AK PARTİ: SORUNLAR OLABİLİR, ÇÖZMEK ESASTIR
AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı: “Öncelikle Rus büyükelçisine sosyal medya üzerinden yapılan tehdit ve diğer tacizleri şiddetle kınıyorum. Suriye konusunda hem birbirine yakın hem ayrı fikirler her iki toplumda da mevcut. Evet, Suriye ordusu toprağı için savaşıyor fakat toprakları önemli değerli kılan halkıdır. Orduların görevi toprakları üzerindeki insanlar için savaşmaktır. Temel açmaz burada. Çünkü Suriye ordusu kendi halkını bombalıyor. İdlib’de sorunun askeri değil siyasi çözümlenmesi gerektiği konusunda mutabakat vardır. Sorunlar olabilir, bunları çözmek esastır; yoksa olmadı askeri yöntemlere başvuralım şeklindeki bir yaklaşımı kabul etmek şüphesiz başka türden sorunlara yol açma kapasitesine sahiptir. Türk ve Rus halkları arasına İdlib’deki kimi girişimlerle fitne sokmak isteyenler mutlaka mevcut, iki ülkenin dikkati ve iltimamı ortak çıkarlara ilişkin aklı sanırım bu fitnenin üstesinden gelebilecek mahiyettedir.”
CHP: ÇOK TEHLİKELİ İHTİMALLERE İŞARET EDİYOR
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel: “Büyükelçinin, Suriye Ordusu’nun kendi topraklarının her karışını kurtaracağına yönelik değerlendirmeleri, Türkiye-Suriye arasındaki gerilimin İdlib ile sınırlı olmadığını, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı başta olmak üzere Türkiye’nin bulunduğu bölgelerde benzer sorunların yaşanabileceği gibi çok tehlikeli ihtimallere işaret ederken, Rusya’nın Şam rejiminin arkasında durduğunu da gösteriyor. Bu durum da askerlerimizin şehit olduğu saldırıların ardından Rusya ile yapılan müzakerelerin sonuç vermediği ve Türkiye’nin diplomatik girişimlerinin sonuca ulaşmadığını göstermesi açısından dikkat çekici. Yerhov’un ölüm tehditleri aldığına yönelik açıklamaları, önceki büyükelçi Karlov’un bir suikaste kurban gittiği düşünüldüğünde üzerinde dikkatle düşünülmemesi ve benzer bir durumun yaşanmaması noktasında önlem alınması gerektiği ortadadır.”
İYİ PARTİ: KABUL EDİLEBİLİR SÖZLER DEĞİL
İYİ Parti Genel Sekreteri Aytun Çıray: “En güvenli, en mantıklı ve Türkiye’nin çıkarına olan yolun Suriye meşru yönetimi ile görüşerek sorunları çözmek olduğunu söyledik baştan beri. MİT Başkanımızın muadili Suriyeli ile görüştüğüne dair yalanlanmayan haberler oldu. MİT’in alt düzeyde görüşmeler yaptığını da bizimle görüşmelerinde Sayın Mevüt Çavuşoğlu da söyledi. Bu da bizi umutlandırmıştı. Fakat bu yöntem tercih edilmiyor. Suriye ile Rusya ve Amerika üzerinden konuşuluyor, bundan da bir sonuç alınamıyor. Bu lafları ise kınıyorum, çok sert laflar, egemenliği olan bir ülke için kabul edilebilir sözler değil, söylediyse eğer.”
BÜYÜKELÇİ NE DEMİŞTİ
RUS Büyükelçi, Rus Sputnik’e verdiği röportajda özetle şunları söylemişti:
“Bana göre çok daha tehlikeli olan ikinci bir şey var; ortağını ve onun eylemlerindeki mantığı anlama, onun sözlerine kulak verme, onun olup bitene dair seninkinden farklı bir bakış açısına sahip olma hakkının bulunduğunu kabul etmekte bütünüyle isteksiz olunması. Böyle bir eğilim büyük belaya yol açabilir.”
Ocak ayının sadece son 2 haftasında binden fazla saldırı meydana geldi, yüzlerce Suriyeli asker, sivil öldü veya yaralandı. Burada da sabır tükendi ve Suriye ordusu kendi topraklarının her bir karışını geri alma kararı verdi. Altını çizerek söylüyorum, kendi egemen topraklarını. Suriye ordusu kendi topraklarında, kendi halkı için savaşıyor. Birtakım sakallı yabancıların dikte ettiği kurallara göre değil, atalarının yaşadığı gibi yaşama hakları için savaşıyorlar. Bu yüzden yasadışı silahlı oluşumların elinden onlarca köyü ve son günlerde de stratejik öneme sahip M-5 karayolunu kurtardılar, artık kimse taarruza geçmiş olan Suriye ordusunu geri çeviremez.”