MHK Talimatı’nın 52. maddesindeki “Profesyonel (Sözleşmeli) hakem sayısı MHK’nın tavsiyesi, Yönetim Kurulu onayı ile belirlenir” ibaresinin iki dudak arasına dayalı garabetini sezon başında paylaşmıştım. “Kuralsız/kritersiz sözleşmeli hakemlik mi olur?” eleştirimizin ardından en azından hakemlerde 15, yardımcılarda 20 maç sınırı getirilmişti (Türkiye Kupası’nda Süper Lig takımlarının kendi aralarındaki eşleşmeler de kabul ediliyor). Kamuoyu, sözleşmeli hakemlik mevzusunu Suat Arslanboğa olayıyla hatırlar. Önceki sezon Beşiktaş-Başakşehir müsabakasında “Ljajic’in hakeme yaptığı hareket, meslek onuru adına kabul edilemez” diyen Zekeriya Alp MHK’sı tarafından sözleşmesi feshedilmişti. Sonrasında ise memleket baskısı ve siyaset gücü ile tekrar sözleşmeye alınmıştı. İki dudak arası sözleşmeli hakem seçiminin keyfiyetine dair başka örnek de Koray Gençerler’in çıkarılmasıydı. Herkes kadroda yerini korurken, bir kriter yokken sadece Koray Gençerler’in liste dışı kalması kabul edilemez demiştik. Nitekim 10 gün içinde tekrar kadroya almışlardı. Peki Süper Lig’de önümüzdeki sezon kimler maaşlı kategoride kalabilecek? Kalan 11 hafta itibarıyla 15 maç sınırına kimler ulaşabilecek?
