Çin, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele ederken, salgının küresel ekonomide oluşturacağı tahribattan da endişe duyuluyor.
ABD’den sonra 13,6 trilyon dolarlık GSYH ile dünyanın ikinci en büyük ekonomisi olan Çin’in Kovid-19 nedeniyle yaşadığı sorunlar, ticaret, yatırım ve üretim bağlantıları üzerinden tüm dünyayı etkiliyor. Virüsün ekonomik etkileri salgından daha hızlı bir şekilde dünyaya geneline yayılıyor.
Dünya Bankası verilerine göre, 2018’de mal ve hizmet ihracatı 2,7 trilyon dolara, ithalatı da 2,6 trilyon dolara yaklaşan Çin, dünyada en çok ihracat yapan birinci, ithalat yapan ikinci ülke konumunda bulunuyor. Ülkenin bu denli büyük bir şokla karşı karşıya olması, küresel ekonomik büyümeye de tehdit oluşturuyor.
Aralarında balık, sebze, tuz, kimyasal ürünler, plastik, kauçuk, tekstil ürünleri, ayakkabı, demir-çelik, alüminyum, müzikal enstrümanlar, elektronik eşya ve oyuncakların bulunduğu 50 fasılda ihracat lideri olan Çin’den tedarikin olmaması durumunda söz konusu ürünlerin nerelerden alınabileceği de tartışılıyor.
Küresel ekonomik büyümeye en fazla katkı sağlayan Çin’in, virüsün etkisiyle 2020’de bu performansını gösteremeyeceği öngörülüyor.
Yılın ilk çeyreğinde salgının tüketim üzerinde oluşturduğu baskılar nedeniyle Çin’in 2020 büyüme tahminini yüzde 5,8’den yüzde 5,2’ye çeken uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, salgının tüm Asya-Pasifik bölgesinde ekonomik büyümeyi yavaşlatabileceği uyarısında bulunuyor.
IMF, salgın nedeniyle orta vadede küresel ekonomik büyümenin tarihi ortalamaların altında kalacağını ve ekonomik görünüm üzerindeki aşağı yönlü risklerin hakim olmayı sürdüreceğini tahmin ediyor.
AA muhabirinin görüştüğü Dünya Bankası sözcüsü de bankanın Çin ve yeni tip koronavirüsün yayıldığı ülkelerdeki durumu ve ekonomik etkilerini dikkatli bir şekilde izlediğini ifade ediyor. Çin ekonomisinin büyüklüğü ve dünya ekonomisiyle olan güçlü bağı dikkate alınarak, en azından 2020’nin ilk yarısında, küresel ekonominin büyüklüğünün düşürüleceği tahmininde bulunuluyor.
ÜRETİM BÜYÜK ÖLÇÜDE DURDU
Tedarik zinciri kesintileri ve ülkedeki fabrikalarda üretiminin durma noktasına gelmesi, Çin’de üretim tesisi bulunan büyük şirketlerin yanı sıra üretimi büyük ölçüde Çin’den yaptığı komponent ithalatına bağlı olan ülkeleri de zora sokuyor.
Çin ihracatının yaklaşık yüzde 20’sini ABD’ye gerçekleştirirken, Hong Kong, Japonya, Güney Kore ve Vietnam ülkenin ihracat pazarlarının başında geliyor. Kovid-19 nedeniyle Çin’den ürün tedariği kesintiye uğrayan bu ülkelerin özellikle elektrikli ekipmanlar, makine parçaları ve plastik ürünlerini başka ülkelerden temin arayışına gireceği tahmin ediliyor.
Ülkenin otomobil üreticileri birliği, Çin’deki otomobil fabrikalarının yalnızca üçte birinin üretimine devam ettiğini ve birçok otomobil fabrikasının haftalardır kapalı olduğunu belirtiyor. Çin’deki parça tedarikçilerinin uzun süre kapalı kalması durumunda dünyanın dört bir yanındaki otomobil fabrikalarının da üretimini durduracağından endişe duyuluyor.
PETROL PİYASASI DA ETKİLENİYOR
Kovid-19 salgını nedeniyle küresel petrol talebinin azalacağı ve dünyanın en büyük petrol ithalatçısı Çin’in ham petrol işleme hacminin daralacağı öngörülüyor.
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC), petrol üretim ve fiyat tahminlerini düşürürken, virüsün etkisinin ne kadar devam edeceğine ilişkin belirsizlikler sürüyor.
ÇİN’E UÇUŞLAR ASKIYA ALINIYOR
Çin’den planlanan uçuşların üçte birinden fazlasına denk gelen 85 binden fazla uçuşun iptal edildiği tahmin ediliyor. Uluslararası Sivil Havacılık Örgütüne (ICAO) göre, küresel hava yolu gelirlerinin 2020’nin ilk çeyreğinde uçuş iptalleri sonucunda 4-5 milyar dolar düşmesi bekleniyor.
Air Canada’dan United Airlines’a, Türk Hava Yollarından Air France’a birçok hava yolu Vuhan başta olmak üzere Çin’in bazı şehirlerine uçuşlarını durdururken, ABD, Avustralya ve Singapur’un aralarında olduğu bazı ülkeler, yakın zamanda Çin’e seyahat eden yabancıların ülkelerine girişini yasaklıyor.
Uluslararası seyahat eden yolcular salgın endişesiyle havalimanlarında termal kamera incelemesi ve virüs taraması gibi süreçlerden geçiriliyor.
Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği, Kovid-19 salgınının Asyalı hava yolu şirketlerine olan talebin yüzde 13 oranında azalmasına yol açtığını ve bu nedenle küresel hava yolu şirketlerinin 29 milyar dolarlık gelir kaybına uğrayacağını tahmin ediyor.
TURİZM ALTERNATİF ROTALARA KAYIYOR
Virüs salgınında ölüm ve vaka sayılarındaki artış ivme kaybetmesine rağmen, Kovid-19’un küresel turizm endüstrisi üzerindeki etkileri yayılmaya devam ediyor. Seyahat acenteleri ve otellerin salgından kaynaklanan ekonomik aksamalar nedeniyle 2021’e kadar olumsuz etkilerle karşılaşabileceği öngörülüyor.
Çin başta olmak üzere Asya ülkelerine yapılan seyahat iptallerinin sayısı her geçen gün artıyor. Bu bölgeye seyahat etmeyi planlayanların yüzde 75’inin salgının yakınında bulunma ve uçuş iptallerinden etkilenme riskiyle planlarını iptal ettiği belirtiliyor.
Bölgeye yapılan rezervasyonlar, Maldivler, Güney Afrika ve Avustralya gibi alternatif destinasyonlara kaydırılıyor. ICAO da Japonya’nın Çinli turistlerdeki düşüş nedeniyle ilk çeyrekte 1,3 milyar dolar, Tayland’ın 1,2 milyar dolar turizm geliri kaybedebileceğini tahmin ediyor.
ÇİN’DEKİ ULUSLARARASI ŞİRKETLER DE ZARAR GÖRÜYOR
Çin’de yerleşik olarak tüketicilere hizmet veren yabancı markalar da ciddi bir şekilde zarar görüyor. KFC, Pizza Hut, Starbucks ve McDonalds gibi zincirler yüzlerce restoranı kapatmak zorunda kalırken, açık olanlarda da tedarik sorunları nedeniyle sınırlı hizmet sağlanabiliyor.
Apple, ocak-mart dönemine ilişkin 63-67 milyar dolar seviyesindeki gelir beklentisini Kovid-19 salgını nedeniyle tutturamayacağını duyururken, HSBC de salgının, bankanın Asya’daki performansı üzerine baskı oluşturabileceğini belirtiyor.
Hilton, Kovid-19 endişeleri nedeniyle Çin’de yaklaşık 150 oteldeki 33 bin odasının kapalı olduğunu açıkladı. Nike da Çin’deki mağazalarının yaklaşık yarısını kapattığını, kalan mağazaların ise beklenenden daha düşük satış gerçekleştirdiğini belirtiyor.
ULUSLARARASI ORGANİZASYONLAR ERTELENİYOR
Dünya Sağlık Örgütünün aldığı “uluslararası acil durum” kararı göz önünde bulundurularak koronavirüs endişeleri nedeniyle ertelenen uluslarası organizasyonlar arasında, nisanda Çin’in Şangay kentinde düzenlenmesi planlanan Çin Grand Prix’si ve yine aynı ayda başlaması planlanan Pekin Uluslararası Otomotiv Fuarı bulunuyor.
Asya’nın tahıl ticaretinde önemli bir etkinliği olan ve martta Singapur’da yapılması planlanan “Global Grain Asia” toplantısı, virüs nedeniyle ertelenen diğer bir etkinlik olarak göze çarpıyor.
Barselona’da gerçekleştirilmesi planlanan ve cep telefonu endüstrisi için önemli bir yere sahip bulunan Mobil Dünya Kongresi de Facebook, Amazon, LG, Ericsson, Cisco ve Sony gibi şirketlerin kongrede yer almayacağını bildirmesi ve salgın konusundaki korkuların yaygınlaşmasıyla iptal edilen diğer bir etkinlik olarak dikkati çekiyor.
Öte yandan, Kovid-19’un temmuzda başlayacak Tokyo 2020 Olimpiyatları’nı etkileyeceğine dair endişelere rağmen, Uluslararası Olimpiyat Komitesi, organizasyonun ertelenmesinin gündemlerinde olmadığını belirtiyor.
Ekonomik etkiler yönünden, Kovid-19 ile 2003’te yaşanan SARS salgını kıyaslaması yapılırken, Çin’in o dönemden bu yana küresel ekonomiden aldığı payın artması nedeniyle yeni tip koronavirüsün dünya ekonomisinde daha derin hasar oluşturacağı öngörülüyor.