Tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip korona virüs (Covid-19) pandemisinin ardından başlatılan başta kısıtlamalar olmak üzere, evden çalışma sisteminin tercih edilmesi, tatil alışkanlıklarının değişmesi ve uzaktan eğitim sistemine geçilmesi sosyal medya kullanımı ve internetten alışveriş yapmayı artırırken, insanlar üzerindeki faydaları olduğu kadar zararlarına da dikkat çekiliyor.
Sosyal medya uzmanı Bura Tolga Gülcan, pandemiyle birlikte milyonlarca insanın evlerinde kaldığını ve bu süreçte sosyal medya ile dijital mecralara giriş oranlarının ve süresinin 10 kat arttığını söyledi.
Sosyal medyanın doğru kullanımıyla ilgili bilgilerin herkes tarafından en iyi şekilde bilinmesi gerektiğini anlatan Gülcan, “Geçmişte ortalama bir saat kullanılan sosyal medya artık neredeyse günün yarısını alır hale geldi. Bunun çok fazla faydası olduğu kadar bir o kadar da zararı olmaya başladı” dedi.
Sosyal medya nedeniyle aile bağları zarar görüyor
Son günlerde insanların uykudan uyanır uyanmaz sosyal medya kullanmaya başladığına ve gece geç vakitlere kadar sosyal medyada çevrim içi olduklarına dikkat çeken Gülcan, şunları söyledi:
“İnsanlar uykudan uyanır uyanmaz yanındaki eşine veya çocuğuna bakmadan akıllı telefonu eline alıyor sosyal medyaya giriyor. Beni kimse takip etmiş mi? Beğeni gelmiş mi? Bunlara bakıyor. İnsanlar artık iletişimi tamamen sosyal medyaya ve dijital medyaya konumlandırdı. Artık ev ziyaretlerinin yerine sosyal medyadan takip istekleri veya görüntüler gönderir duruma geldi. Sevgilerimizi artık sosyal medyadan gösterir durumuna geldik. Faydaları şu; insanlar artık mesafelere bakılmaksızın çok hızlı bir şekilde çok fazla kişiyle iletişim kurabiliyor. Zararları ise; artık insanlar dokunmaya, temasa çok fazla uzaklaştı. Sosyal medya artık ailelerin yapılarını da bozmaya başladı. Çok fazla insan sevdiklerimizle iletişime geçebiliyor. Sevdiklerimiz, sadece dış görünüşlerini gördükleri veya farklı insanların fotoğraflarını kullanarak gerçekte olmayan özellikleri veya sıfatları kendilerine yükleyerek bu kişiler tarafından aldatılabiliyor. Bu iletişimler ailelerin yıkılmasına, hayal kırıklıklarına, aldatmalara bile neden olabiliyor.”
Dijital dolandırıcılık arttı
Dijital ortamda dolandırıcılığın arttığına dikkat çeken Gülcan, dolandırıcılara fırsat verilmemesi gerektiğini ifade ederek, “Örneğin çok sık şifre değiştirmeli ve güvenli şifreler belirlemeliyiz. Sosyal medyadan gelen her teklifi veya linki tıklamamalıyız. Her arkadaşlık teklifini gerçek hayatta belirlediğimiz arkadaşlıklar gibi sorgulamalıyız. Arkadaşlarınızdan gelen teklifleri arkadaşınızı arayarak mesajın kendisinden gelip gelmediğini teyit etmeliyiz ve onu da bu konuda bilgilendirmeliyiz” diye konuştu.
Sosyal medyada yayınlanan her haber doğru değil
Sosyal medyadan yayılan her haberin doğru olmadığının altını çizen Gülcan, “Sosyal medyada doğruluğu bilinmeyen her habere itibar etmemeliyiz. Sosyal medyada dönen herhangi bir konuda bir haberi görünce hemen herkes tarafından bilinen haber ajanslarına veya medya kuruluşlarına bakarak haberin doğruluğunu teyit etmeliyiz. Her haberi paylaşmamalıyız veya altına bilmediğimiz bir konuda yorum yazmamalıyız” ifadesini kullandı