Peki, temas takip programı sayesinde, diğer ülkelerdeki gibi katı sokağa çıkma yasaklarına başvurmadan salgını kontrol altında tutmayı başaran Singapur’da vakalar neden artışa geçti?
Reuters haber ajansının haritalandırdığı enfeksiyon yayılım verilerine bakıldığında, ülkedeki yabancı işçilerin kaldığı yurt ve pansiyonlardaki önlemlerin yetersizliği ‘başarı öyküsü’nü tersine çevirmiş görünüyor.
5 milyon 700 bin nüfuslu Güney Asya ülkesinde Sağlık Bakanlığı, 19 Nisan’da yeni vakanın kaydedilmediğini açıkladı. Ancak Sağlık Bakanlığı verileri tam o sırada, işçi koğuşlarında virüsün hızla yayılmaya devam ettiğini gösteriyor.
Çoğu Bangladeş, Çin ve Hindistan’dan olmak üzere Singapur’daki işçi yurt ve pansiyonlarında yaklaşık 300 bin işçi kalıyor.
200 bin işçi toplam 43 yurda yerleştirilmiş durumda.
95 bin işçi ise eski fabrikalardan dönüştürülen pansiyon tipi odalarda kalıyorlar.
Koğuşlarda 12-20 arası işçi yaşıyor ve bu işçiler günlük 14 dolar kazanıyor.
Salgının seyrine bakıldığında 20 Nisan tarihi dikkat çekiyor. Tam o günde vaka sayısında önemli ölçüde bir artış söz konusu. Bu da sanayi bölgelerindeki işçi yurtlarında virüsün hızla yayıldığına işaret ediyor.
Reuters’ın derlediği Sağlık Bakanlığı verilerine göre, ilk vakanın rapor edildiği Ocak ayından bugüne kadar 210 enfeksiyon kümesinin tespit edildiği görülüyor.
Bunlardan en önemlisi S11 adlı yurt. Burası en fazla vakanın tespit edildiği işçi yurdu. Yerel medyanın haberlerine göre burayı inşa eden şirket, “Singapur’da kalabileceğiniz en ucuz yurt burası” diyerek yurdun reklamını yapmıştı. 8 futbol sahası büyüklüğündeki alanda 14 bin işçi yaşıyor.
Hükümet ise yurtlardaki enfeksiyonun stabilize edildiğini açıklarken, buralarda yaşayan işçilere daha fazla koronavirüs testi yapılacağı sözünü verdi.