Çevrim içi olarak gerçekleştirilen panel, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Haberleşme Genel Müdürü Gökhan Evren’in moderatörlüğünde yapıldı.
Evren, konuşmasında, haberleşme sektörünün aslında tüm dijital işlemlerin yapıldığı, verinin üzerinden aktığı ve internete açık tüm sistemlerin bağlı olduğu altyapıları içerdiğini söyledi.
Haberleşme altyapılarının aynı zamanda zararlı faaliyetlerin ve siber saldırıların da üzerinden gerçekleştiği bir mecra olduğuna işaret eden Gökhan Evren, “Ülkemizin siber güvenlik organizasyonunda merkezi bir öneme sahip olan Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi, bugün 1400’ün üzerinde Siber Olaylara Müdahale Ekibi ile çeşitli kurum ve kuruluşlarda, 4000’den fazla uzmanla entegre bir biçimde çalışmalarını sürdürüyor. Burada en önemli paydaşlar, elektronik haberleşme sektöründeki operatörlerimiz.” diye konuştu.
Türksat Genel Müdürü Cenk Şen de siber güvenliğin, gelinen teknolojik gelişmeler sonucunda, kıymetli verilerin korunmasında çok etkili bir “silah” olduğunu ifade etti.
Söz konusu siber güvenliğin yerli ürünlerle yapılmamasının çeşitli zafiyetlere yol açacağına dikkati çeken Şen, “Türksat, bu noktada hem kendisi siber güvenlik tedbirlerini almakla yükümlü bir organizasyon hem de dijital dönüşüm liderliği noktasında kamu kurumlarının söz konusu dönüşüm alanındaki güvenliğini sağlama noktasında belli tavsiyelerde bulunan bir şirket.” ifadesini kullandı.
“5G’ye yönelik çalışmalarımız devam ediyor”
Ulak Haberleşme Genel Müdürü Metin Balcı da panele katılan tüm operatörlerle işbirliği içerisinde olduklarını ifade etti.
Siber güvenlikle ilgili yerlilik ve millilik vurgusunun çok önemli olduğunun altını çizen Balcı, şunları kaydetti:
“5G’ye yönelik çalışmalarımız devam ediyor. 2015’te başlatılan Milli Ağ Teknolojileri Projesi (MİLAT) şu anda 5G’nin temeli olarak kabul edilen yazılım tanımlı ağlar ve ağ fonksiyonlarının sağlamlaştırılması teknolojilerine dayanan bir Ar-Ge çalışmasıydı. Bu çalışmalar sonucu ortaya çıkan MİLAT çalışmasının sonuçlarını Milat Ağ Yönetim ve Analiz Sistemi (MAYA) ile bir ürün haline getirdik ve sahaya sürdük. Geldiğimiz noktada bu teknolojiyi hem geniş alan ağ yönetiminde hem de veri merkezlerimizde kullanabilir durumdayız. Geniş alan ağ açısından baktığımızda bugün itibarıyla 150 noktada sistemimiz çalışıyor. Yaklaşık 6-7 kurumumuzun altyapısında canlı şebekede bilfiil projelendirilmiş olarak çalışıyor.”
“29 farklı yazılım ve donanım geliştirdik”
Türk Telekom Genel Müdür Yardımcısı Yusuf Kıraç da çoğunluğu internet kullanıcısı olan 50 milyona yaklaşan bir abone kitlesine hizmet verdiklerini ve bu büyüklüğün üzerlerine büyük bir iş yüklediğini ifade etti.
Türkiye’de en büyük siber güvenlik merkezine sahip operatör olduklarını dile getiren Kıraç, “Ülkemiz jeopolitik olarak stratejik bir noktada. Bu konumundan dolayı coğrafyada sıklıkla gerginlikler yaşanıyor. Burada yerli ve milli bir konseptiniz, ürününüz olmazsa maalesef sonunda siber güvenlikten bahsetmek pek mümkün olmuyor. Son 3 yıl içerisinde yerlileştirme çalışmaları kapsamında 29 farklı yazılım ve donanım geliştirdik.” şeklinde konuştu.
Salgın sürecinde internet trafiğinde yüzde 50 artış oldu
Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Gediz Sezgin ise Türkiye’de yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) görüldüğü ilk günden bu yana yoğunlaşan iletişim faaliyetlerinin kesintiye uğramaması için büyük gayret gösterdiklerini anlattı.
Salgın sürecinde şebekelerindeki toplam internet trafiğinin yüzde 50’nin üzerinde artış gösterdiğine işaret eden Sezgin, “Hatta bazı günlerde sabit trafiğimiz yüzde 110’luk artış gösterdi. Salgın sürecinde internet trafiğinin bu denli artması, aynı zamanda hassas verilerin korunmasının ve siber güvenliğin ne kadar önemli ve öncelikli olduğunu gösterdi.” diye konuştu.
