Yapımına 1569’da başlanılan ve 1575’de ise tamamlanan bu görkemli eser, şehrin en yüksek noktasında Yıldırım Beyazıt’ın yaptırdığı Baltacılar Koğuşunun kalıntıları üzerine inşa edildi. Teknik mükemmelliği, boyutları ve estetik değerleriyle döneminin ve sonraki zamanların en muhteşem eseri olan Camii ve Külliye, Osmanlı mimarlarından en önemlisi Sinan’ın Ustalık Dönemi eseri, mimarlık sanatının en görkemli örneklerinden biri ve insanın yaratıcı dehasının bir başyapıtı olarak kabul edilir.
Her biri 70,89 metre uzunluktaki, üçer şerefeli, ince ve zarif 4 minareye sahip büyük kubbesiyle görkemli Camii, iç tasarımında kullanılan ve döneminin en iyi örnekleri olan taş, mermer, ahşap, sedef ve özellikle çini motifleri ve ince işçilikleri ile kubbe ve kemerlerindeki kalem işleri, mermer döşemeli avlusu ve yapıyla bağlantılı el yazması kütüphanesi, eğitim kurumları, dış avlusu ve arastası ile bir sanat türünün zirvesini temsil ediyor.
Edirne Selimiye Camii ve Külliyesi, UNESCO Dünya Miras Komitesi’nin 19-29 Ocak 2011 tarihleri arasında gerçekleştirilen 35. Dönem Toplantısında alınan karar ile 1. ve 4. kriterler kapsamında kültürel varlık olarak Dünya Miras Listesi’ne dahil edilmişti.