Belçika’yı yenmelerinin ardından tüm takım arkadaşlarıyla asker selamı verdiklerini ifade eden deneyimli kaleci, “Arkadaşlarımla 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutlamak hem de Barış Pınarı Harekatı’nda yer alan askerlerimize destek amacıyla bir asker selamı verdik. Asker selamı Yunanistan’da ciddi problem oluşturdu. Biz 29 Ekim’de Olympiakos’ta oynayan milli takımdan arkadaşım Durmuş Ali Tınkır’la Yunanistan’a döndük. Kulüplerimiz bir zaman sonra asker selamının büyük bir sorun oluşturduğunu, Yunan taraftarlar tarafından bizim gönderilmemiz için kulüplere baskı yapıldığını ve bu baskılar sonucunda bizim Yunanistan’dan ayrılmamız gerektiğini söylediler. Biz şaşırdık, şoka uğradık. Bunun sorun olacağını beklemiyorduk. Bizim yaptığımız; bir milli maçtan sonra Türk topraklarında, milli takım formasıyla sergilediğimiz bir davranıştı. Bunu sonuçta Türk olmayan algılayamaz. Bize daha fazla Yunanistan’da spor hayatımıza devam edemeyeceğimizi söylediler ve tehditler almaya başladık” dedi.
“TEHDİTLER ALDIM”
Yunanistan’da can güvenliğinin bile tehlikeye girdiğini belirten Yunus Özmusul, “Açıkçası Yunanistan’a döndükten sonra ilk 2-3 gün kulübümüz bizden vazgeçmek istemedi ama taraftarların yoğun bir baskısı vardı. Biz kulüpler için önemli, anahtar oyunculardık. Bu süreci kulüpler çözmeye çalıştı. AEK Başkanı çözüme kavuşacağını umduğunu iletti. Ben bu süreçte antrenmanlara devam ettim. Fakat taraftar baskısı öyle bir safhaya ulaştı ki taraftarlar kulübe mailler yolladılar. ‘Eğer Yunus buradan ayrılmazsa biz kulübe zarar veririz’ demeye başladılar. Sosyal medyada da yazmaya başladılar, tehditler aldım. Hocalarımız ve takım arkadaşlarımız bize destek sağladılar, bunu açıkça söylemem gerekiyor. Ama öyle tehlike içindeydik ki antrenmanlara devam ettiğimiz sürece Durmuş Ali’yle salona yalnız gidip gelemedik. Yanımıza partner verdiler. Dışarıda polis ekipleri bekliyordu problem olmaması adına. Sonuçta ben oradayken 2 hafta takımım maçtayken salona gidemedim, tribünde dahi maçı izlememi istemediler. ‘Can güvenliğini sağlayamayız’ dediler. Zorlu bir süreç oldu benim için” ifadelerini kullandı.
“TÜRK OLDUĞUMUZ İÇİN SORUN YAŞADIK”
Türkiye’nin kendisine çok büyük destek verdiğini vurgulayan 30 yaşındaki milli sporcu şöyle konuştu:
“Ülkemizde bana çok destek verdiler. Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu ile konuştum. Atina Büyükelçiliğimiz olaya dahil oldu. Her anlamda bana destek oldular, bunu hissettirdiler. Yunanistan’da bizim yaptığımız hareketi siyasi ve politik olarak görüyorlar. Takımla sezon başında imzaladığımız kontratta ‘Bir sporcunun siyasi, politik olarak mesaj vermesi kabul edilemez ve siz bu takımlara gelerek kulübün etik kurallarına, teamüllerine, ideallerine saygı gösterdiniz ve bunu kabul ettiğinizi bize ilettiniz’ diyorlardı. Aynı zamanda taraftarlar ve Yunan halkı tarafından gündem olduk. Faşist olduk, ırkçı olduk. Fakat AEK takımının bir Boşnak futbolcusu eylül ayında gol attığında asker selamı verdi. Yine Yunan liginde başka futbol takımının oyuncusu 13 Ekim’de asker selamı vermişti. Bu sorun olmuyor ama bizim yaptığımız sorun oluyor. Biz Türk olduğumuz için sorun yaşadık ama Türk olduğumuz için bunu yaşıyorsak ben gurur duyuyorum. Başımız dik, alnımız açık. Türk olmayan bunu anlayamaz, yaşayamaz. Durmuş da Olympiakos’la sözleşmesini feshediyor, o da yakın zamanda Türkiye’ye dönecek. Türkiye’deki kulüplerimize de çok teşekkür ederim. Destek açıklamaları var. Bütün bağlarımızı koparmak adına avukatlarımız Yunanistan’da. Şu an transfer kapalı. Federasyon Başkanımızla konuştuk, Bakanımız Çavuşoğlu ile konuştuk. Onların çizdiği yolda ilerleyeceğiz. Ocak ayına kadar transfer kapalı, bireysel olarak çalışacağız. Milli takımla nisanda Dünya Şampiyonası elemelerimiz var. Avrupa’ya transferimiz de sıkıntılı. Çünkü Avrupa’da da kara propaganda yapılıyor. Almanya geçmişim var. Alman basınında da sporcularımızın asker selamı ciddi yer bulmaya başladı. Futbolcularımız da hoş görülmüyor. Önemli olan vatanımız. Ekmeğimizi böleriz ama vatan bölünmez.”