◊ Pandemi nedeniyle 2 ayı aşkın süredir evdesiniz. Yaş itibarıyla sokağa çıkma kısıtlamanız da var. Kendinizi nasıl oyaladınız bunca zaman? Günler nasıl geçiyor
– Benim için çok zor ya da sıkıntılı olmadı aslında. Bestelerime çalışıyorum, okuyorum. Oyalanmak bir yana bana gün yetmiyor bile diyebilirim.
◊ İstanbul’daki evinizdesiniz değil mi?
– Evet. Gitmedik bir yere…
◊ Sokağa çıkma kısıtlamaları yüzünden herkes soluğu yazlıklarında alırken siz burada kalmayı tercih ettiniz. Âşığı olduğunuz Bodrum, daha ferah feza bir alternatif olmaz mıydı?
– Yok, hayır. Bodrum’a gitsek mi diye hiç düşünmedik biz gerçekten. Buradaki evimizde gayet huzurluyuz.
◊ Bu inziva günlerinde yasağı deldiğiniz oldu mu hiç? Çocuklarınızla görüşüyor musunuz mesela?
– Hayır. Kısıtlamaya en disiplinli şekilde riayet ettik. Çocuklarımızla bile yüz yüze görüşmedik. Sadece telefonla görüntülü konuşma şeklinde hasret giderdik. Ama onlara sarılmayı çok özledik gerçekten.
◊ 2 aydır iki kişilik bir dünyadasınız yani. Sevim Hanım ve siz…
– Bir de kedimiz Mavi… Çok da güzel bir dünya. (Gülüyor)
KÖTÜ SENARYOLARI AKLIMIZA HİÇ GETİRMEDİK
◊ Peki salgının en korkutucu günlerinde birbirinizin sağlığı için endişelendiğiniz oldu mu? Ya böyle bir şey yaşarsak diye konuşup bir acil durum planı yaptınız mı?
– Endişelendiğimizi hiç hatırlamıyorum. Aklımıza kötü senaryolar getirmedik, çünkü gerekli önlemleri almıştık. Devletimizin, Sağlık Bakanlığımızın önerilerini dinledik, ona göre hareket ettik. “Evde kal Türkiye” çağrısına uyduk. Dolayısıyla karamsar düşüncelere de kapılmadık. 2 aydır evdeyiz işte. Az önce dediğim gibi; Sevim Hanım, ben ve kedimiz.
◊ Uzmanlar 7 gün 24 saat bir arada kalmanın çiftler arasında gerilim yaratabileceğini söylüyor. Bu da olmadık tartışmalara zemin hazırlıyormuş. Sizin evde seslerin yükseldiği oldu mu hiç?
– Olmadı. Hem de hiç.
BİZİM EVDE TARTIŞMA YAŞANMAZ
◊ Bu sükunetin sırrını merak ettim…
– Paylaşacak bir şeyleriniz varsa, bu tarz gerilimler yaşamazsınız. Ayrıca bizim yaşamımızda sevgi ve saygı öncelik taşır. Yıllardır bu böyle. İşte o sayede de tartışma yaşamıyoruz. Bir de birbirimizi dinlemeyi biliriz.
◊ Ama olağan dışı bir süreçten geçiyoruz. Sürekli yan yana, dört duvar arasında olmak dengeleri bozdu.
– Bizde bozmadı. Çünkü evimizi de seviyoruz. (Gülüyor)
SEVİM HANIM MUTFAK
İŞLERİNE GİRMEMİ İSTEMİYOR
◊ Karantina günlerinde herkes aşçı yamağına dönüştü. Hayatı boyunca mutfağa adım atmayanlar yemek konusunda kendini aştı. Siz de zaman geçirmek için mutfağa girip Sevim Hanım’a yardım etmeye başladınız mı?
– Hiç girmedim. Sevim Hanım mutfak işlerinde her türlü becerisini bizzat gösterdiği için benim bu konulara girmemi istemez zaten. Yemek konusunda gerçekten harikadır.
◊ Sevim Hanım güzel yemek yapar diyorsunuz.
– Hem de çok güzel yemekler yapar.
◊ En iyi yaptığı, sizin en severek yediğiniz yemek hangisi?
– Tüm yemekleri güzel yapar, birini diğerinden ayıramam. Ama benim en sevdiğim yemek mantı ile Boşnak böreğidir.
◊ Fiziğinize bakılırsa beslenmenize dikkat ediyorsunuz ama… Özel bir diyet uyguluyor musunuz?
– Aksine beslenmeme çok fazla özen gösterdiğimi söyleyemem. Ama sağ olsun benim yerime Sevim Hanım dikkat ediyor buna… Hiç yemek ayırt etmem, Allah ne verdiyse yerim.
◊ Yemek seçmiyorsunuz…
– Bir tek bakla hariç…
DOSTLARLA OLDUĞUMUZ ZAMANLAR NE DEĞERLİYMİŞ
◊ “Evde kal Türkiye” günlerinde en çok neleri özlediniz? Karantina biter bitmez ilk yapacağınız şey ne olacak Orhan Bey?
– Az önce de söylediğim gibi çocuklarıma sarılmayı çok özledim. Bir de dostlarla yemek yemeyi, sohbet etmeyi… Gerçekten çok değerli zamanlarmış. Özlüyorum.
◊ Şehirler arası dolaşım serbest bırakılınca soluğu her yaz mutlaka gittiğiniz Bodrum’da almayı düşünüyor musunuz? Yoksa bu yıl tedbiri elden bırakmamakta yarar var deyip İstanbul’da kısıtlı hayata devam mı edeceksiniz?
– Şu an için Bodrum’a gitmek gibi bir planımız yok. Ama ileriki zamanlarda kısmet olursa gideriz. Duruma göre…
“YA EVDE YOKSAN” KLİBİ BENİ DE ÇOK MUTLU ETTİ
◊ Korona günlerinde “Ya Evde Yoksan” şarkınız ve ona özel hazırlanan animasyon klibinizle milyonlara “evde kal” çağrısında bulundunuz. Jandarma Genel Komutanlığı’nın paylaştığı bu proje nasıl doğdu, fikir kimden çıktı?
– Jandarma Genel Komutanlığı’nın fikriydi. Bizzat kendileri düşünmüşler. Harika bir çalışma olmuş. Klibin çok güzel bir mesajı vardı, çok benimsendi. Beni de mutlu etti tabii. Bunun için teşekkür ediyorum kendilerine.
◊ Benzer bir çalışma daha gündeme gelebilir mi? Ufukta böyle bir proje var mı?
– Şu an için böyle bir çalışmam ve düşüncem yok. “Ya Evde Yoksan” zaten çok güzel anlatıyordu her şeyi.
ALBÜM EN KISA ZAMANDA NETLEŞECEK
◊ Evde kaldığınız günlerde yeni şarkılar üzerine çalıştığınızı söylediniz. Nasıl gidiyor çalışmalar? Hayat normale dönünce sevenlerinize sıfır şarkılarla bir sürpriz yapma ihtimaliniz var mı?
– Albüm için zaten uzun zamandır hazırlanıyordum. Şimdi çalışmalara evde devam ediyorum. Yeni besteler yapıyorum. Evet, albüm çok ertelendi ama inşallah en kısa zamanda netleştireceğim.
ÜÇ STENT TAKILDI ŞİMDİ KALE GİBİYİM
◊ Geçen yıl ciddi bir sağlık sorunu yaşamıştınız. Yoğun bakıma kaldırıldığınız yönünde haberler çıkmıştı. Şimdi sağlık durumunuz nasıl?
– Aslında ciddi bir sağlık sorunum olmadı çok şükür. Yoğun bakıma da girmemiştim. Anjiyo oldum, sonrasında üç tane stent takıldı, o kadar. Şimdi kale gibiyim.
◊ Korona salgını size hastane günlerini hatırlattı mı? Panik yaşadınız mı hiç?
– Hayır. Ben çok sakin bir insanım, hiçbir şey bana panik yaşatmaz.
KORONA İLE MÜCADELEDE ALDIĞIMIZ SONUÇLARDAN GURUR DUYUYORUM
◊ Hükümetin koronavirüs salgınına karşı aldığı önlemleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce yeterli ve yerinde miydi?
– Hem hükümetimizin hem de Sağlık Bakanlığımızın çok yerinde, çok isabetli, akılcı, tedbirli, her bakımdan çok dikkatli ve özenle çalıştığını görüyorum. Ayrıca bütün sağlık çalışanlarımızın birer kahraman gibi, Mehmetçiğimizin ülkemizi savunduğu duyarlılıkla hastalarımıza eğildiğine, onları iyileştirmeye çalıştığına tanık olduk. Bu da memnuniyet vericiydi. Bir de şunu ilave etmek istiyorum. Ülkemizin pandemiyle mücadelede kazandığı başarının en büyük nedenlerinden biri, sağlık konusunda önceden beri ülkemize yapılan hizmetler ve alınan tedbirler. Yani açıkçası ülkemiz korona ile mücadele konusunda dünyanın en önde gelen, en büyük başarılara imza atan ülkelerinden biri. Bununla gurur duyuyorum.
◊ Bilim Kurulu’nun sürece katkıları hakkında neler söylemek istersiniz?
– Bilim Kurulu’nda zaman zaman görüş farklılıkları yaşansa da altına imza attıkları bütün kararlarda çok başarılı olduklarını görüyorum. Tabii ki topyekûn bir çalışma var. Yani Bilim Kurulu, hastaneler, doktorlarımız, devletimiz birlikte fevkalade büyük bir çalışmaya imza attı.