Markanızın dijital medyada konumlanması sadece web siteleri üzerinden olmuyor. Oyunlar da günümüzde önemli bir reklam mecrası. Oyun alanında marka konumlandırmanın ise başlıca birkaç yolu var. Oyun içerisinde reklam ya da video reklam konumlandırması yapabilirsiniz. Bir ihtimal de oyunu markanın sponsorluğunda piyasaya sürebilirsiniz. Bu tamamen ne yapmak istediğinize bağlı. Diyelim ki bir ürün çıkaracaksınız ve ambalaj hakkında kullanıcı görüşü almak istiyorsunuz. Eğer “Ben yaptım oldu” değil de “Önce bir araştıralım” diyorsanız oyunlar iyi bir tercih olabilir. Oyun mecrası ürünün hedef kitlesi ile örtüşüyorsa görüş vermek için oyuncular son derece istekli olabilir.
Oyuncunun isteğini artırmak için bazı yöntemler işe yarayabiliyor. Oyunu sürdürmeye yönelik sanal jeton vermek, bonus hediyeler, can kazanmak vb. Hatta bu konuda kullanıcıların yüzde 74’ünün can kazanmak için reklam izlemeyi tercih ettiğini belirten AdColony ve Nielsen Sports “Mobil Oyun Araştırması” yakın zaman önce açıklandı. Araştırmaya göre kullanıcıların yüzde 74’ü bu reklamları kendi istekleri ile izlediklerini belirtiyorlar. Burada en önemli nokta nerede, ne zaman ve nasıl görünmeniz gerektiğine doğru karar verilmesi. Yanlış strateji tüm dijital itibarınızı alt üst edebilir. Her marka oyun mecralarında görünmek açısından uygun olmayabilir. Her oyun da uygun bir mecra olmayabilir.
Oyunlar sizin markanıza uygun değilse belki de oyunu siz kurmalısınız!
Günümüzde pek çok şirket içi sorundan, eğitime kadar çok çeşitli alanları kapsayan oyunlar üretiliyor. Burada sadece şirket içi rozetler dağıtılan vb. oyunlaştırmadan söz etmiyorum. Bu tip oyunları genellikle sosyal sorumluluk projelerinde görüyoruz. Nedir bunlar; farkındalık yaratmaya, sosyal etkileşim sağlamaya yönelik oyunlar. Bu oyunlar sadece mobil üzerinden sürdürülebileceği gibi mobil entegre diğer teknolojiler yahut sosyal medya gibi ağlar üzerinden de genişletilmesi mümkün. Bir örnek üzerinden anlatmak gerekirse; konumuz görme problemi yaratan bir göz hastalığına dikkat çekmek ve bağış toplamak olsun. Önceden seçilmiş, yardımı kabul eden şirketlere bir VR gözlüğü ve özel yazılmış oyunu bıraktığımızı varsayalım. Oyunda zaman zaman sanal olarak görme problemi yaratacağımızı da unutmayalım. Personel öğlen tatilinde 10 dakika bu oyunu oynayacak. Oyunu oynayanlar hem eğlenecek hem de hastayla empati kurabilecek. Aynı zamanda da bu oyunun skorlarını sosyal medyayı bağladığımızı düşünelim. Oyun bitiminde skorlar ve oyun görselleri, şirket bazında sosyal medyada kampanya haghtag’i ile paylaşılacak. Kazanılan her skor için oyuncular adına şirketleri bağışta bulunacak. Bir haftalık oyun sonunda toplanan bağış ise ilgili yardım kurumuna bağışlanacak. Burada beyaz yakalıları hedef alan aynı zamanda hedef kitlenin çevresi ile paylaşacağı, hatta hedef kitle olmayanlar için de görünürlük sağlamış olacak basit bir proje hayata geçirmiş olduk. Oyun kullandık ama tamamen farklı bir şekilde.
Tüm bunlar markanın nerede ve nasıl bulunması gerektiği ile ilgili konular. Böyle bir proje yapmadan önce de erişim, konumlanma araştırması yapmak gerekiyor. Benim burada yazdığım gibi birkaç dakika içerisinde olmuyor. Nasıl kullanılması gerektiğini doğru şekilde planladıktan sonra teknoloji, dijital medya, mobil reklam sizi geniş kitlelerle buluşturabiliyor.
Serap TORUN
twitter.com/seraptorun73