Erdoğan, Beştepe’de Es-Serrac ile Cumhurbaşkanlığı’nda 3 saate yakın süren kritik bir görüşme yaptı. Erdoğan ortak basın toplantısında özetle şunları söyledi: “Sarrac’la Libya’lı kardeşlerimizin barış, emniyet ve refahına katkı yapacak verimli bir görüşme gerçekleştirdik. Türkiye’nin önceliği bir an önce Libya’nın istikrara kavuşmasıdır. Krizin başından bu yana söylediğimiz gibi çözüm ancak Birleşmiş Milletler himayesinde ve Libyalıların öncülüğünde yürütülecek siyasi süreçle tesis edilebilir. Sarrac ve hükümeti darbeci Hafter ve çetelerinin işledikleri insanlık ve savaş suçlarına rağmen her zaman müspet tutum takınmıştır. Altını çizerek söylüyorum; darbeci Hafter ifadesini boşuna kullanmıyorum. Hafter yakın zamanda Libya siyasi anlaşmasını reddedip, ülke yönetimini üstlendiğini açıklayarak gerçek yüzünü bir kez daha göstermiştir.
‘Hafter’i bir kenara koymak mümkün değil’ gibi bir anlayışla yaklaşım gösteren ne yazık ki devlet başkanları da var. Onlara hatırlatıyoruz; hiçbir zaman Libya halkının sorunları ile ilgilenmeyen ve Libya’nın geleceğini tehdit eden bir kişinin masaya oturacak temsili kabiliyeti de olamaz.”
BU ZAFER HEPİMİZİN
Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanlık Konseyi Başkanı Fayiz Es-Serrac, “Cumhurbaşkanına Türkiye’nin tarihi ve cesur tutumundan dolayı teşekkürlerimizi ilettik. Size ve Türk halkına teşekkür etmek istiyorum. Bu zafer hepimizin zaferidir. Hep beraber sizlerle omuz omuza Libya’nın tekrar imarı sürecinde de Türkiye’yi ve Türk şirketlerini tekrar Libya’da görmek istiyoruz” dedi.
DARBECİLERİN İNSAFINA BIRAKMAYACAĞIZ
“Sarrac ile deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasına dair imzaladığımız mutabakat muhtırası temelinde yeni işbirlikleri geliştirmeyi de kararlaştırdık. Bu çerçevede; Doğu Akdeniz’deki doğal zenginliklerinden faydalanmak üzere arama ve sondaj dahil işbirliğimizi ilerletmeyi hedefliyoruz. Ayrıca Libya topraklarındaki işbirliğimizi veya işbirliği alanlarımızı genişletme hususunda görüş birliğine vardık.
Libya’nın istikrara kavuşması, bu ülkenin komşuları ve Avrupa başta olmak üzere tüm bölgenin faydasınadır. Libyalı kardeşlerimizi darbeci ve lejyonerlerin insafına bırakmayacağız. Libya’nın meşru hükümetine desteğimiz artarak devam edecektir. Berlin sürecinden NATO’ya kadar Libya’daki sorunun meşruiyet ve hakkaniyetle çözümü temelinde tüm platformlarda Sarrac’la birlikte hareket edeceğiz.”
