Investing.co m – TCMB Başkanı Ağbal’ın görevden alınmasının ardından gerçekleşen ilk özeti yayımladı. Kavcıoğlu başkanlığındaki toplantıda faiz oranı sabit tutulurken karar metninde yer alan şahin ifadeler ise çıkarılmıştı. Bugün açıklanan PPK özetinde şu ifadelere yer verildi:
Para politikası duruşu, enflasyon görünümüne yönelik yukarı yönlü riskler dikkate alınarak, temkinli bir yaklaşımla enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesi ve fiyat istikrarı hedefine ulaşılması odağında belirlenecektir. Bu doğrultuda politika duruşu, enflasyon gelişmeleri ve enflasyon beklentileri dikkate alınarak dezenflasyon sürecini en kısa sürede tesis edecek ve orta vadeli hedeflere ulaşıncaya kadar bunun sürekliliğini sağlayacak bir sıkılık düzeyinde belirlenmeye devam edilecektir.
Talep ve maliyet unsurları, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler, fiyatlama davranışları ve enflasyon görünümü üzerinde risk oluşturmaya devam etmektedir. Mevcut parasal duruşun krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkilerinin önümüzdeki dönemde belirginleşeceği öngörülmektedir. Bu doğrultuda Kurul, politika faizini yüzde 19 düzeyinde sabit tutarak sıkı parasal duruşun korunmasına karar vermiştir.
*İlk iki paragrafta enflasyondaki yükseliş beklentisi ve enflasyon üzerinde faiz anlayışı ile %19’luk oranın sabit tutulduğu belirtiliyor.
Sıkı parasal duruş; enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve finansal piyasa gelişmeleri bağlamında dışsal ve geçici oynaklıklara karşı önemli bir tampon işlevi görecektir.
*Özellikle döviz kurundaki oynaklığı koruma hedefleniyor.
TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar politika faizi, güçlü dezenflasyonist etkiyi muhafaza edecek şekilde, enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edilecektir.
*Enflasyonun görünümüne göre faizlerde değişikliğe gidileceği belirtiliyor.
Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikâmesinin başlaması, döviz rezervlerinin artış eğilimine girmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır.
Kredi piyasası ve iktisadi faaliyete ilişkin göstergelerin yanı sıra döviz kuru oynaklığı ve ithalat fiyatlarındaki gelişmeler doğrultusunda enflasyon üzerindeki talep ve maliyet yönlü etkiler önemini korumaktadır. Yurt içi talep, uluslararası fiyatlar ve küresel risk iştahına ilişkin görünüm, ödemeler dengesine yönelik dış finansman ihtiyacı kaynaklı riskleri canlı tutmaktadır. Kurul, para politikasında fiyat istikrarı hedefi doğrultusunda finansal istikrara yönelik riskleri de gözeten bir yaklaşım sergilemeyi sürdürecektir.
*Döviz kurundaki artışın enflasyon dışında sektörler üzerinde yarattığı risklere dikkat çekildi. Ayrıca yabancı sermayenin azalmasının finansman açığını da artıracağına vurgu yapıldı.
Bu PPK toplantı, Kasım-Mart dönemindeki şahin ifadeleri barındırmıyor, ancak faizin, enflasyon ve diğer göstergelerdeki duruma göre değiştirileceğinin belirtilmesi önemli, çünkü bu doğrultuda enflasyon ana göstergesine bağlı olarak faizin bir süre daha yüksek kalması gerektiği sonucu ortaya çıkıyor ve enflasyon üzerinde faiz politikası da bunu destekliyor. Elbette bu söylem ve ifadelerin kararlılıkla uygulanıp uygulanmayacağı en merak edilen konu olmaya devam ediyor.
Yazar: Necdet Erginsoy