Akademi açıklamasında kazananların “Küresel yoksullukla mücadeledeki deneysel yaklaşımları” sebebiyle ödüle layık görüldükleri belirtilirken, yoksulluğa yönelik problemlerin önlenmesinde söz konusu yaklaşımın, durumdan etkilenen kişiler için etkili çözüm üretmek için “dikkatlice oluşturulmuş deneylerden” oluştuğu vurgulandı.
Banerjee, Duflo ve Kremer’in oluşturduğu deneysel yöntemler, ekonomideki en yenilikçi gelişmeler olarak görülüyor. Akademi açıklamasında ödül kazananların küresel yoksullukla mücadele etmenin en iyi yolları hakkında güvenilir cevaplar almak için yeni bir yaklaşım getirdikleri belirtilerek şöyle denildi: “Yaklaşım, bu konuyu daha küçük, daha yönetilebilir, sorulara bölmeyi içeriyor. Örneğin, eğitim sonuçlarını veya çocuk sağlığını iyileştirmeye yönelik en etkili müdahaleler. 1990’ların ortasında, Michael Kremer ve meslektaşları, batı Kenya’daki okul sonuçlarını iyileştirebilecek bir dizi müdahaleyi test etmek için alan deneylerini kullandılar. Ve bu yaklaşımın ne kadar güçlü olabileceğini gösterdiler.” Bu arada, Esther Duflo, ilk kez 1969’da verilmeye başlanan Nobel Ekonomi Ödülü’nü kazanan ikinci kadın oldu.