Rum Fileleftheros gazetesinin, “Adresler ve isimler” manşetiyle verdiği habere göre Rum Yönetimi, Mayıs ayından bu yana Bafın 36,50 deniz mili açığında bulunan Fatih sondaj gemisinde çalışanların bütün verilerini elde etti.
Rum Dışişleri Bakanlığı da, Fatih çalışanları ve TPAO ile işbirliği yapan şirketlerin yetkilileri hakkında tutuklama emri çıkarılması için çalışma başlattı. Yapılan girişimler sonrasında Rum Yönetimi de, 25 kişi hakkında uluslararası tutuklama emri çıkardı.
KKTC’DEN TEPKİ: YASA DIŞI HARAKET EDEN RUM TARAFI
Rumların tutuklama kararını değerlendiren Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ersin Tatar, “Bir yasa dışılık, haksızlık, hukuksuzluk yapan varsa o da bizim önerilerimizi ve haklarımızı yok sayarak anlaşmalar ve araştırmalar yapan Rum tarafıdır” dedi. Yazılı açıklama yapan Tatar şunları kaydetti;
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve onunla işbirliği yapanlar kendi çıkarları için Türkiye ve KKTC’yi Doğu Akdeniz’den dışlamaya, haklarımızı arzu ettikleri gibi gasp etmeye çalışıyorlar. Bütün oyun, her türlü yola başvurarak Türkiye’nin güçlenmesini engelleme ve Kıbrıs Türk Halkını değerlerinden, ait olduğu milletten kopararak güdük hale getirme oyunudur. Ancak bilinmelidir ki, hiç kimse Kıbrıs Türk Halkı ve Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki haklarını yok sayamaz, bizi ve Türkiye’yi haklarımızdan geri adım atmaya zorlayamaz. Doğu Akdeniz’de bir yasa dışılık, haksızlık, hukuksuzluk yapan varsa, o da bizim önerilerimizi ve haklarımızı yok sayarak anlaşmalar ve araştırmalar yapan Rum tarafıdır. Dolayısı ile Fatih Sondaj gemisinin çalışmaları ile ilgili olarak 25 kişi hakkında tutumla kararı aldıran Rum Yönetimini bir kez daha böylesi sonuç alınamayacağı kesin olan adımlardan geri durmaya ve bizimle uzlaşmaya davet ediyorum. Ya hakkaniyet ve adalet ölçüleri çerçevesinde uzlaşacağız ya da onlar ne yapıyorsa, mütekabiliyet esası çerçevesinde biz de yapacağız. Biz, Kıbrıs konusunun çözüm çabaları dışında hidrokarbonlar konusunun Rum yetkililerle ele alınıp çözülmesinden yanayız. Böyle bir adımın meselenin halline önemli katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Birleşmiş Milletler ve üçüncü tarafları uyarıyoruz. Rum tarafının bu önerimizi sürekli reddetmesinden ve gerginliği artırıcı kararlar almasından doğacak sonuçların sorumlusu biz olmayacağız.