Geçen hafta Viyana’daki görüşmelerde Suudi Arabistan Rusya’dan petrol üretiminin azaltılmasını talep etse de Rusya ABD ile rekabet seviyesini koruyabilmek için fiyatları daha aşağı çekme pahasına üretimi artırma kararı almıştı. Suudi Arabistan da Rusya’nın bu restine hem üretimi artırma hem de fiyat indirimi yoluyla cevap vermesi dünyada büyük bir petrol krizinin patlak vermesine neden olmuştu. ABD’nin sert yaptırımları altındaki Rusya pazar payını artırarak ABD ile rekabeti güçlendirmek, dolayısıyla ABD’ye yaptırımlara karşı ekonomik bir cevap verme hedefinde. Suudi Arabistan ise önce 2 milyon daha sonra 300 bin varil üretim artışı yaparak petrol piyasalarını dalgalandırarak Rusya’yı yeniden pazarlık masasına çekmek istediği ifade ediliyor. Ancak güncel tablo hem Rusya’ya hem Suudi Arabistan’a hem de ABD’ye büyük zarar veriyor.
RUSYA’DA ARTTIRABİLİR
Suudi Arabistan cephesi dün nisan ayında petrol üretimini 12.3 milyon varile çıkaracağını açıklayarak Rusya’ya karşı geri adım atmaya gönüllü olmadığı sinyalini verdi. Suudi Arabistan’ın nisan ayında üreteceği petrol, geçen hafta Rusya ile anlaşmazlık öncesine göre 2.5 milyon varil daha fazla. Financial Times gazetesine konuşan enerji uzmanı Olivier Jakob, Suudi Arabistan’ın ‘şok ve korku’ politikası uyguladığını söyledi. Suudi Arabistan’ın dünkü açıklamasının ardından konuşan Rusya Enerji Bakanı Alexander Novak, Rusya’nın da yakın zamanda 500 bin varillik üretim artışı yapabileceğini belirtti. Novak, OPEC ve diğer petrol üreticilerinin oluşturduğu OPEC+ Grubu’nun bir sonraki toplantısının mayıs ya da haziranda düzenleneceğini söyledi. Rus bakan mevcut düzeylerdeki petrol fiyatlarıyla da rekabetçi konumlarını koruyabileceklerinin altını çizse de müzakere masasının her zaman açık olduğuna işaret etti. Rusya Merkez Bankası da dün küresel petrol piyasalarında yaşanan gelişmeler nedeniyle iç piyasada döviz satımına başlanacağını duyurdu.
TÜRKİYE’NİN YARARINA
Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Gürkan Kumbaroğlu, Suudi Arabistan ve Rusya’nın petrol savaşının devam etmesi durumunda bunun Türkiye’ye yarayacağını söyledi. Kumbaroğlu, petrol üretiminin daha da artması ve fiyatların 25 dolar seviyesine düşmesi durumunda, Türkiye’nin bir önceki yıl satın aldığı petrol seviyesi ile karşılaştırıldığında 10.5 milyar dolar kâra geçeceğini belirtti. Kumbaraoğlu, tahminlere göre Türkiye’nin geçen yıl 17 milyar dolar değerinde petrol satın aldığını söyledi. Ayrıca, enerji uzmanı Kumbaroğlu, Türkiye’nin satın aldığı doğalgaz fiyatlamasında, petrol fiyatları değişkeni bulunduğu için önümüzdeki çeyrekte Türkiye’nin ödeyeceği faturanın azalmasına neden olacağını belirtti.
PETROL DEVLERİ İŞÇİ ÇIKARIYOR
2014-15 yıllarındaki petrol krizinde 170 bin kişinin işini kaybettiği ABD’de petrol piyasalarındaki dalgalanma etkilerini göstermeye başladı. Günde 13 milyon varille dünyada en çok petrol üretilen ABD’de üretimin yüzde 15’ini borçlu ya da sağlam bir ekonomik yapısı bulunmayan ufak şirketler üretiyor. Fiyat baskısının haftalarca bu şekilde devam etmesi durumunda, birçok küçük Amerikan petrol şirketinin batması bekleniyor. Orta büyüklükteki Diamondback Energy isimli petrol şirketi şimdiden işçi sayısında kısıntıya gitti. Orta büyüklükteki Diamondback Energy isimli petrol şirketi şimdiden işçi sayısında kısıntıya gitti. Texas merkezli petrol devi Exxon Mobil, batma tehlikesiyle yüz yüze olmasa da yeni petrol alanlarındaki arama faaliyetlerini durdurmak ve masraflarda kısıntıya gitmek zorunda kalabilir.