Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Başkanı Suma Chakrabarti, EBRD’nin Türkiye’de yatırıma başlamasının 10. yıldönümü nedeniyle geldiği İstanbul’da Hürriyet’e konuştu. Chakrabarti, “Herhangi bir yabancı yatırımcı bana sorduğu zaman ‘param olsaydı kesinlikle Türkiye yatırım yapacağım bir ülke olurdu’ diyorum, benim param yok ama EBRD’nin var, bu yüzden de bu ülkeye inanıyoruz ve yatırım yapıyoruz” dedi. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’la İstanbul’daki görüşme öncesi konuşan Chakrabarti, “EBRD, Türkiye ekonomisindeki dönüşümün bir parçası olmaktan dolayı gurur duyuyor. Bizim Türkiye’de yaptığımı çalışmalar, Türkiye’nin yükselen bir piyasa olarak dönüşümünün hızlanmasına gerçekten yardımcı oldu. Ve Türkiye’nin de EBRD’nin dönüşmesinde rolü oldu. Türkiye’deki geçmişimiz tarihi açıdan da önemli çünkü biz Türkiye’den önce sadece Doğu Bloğu’ndaki eski komünist ülkelere yatırım yapardık ve eskiden komünist olmayan ilk ülke. Türkiye’de elde ettiğimiz başarı nedeniyle, buradaki deneyimimizden öğrendiklerimizi diğer ülkelere de taşıdık ve Türkiye’den sonra Ortadoğu, Kuzey Afrika, Yunanistan ve Kıbrıs’a da yatırım yaptık” dedi.
HİKÂYENİN BAŞLANGICI
Chakrabarti, şöyle konuştu: “Biz uzun dönemli bir bağlılıkla Türkiye’de bulunuyoruz. 10 yıllık birliktelik, sadece bu hikayenin başlangıcı. Ancak biz sadece durum iyi olduğunda değil, sonuna kadar buradayız. EBRD’nin en büyük portföyü Türkiye’de, buradaki büromuzda 100 kişi çalışıyor. Buradaki yatırımımızın yüzde 97’si özel sektöre yönelik. Türkiye’deki yatırımımızın neredeyse yarısı, adına ‘yeşil ekonomi’ denilen, sürdürülebilir çevre ve iklime etkileri olan projelere yönelik gerçekleşti. Destek verdiğimiz çevreci yatırımlar sayesinde 11.3 milyon ton karbondioksit emisyonunu engelledik. Bu da 2.4 milyon otomobilin trafikten ayrılmasıyla eşdeğer. Ayrıca Türkiye’de 20 bin kadın girişimciye işlerini kurmada yardım ettik. Yatırım yaptığımız diğer alan şehirler. Türkiye’de sekiz şehir, toplu ulaşımda, temiz suya erişimde ve atık yönetiminde EBRD yatırımlarından faydalandı. Şu anda da İstanbul’daki yeni metro hattına yatırım yapıyoruz.
1 MİLYAR EURO YATIRIM
Türkiye’ye dışarıdan baktığınızda bir yatırımcı olarak kendinize şu soruyu sorarsınız: Türkiye’yi yatırım açısından çekici bir ülke yapan şey nedir? Bana göre birçok şey. Öncelikle jeopolitik konumu çok cezbedici: Avrupa’yla da Asya’yla da bağlantılı bir ülke, ve giderek artan bir şekilde Afrika’yla da bağlantılı hale geliyor. İkincisi, 80 milyonluk nüfusu ve giderek büyüyen orta sınıfıyla çok büyük bir pazar. Üçüncüsü, farklı farklı sektörlerin olduğu çok kapsamlı bir ekonomiye sahip. Dördüncüsü de, ki bunda hükümetin payı var; Dünya Bankası’nın ‘İş Yapma Kolaylığı Raporu’nda Türkiye’nin yerini iyileştirmek için oldukça pozitif çalışmalar yapıldı. Bu sene Türkiye bu raporda 60’ıncı sıradan 43’üncü sıraya yükseldi. Geçen sene 1 milyar Euro yatırım yaptık, bu senenin ilk yarısında 543 milyon dolarlık yatırımda bulunduk, sonuna kadar da yaptığımız yatırımın 1 milyarı bulacağını öngörüyorum.”
TÜRK EKONOMİSİNDE İYİLEŞME BAŞLADI
EKONOMİDEKİ gelişmeleri de değerlendiren Chakrabarti, “Türk ekonomisinde iyileşme başladı. Yılın başında alınan ekonomiyi canlandırmaya yönelik tedbirlerin fark yarattığı ortada. 2018’in ikinci yarısında durgunluk vardı. Şimdi Türkiye’de ekonomik iyileşme ve büyüme geri geliyor. Enflasyon düşüyor ve Türk Lirası daha önce olduğundan çok daha az oynak, eskiye kıyasla daha istikrarlı. Yurtdışından sermaye akışı için istikrar gerekir. Türkiye’nin makro ekonomik politikalarda her zaman iyi bir itibarı olmuştur, bu korunmalı. Gelecek için büyüme de makro-ekonomik istikrar da çok önemli, biri yetmez, ikisi de olmalı. Yatırımcılar için diğer konu hukukun üstünlüğü. Bu konuda Türkiye’nin kendini geliştirmesi gerekiyor” dedi.
EBRD’NİN TÜRKİYE İÇİN YENİ ÜLKE STRATEJİSİ
SUMA Chakrabarti, yeni Türkiye stratejilerinin başlıklarını şöyle sıraladı:
1) Finans sektörünün direncini artırmak. Bunun için Türk lirası olarak daha fazla kredi verilecek.
2) Türkiye ekonomisinin teknolojik gelişmelere uyum sağlamasına yardımcı olmak.
3) Kadın girişimcilere ve şirketlerdeki kadın liderlere daha fazla destek vermek.
4) Yeşil ekonomi alanında daha fazla ürün geliştirilmesine yardımcı olmak.
