Mutlu çiftler de tartışır. Sıradan çiftlerle aynı şeyleri tartışsalar da, mutlu çiftlerin kavga etme şekli onları diğerlerinden ayırır. Mücadelelerini, zor konulara odaklanmak yerine, çözüm bulabilecekleri şeyler hakkında tartışarak seçerler. Ancak partnerinizle kavga ederken dikkat etmeniz gereken başka şeyler de var. İşte, tartışma esnasında kaçınmanız gereken davranışlardan bazıları;
1. KENDİNİZİ SAVUNAN VÜCUT DİLİ SERGİLEMEK
Kollarınızı veya bacaklarınızı çaprazlamak ve partnerinizden hareket etmek veya uzaklaşmak gibi savunmacı vücut dili göstermek, herhangi bir kavgayı daha da kötüleştirebilir. Diğer kavgacı ifadeler, öfke ve aşağılama sergileyenleri içerir. İşaret parmağınızla işaret etmek ve ellerinizi sıkmak, deli olduğunuzun işaretleridir. Partnerinizi gözlerinizi devirerek, başınızı sallayarak veya alay etmek, zaten hassas olan durumu daha da düşmanca hale getirebilir.
Bunun yerine ne yapabilirsiniz: Kollarınızı çaprazlamak yerine partnerinizle yüzleşmeyi ve avuç içlerinizi yukarı bakacak şekilde tutmayı deneyin. Oturmak ve göz teması kurarak onları tehdit etmeye çalışmadığınızı ve dinlemeye çalıştığınızı gösterebilirsiniz. Tartışma soğuduğunda el ele tutuşmak da iyi bir fikirdir. Partnerinizi üzülürken veya ağlarken kucaklamak, onu önemsediğinizi gösterebilir, ancak yalnızca size dokunmaya hazır olduklarında.
2. AYNI ANDA BİRDEN FAZLA KONU AÇMAK
Tartışma bir konu üzerinde başlasa bile, siz ve partneriniz diğer ilgisiz şeyler hakkında tartışmaya başlarsınız. Eski kavgaları veya geçmiş hataları mevcut kavganızın kanıtı olarak ortaya çıkarmak doğaldır, ancak bu sadece egonuza hizmet edecek ve partnerinizi daha da fazla üzecektir. Bunu yapmak aynı zamanda meseleleri de karıştırır, çünkü bir seferde birkaç sorunu çözmeniz olası değildir.
Bunun yerine ne yapabilirsiniz: Sadece elinizdeki konuya odaklanın ve başka şeyler hakkında tartışmanın cazibesine direnin. Partneriniz başka bir konuya yöneliyorsa, ana konuyu tartışmaya geri getirin, onların görüşlerini bariz bir şekilde göz ardı etmeden.
3. PARTNERİNİZİ SUÇLAMAK
Partnerinizin yanlış olduğunu kanıtlamak için bir dava açmayı istemek yaygın olsa da , “Her şey senin hatandı” demek, onları mahkemede yargılamak gibidir. O zaman kavgayı kazanabilirsin ama sonunda ilişkiyi kaybedersin. Sadece onların kusurlarını görmekte ısrar ediyorsanız, ama sizinkini görmek istemiyorsanız da aynı derecede konuyu çözmeye yardımcı olamazsınız.
Bunun yerine ne yapabilirsiniz: Sabırlı olmak ve eşinizin nereden geldiğini anlamaya çalışmak işe yarayabilir. Size saldırıyorlarmış gibi hissediyorsanız, sakin kalmanız ve geri dönmeden önce cevabınızı düşünmeniz akıllıca olacaktır. Her ikinizin de geliştirebileceği şeyler olabileceğinden geri bildirime açık olun.
4. SESSİZ KALARAK TEPKİ VERMEK
Sessiz muamele, biriyle hiç iletişim kurmak istemediğiniz zamandır, hatta onların varlığını görmezden gelme noktasına kadar. Belki bunu çatışmadan kaçınmak, kızgın olduğunuzu belirtmek ya da partnerinizi cezalandırmak için yaparsınız. Ancak nedeni ne olursa olsun, onlara sessiz muamele etmek sağlıklı değildir, çünkü konuyu tartışmak ve çözmek için açılmıyorsunuz.
Bunun yerine ne yapabilirsiniz: Kendinizi hararetli bir tartışmadan çıkarmak istiyorsanız, sessiz olmak ve yokmuş gibi davranmak yerine, onlara sakinleşmek için zamana ihtiyacınız olduğunu söyleyin. Gelecekte, her ikinizin de mantıklı bir şekilde konuşabildiği bir tartışma için zaman ayırın. Ve onlara sessiz davranmak yerine, onlarla konuşun ve onlara nasıl hissettiğinizi anlatın.
5. İDDİALARINI DİNLEMEMEK
Tartışmalarını kendi sesinizle bastırmak veya duyulmak istemek ama dinlemek istememek kolaydır. Ama onlara bağırmak ve hatta sadece onların puanlarını onlara karşı kullanabilmek için dinlemek, ikinizi de sorunlarınızı çözmeye daha fazla yaklaştırmayacaktır. “Beni yanlış anlıyorsun” demek için tartışırken onları rahatsız etmek ikisinin de yanlış anlaşıldığını hissetmesine neden olacaktır.
Bunun yerine ne yapabilirsiniz: Rahatlayın ve sevgilinizin şikayetlerini kişisel olarak algılamayın. Onların eleştirilerinin sizin değil, onların ihtiyaçları hakkında olduğunu unutmayın, bu yüzden savunmacı olmanıza gerek kalmaz. Sizi harekete geçirecek bir şey söylüyorlarsa, onları daha iyi anlayabilmeniz için farklı bir şekilde söylemelerini isteyin. Ayrıca, her birinizin konuşması 5 dakika sürerken diğeriniz sadece dinlediği “5-5-5” yöntemini de benimseyebilirsiniz ve sonra bunu konuşmak için son 5 dakikayı kullanabilirsiniz.
6. YANLIŞ ZAMAN VE YERDE TARTIŞMAK
Halka açık bir yerde, bir işyerinde veya bir ebeveynin evinde bir kavgaya girmek, işleri gereksiz yere daha da hassas hale getirebilir. Kısa mesajlar veya telefon görüşmeleri yoluyla kavga etmek de bir yanlış anlamaya yol açabilir. Sonuçta, sevdiğiniz kişinin gerçekte ne hissettiğini size söyleyebilecek bazı yüz ipuçlarını ve beden dilini kaçırıyor olabilirsiniz.
Bunun yerine ne yapabilirsiniz: Anlaşmazlık yanlış yerde başlayabilir, ancak konuyu daha sonra, mahremiyetinize sahip olduğunuzda daha sonra tartışmayı önerebilirsiniz. Telefondayken veya mesaj yazarken bir kavga çıkacağını düşündüğünüzde, onlardan bir şeyler hakkında konuşmak için yüz yüze görüşmelerini istemeniz daha iyidir.
7. KABA SÖZLER KULLANMAK
Yoğun bir kavga, içinizdeki en kötü yanı ortaya çıkarabilir ve sizi küfretmek ve isim takmaya başvurmak istemenize neden olabilir. Bunlar, sevdiklerinizle aranıza mesafe koyabilecek ve kendilerini kötü hissetmelerine neden olabilecek saldırılardır.
Bunun yerine ne yapabilirsiniz: Seçtiğiniz sözcüklerin bilincinde olun ve kendi duygularınızı izleyin. Her zaman neyin önemli olduğunu aklınızda tutun ve hakaretler savurursanız neler kaybedebileceğinizi düşünün. Partnerinize keskin vuruşlar yapmakta kendinizi iyi hissedebileceğinizi ancak uzun vadede buna değmeyebileceğini kendinize hatırlatın.
8. TEHDİRVARİ KONUŞMAK
Bu, ilişkinin bağlılığını tehdit ederek hayat arkadaşına şantaj yaptığın zamandır. Örneğin, “Bana karşı soğuk olduğunu hissediyorum” demek yerine, “Bana soğuk davranan biriyle birlikte olamam” diyorsun. Kavga halindeyken ikiniz de çok hassas hissedeceksiniz ve ilişkinizi tehdit etmek sadece gereksiz drama katacaktır. Partneriniz kendini ifade etme özgürlüğüne sahip olmadığını hissedebilir, çünkü eğer yaparlarsa, sizinle ilişkileri tehlikede olacaktır.
Bunun yerine ne yapabilirsiniz: Cümlelerinizi nasıl ifade ettiğinize dikkat edin ve onunla hiçbir ilgisi olmayan bir şey hakkında tartışırken onların size olan bağlılığını sorgulamaktan kaçının. Partneriniz hoşunuza gitmeyen bir şey yapıyor olsa da, bunun onlarla bir ilişki içinde olamayacağınız anlamına gelmediğini unutmayın. İyi bir ilişki, iyi iletişim gerektirir ve ültimatom vermek bunu reddeder.
9. YORGUN VE AÇKEN TARTIŞMAK
Bunlar, savaşı gereksiz yere tırmandırabilecek dış faktörlerdir. Yorgun, aç olduğunuzda çekişme veya kavga, partnerinizle uyumluluğunuzdan kaynaklanmayabilir ve yemek yemek veya biraz dinlenmekle çözülebilir. Bir çalışmada, düşük glukoz seviyeleri ile insanların eşleri karşı daha saldırgan davranışlar gösterdiği bulundu.
Bunun yerine ne yapabilirsiniz: Belirli bir sorun nedeniyle mi tartıştığınızı yoksa kavga başlatmak istemenize neden olan bir durumda olup olmadığınızı değerlendirmek için bir dakikanızı ayırın. Yorgunsanız, kendinizi gergin bir durumdan çıkarın ve partnerinizle bir sorunu tartışmadan önce ihtiyacınız olan dinlenmeyi sağlayın. Acıktıysanız, bir ara verin ve istemeseniz bile önce bir atıştırmalık alın.
10. ABARTILI KELİMELER KULLANMAK
Bu kelimeleri söyleyerek, aslında partnerinize hiçbir şeyi doğru yapamayacağını ve değişebileceklerine inanmadığınızı söylüyorsunuz. Böylece, denemeye bile zahmet etmemeleri gerektiğini hissedeceklerdi. Bu aşırı sözler de nadiren doğrudur.
Bunun yerine ne yapabilirsiniz: Ne pahasına olursa olsun tartışırken “her zaman” ve “asla” ifadelerini kullanmaktan kaçının. Hangi durumda hangi durumda olduğu konusunda net olun, örneğin, “Bugün söz verdiğin gibi çocuğumuzun resitaline gelmemen beni üzdü.” Bu şekilde, daha iyisini yapmak için onlara inanmadığınızı ima etmiyorsunuz.