 29. şampiyonluk iddiası geçen yıl da vardı, ama golleri o muhabbet değil, Slimani’nin atması gerekiyordu! Bu yıl Muriqi atıyor, aslolan bu.
TOPA SAHİP OLMALI
4- Fenerbahçe’nin Başakşehir karşısındaki dengesiz görüntüsünün altında bence orta saha problemi vardı: Emre’nin ideal partneri Ozan sağ beke çekildi, orta saha düştü. Bu hafta merkezde Emre-Ozan ve diri bir Kruse’ye ihtiyaçları var. Trabzonspor ligin en kreatif, en heyecan verici orta sahasına sahip. Top Parmak ve Sosa’da olduğunda vites onların elinde olur. Fenerbahçe oyunu kazanmak istiyorsa, orta sahada hedefsiz koşturmamalı, topa sahip olmalı.
GOMİS PAHALI DEMİŞLERDİ!
5- Sen bir adım geriye sarmışsın, ben iki adım geriye sarayım. Aynı yönetim ve teknik ekip, Gomis’i “Çok para istiyor” propagandasıyla göndermemişler miydi? O Gomis, 2018’de Galatasaray’ı tek başına şampiyon yapmamış mıydı? Dünyada artık 9 numara kolay yetişmiyor, bakın Chelsea ve Manchester United, 9 numara sorununu çözebildiler mi? Real Benzema’ya, Barcelona Suarez’e yıllardır alternatif arıyor, kolaylıkla bulabildiler mi? İyi bir santrfor yakaladıysan, ondan istikrarla yararlanmak lazım.
BEN DE PEK EMİN DEĞİLİM
6- Obi Mikel’e ben de anlam veremedim, Trabzon’un son 2 yılki yetiştirme-geliştirme stratejisine ters. Olağanüstü düşüşte, futbol sevgisi ve isteği azalmış. Takımı elbette tamamen gençlerle kuramazsınız; Ajax’taki Blind ve Tadic gibi aç deneyimlilerle doğru karışımı yakalamaktır amaç. Sosa, iyi bir örnek. Markette Sosa gibi profesyoneller almalısınız. Sturridge bu tanıma uygun mudur, emin değilim.
BU iKi YUNAN’A DiKKAT
· Alanyaspor’un iki Yunan futbolcusu Manolis Siopis ve Anastasios Bakasetas’a daha dikkat çekmiştim, adlarından çok söz ettirecekler.
HAFTANIN TAKIMI: FENERBAHÇE
· F.Bahçe, travmatik bir sezonun ardından, güçlü bir rakibe karşı dönüm noktası sayılabilecek bir maç kazandı.
TEKNiK DiREKTÖR: YÜCEL iLDiZ
· Yücel İldiz, ikinci lig şampiyonu iskeleti koruyup, doğru takviyelerle hikâyeyi sürdürebileceğini gösterdi.
HAFTANIN FUTBOLCUSU: CANER ERKiN
· Caner Erkin, temposu düşük, 3 gün oynansa kaderi değişmeyecek gibi görünen bir maçın yönünü değiştirdi.
HAFTANIN HAKEMi: H. UMUT MELER
· Halil Umut Meler, tansiyonu yüksek ve zor bir maçın altından kalkmakta güçlük çekmedi.
KADINA ŞİDDET TEPKİSİ İKİ YÜZLÜCE
MEHMET ARSLAN:
ORTADA iKi YÜZLÜLÜK VAR
1- Tribün tepkisi hassasiyetten değil. Toplumdaki tepki dalgasının üzerinde sörf yapmaktan öte bir şey değil. Sosyal medyadaki iki yüzlülük gibi. Emine Bulut toprağa verildiğinde kaç kişi vardık yanında, baktınız mı fotoğraflara? Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu’nun önerisi olmasa maçlarda bu tepki bile yaşanmayacaktı. O, 1 dakikalık protestonun bile nasıl yapıldığına, daha doğrusu nasıl yapılmadığına da bir bakın. Şaşırtmıyor bu çelişki ve iki yüzlülük.
SOSYAL MEDYA BUMERANGI
2- Kulüplerin ciddi bir sorunu var artık: Sosyal medya. Neredeyse transfere sosyal medya karar verecek. F.Bahçe, geçen yıl neredeyse sosyal medya tarafından yönetildi. Orhan Ak’ın gönderilme nedeni de sosyal medya baskısı. G.Saray’da, Falcao’yu sosyal medya transfer ediyor. Bir dönem ana akım medyaya karşı kulüplerin baskı oluşturmak için kullandığı sosyal medya, “Bedava biletle canavarlaştırılan” bazı taraftarlar gibi kulüplerin başında sallanan Demokles’in Kılıcı oldu. Pek çok yöneticinin ‘trol hesap’ yönettiğini de duyuyoruz! Artık sosyal medya tavrına göre karar alıyorlar. Bu yapının başarılı olması mümkün mü elbette değil.
ALEX’E VAR VOLKAN’A YOK!
3- · 1-BİR maçını çıplak gözle diğerini TV’den izledim. İzlemekten en keyif aldığım takımların başında geliyor. Fiziken ve bireysel kalite açısından da rakiplerinin önündeler. · 2-Amerikan filmlerinin düğün sahnelerinin şahane bir repliği vardır: “Bu evliliğe itirazı olan ya şimdi konuşsun ya da ömür boyu sussun” diye. F.Bahçe, itirazını yıldız kararı alındığında ortaya koymalıydı. Şimdi çok geç. Ama Beşiktaş itiraz etmiş almış 2 yıldızı. Fenerbahçe’nin neyi eksik? · 3-Ali Koç’un sözüdür; “Biz veda etmeyi bilmiyoruz” demişti. Alex’i hatırlatarak. Volkan’ın Alex’ten eksiği ne?
TRABZON KAZANACAK
4- Müthiş bir maç. Premier Lig’den bir karşılığını bul deseler, Liverpool–M.United ya da M.City kalitesinde bir maç derdim. O kadar heyecanlı ve kaliteli geçecek diye düşünüyorum. Teknik ve taktik analize girmeden yazacağım: Hislerim Trabzon kazanacak diyor.
DİAGNE KALIRSA NE OLUR?
5- Yine sosyal medya.. Diyelim ki Falcao olmadı ve Diagne de satılmadı. Sezon sonuna kadar protesto mu edilecek? Kulüpler sosyal medyaya karşı bir önlem almadıkça ya da o güce karşı duracak liderlik dirayetini kullanamadıkça iktidar olamayacaklar. Sosyal medya ne derse onu yapmak zorunda kalan birer seçilmiş olarak ömürlerini tamamlayacaklar.
STURRIDGE DOĞRU HAMLE
6- Obi Mikel ve Sturridge hamleleri çok doğru. Çünkü; · 1-Başarılı olan İngilizler var. Beşiktaş’taki Ferdinand mesela. G. Saray’a 3 gol atan Atkinson mesela. · 2-İkincisi, genç bir takıma bu kadar yetenekli ve başarılı oyuncular eklemek, özgüven kazandırır. · 3-Üçüncüsü bu özgüven sadece takıma değil, taraftara da yansır. Bu oyuncuları alabilecek kapasitede bir kulüp oldukları için.
UZATMA DAKİKASI GOLLERİ
· Fenerbahçe, Başakşehir karşısında 90+3’te attığı golle galip gelirken, Galatasaray ise 90+6’da yediği golle 2 puan kaybetti.
HAFTANIN TAKIMI: FENERBAHÇE
· Yanal oyunu beğenmese de F.Bahçe, Başakşehir gibi bir takımı yendi. Bu şampiyon takım sinyalidir.
TEKNiK DiREKTÖR: ERSUN YANAL
· Başakşehir maçında risk alıp Tolga’yı ilk 11 başlattı ve o da asist yaptı. Yaptığı değişiklikler skoru doğrudan değiştirdi.
HAFTANIN FUTBOLCUSU: CANER ERKiN
· Asisti ve attığı golle muhtemel bir puan kaybını önleyip Abdullah avcı’ya nefes aldırdı.
HAFTANIN HAKEMi: ALi PALABIYIK
· En ufak bir tartışmaya mahal vermedi. VAR’a hiç başvurulmasına gerek kalmadan bir dakika yönetti.