İşte Nevra Serezli’nin açıklamalarından satır başları…
Eskiden setlerde bu kadar lüks yoktu. Ben kendimi şanslı buluyorum yine de… Hem o devri hem de şimdinin modern imkanlarını kullanabilen bir insanım. Önceden otobüslerle, minibüslerle setlere gidilirdi.
Bavulunda kendi eşyanı taşırdın, komşulardan kıyafet alırdın öyle sete giderdin. Zengin kadını canlandırıyorsun ‘kürkle içeri girer’ diyor. Ama kürk yok ki! Kapı çalarsın ‘sizde var mı, bir günlük kullanabilir miyim?’ diye istersin.
Hiç unutmuyorum televizyonda bir program yapıyoruz, asistan bir gece önce aradı gece 12’de ‘yarın Kleopatra kostümü getirin’ dedi. Ben de ‘ne renk olsun’ dedim. (Gülüyor)
Düşündük taşındık, siyah düz bir elbise buldum, kartondan yuvarlak yaka kestik, parlayan boyalarla o yakayı boyadık altın yaldız renge. Parmak arası terliği de boyadık. Oldu işe Kleopatra kostümü.