Yaşar Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü öğrencilerinin eğitimleri boyunca edindiği deneyimleri kullanarak hazırladığı projeler sergilendi. Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Seçmen, ortaya çıkan projelerin tamamının hayata geçirilebilir olduğunu belirtti. Seçmen, “Bilimsel ve çok boyutlu düşünebilen, bölgesel gelişmeye ve toplumsal kalkınmaya yönelik bilimsel ve teknolojik katkı sağlayabilecek yaratıcı ve girişimci mühendisler yetiştirmeyi hedefliyoruz. Bu nedenle de kuruluşlarla doğrudan etkileşim ve işbirliği içinde, özgün akademik araştırmalar ile bilime ve mühendisliğe katkıda bulunmak temel amacımızı oluşturuyor” dedi.
‘IŞIK ÜZERİNDEN VİDEO İLETİMİ’
Akademik Danışman Doç. Dr. Volkan Rodoplu, konuyla ilgili şu bilgileri verdi:
“Projeyle video ve ses iletimi; günümüzde kullanılan Wi-Fi bağlantısı yerine, odalarda aydınlatma için kullandığımız ışık üzerinden gerçekleştiriliyor. ‘Li-Fi’ ismi verilen ve dünyada önümüzdeki yıllarda giderek yaygınlaşması beklenen teknoloji için yapılan yerli ve milli tasarım, aynı zamanda Türkiye’de ilkler arasında yer alıyor. Sistem, mevcut tasarımlara kıyasla çok düşük maliyetiyle 10.5 santemetrelik mesafeden 7.14 Mb / s (3.57 MHz) hızında iletişim kurabiliyor ve video/ses sinyallerini görülebilir ışıkla iletip alabiliyor. LED ampullerin gücü artırıldığında, iletişimin üç metreden sorunsuz bir şekilde gerçekleştirileceği de tespit edildi. Proje, aynı zamanda, TÜBİTAK 2209-B Sanayiye Yönelik Lisans Bitirme Tezi Destekleme Programı kapsamında destek almayı da başardı.”
Projenin bazı avantajları:
– Projede kullanılan LED’ler pahalı değil. Kullanıcılar, ürünü her yerde bulabilir,
– Wi-Fi’dan 1000 kat daha hızlı olması,
– Askeri alanda kullanımda, iletişimin gerçekleşmesi için görüş alanı içinde olması gerektiği için, radyo frekansı (RF) cihazlarına nazaran çok güvenli olması,
– Hastanelerde kullanımda, RF cihazların insan sağlığına zararlı olduğu için bunların yerine kullanılabilecek bir ürün olması,
– Fabrikalarda kullanımda, kablolama gibi maliyetini minimuma indirilebilmesi,
– Uçaklarda RF cihazların (telefon, tablet gibi) kullanılması yasak olduğu için, uçakların aydınlatma kaynaklarına kolayca uygulanarak bu cihazların kullanımının mümkün hale gelmesi.
KAMERA TABANLI YANGIN ALGILAYICI SİSTEMİ
Akademik Danışman Prof. Dr. Cüneyt Güzeliş ise şunları söyledi:
“Geleneksel yalnızca dumanı algılayan yangın alarm sistemleri yerine, mevcut IP kameraların görüntülerini yapay zekayı kullanarak işleyip mekana özelleştirme yeteneği de olan bir yangın algılama sistemi geliştirildi. EDS şirketinin danışmanlığında tasarlanan sistemle yangın ve yangın dumanı olduğu durumları güvenlik kameralarına öğretmek için derin Evrişimsel Sinir Ağları (ESA) kullanıldı. Bu sayede kameralar, görüntülerden ortamdaki yangını tespit ederek kullanıcıyı uyarıyor. Proje; gerçek zamanlı görsel verilere dayalı olarak yangın algılamanın öğrenilmesi, hatalı alarmın minimuma indirilmesi, düşük maliyetli olması ve yerli tasarım olarak üretilebilir olması gibi özellikleriyle öne çıkıyor. Şu an kullanılan yangın algılama sistemlerinin kullanıldığı çoğu kapalı mekanda ağ bağlantılı güvenlik kameraları altyapısı bulunuyor. Bu yüzden proje, tüketiciden herhangi bir fiziksel ek kurulum veya ekipman istemeden, tek bir ürünle iki farklı amaca hizmet edebiliyor ve gelecekte bu alanda yapılacak çalışmalara ışık tutacak.”
GÖZ HAREKETLERİYLE KONTROL EDİLEN TEKERLEKLİ SANDALYE
Akademik Danışman Dr. Öğr. Üyesi Nalan Özkurt da şöyle konuştu:
“Projeyle ALS hastalarının başka birine ihtiyaç duymadan kendi başlarına tekerlekli sandalyeyle hareket etmelerini sağlamak amaçlanıyor. ALS hastalığına yakalanan kişilerin yüz kasları dışındaki kaslarını hareket ettiremediklerinden yola çıkan öğrenciler, projede, tekerlekli sandalyeyi hastanın gözleriyle hareket ettirmesini sağlıyor. Göz hareketlerinin yönü bir kameradan izlenip görüntü işleme algoritmalarıyla sandalyenin motorlarına hareket enerjisi sağlanıyor. Hastanın gözlerinin baktığı yönü yapay zekayla algılayıp bunu hareket sistemine aktaran sistem sayesinde hasta kimseye ihtiyaç duymadan tekerlekli sandalyesini kullanabiliyor. Projenin düşük maliyeti sayesinde, birçok ALS hastasının bu sandalyeye rahatlıkla ulaşabilmesi hedefleniyor.”