80’lerdeki popülaritesini 90’lar itibariyle kitle turizmine teslim eden Side, yerli turistin ilgisini epeydir kaybetmişti. 40 yaş üzeri kitlenin çoğunluğu için Side, ilkgençlik hatıralarının ötesine gidemedi maalesef. Fakat Side gerek ilçede yapılan renovasyon çalışmaları gerekse Side’nin yerlisi olan vizyoner yatırımcıların tanıtım hamleleriyle yerinde bir atağa geçti. Bağlı olduğu Manavgat Belediyesi Eski Side denen bölgede, çarşıdaki binalar yıkmış. Ardından kazı çalışması yapılmış. Ortaya çıkarılan tarihi dokunun üstü camla kaplanarak bunun üzerine dükkânlar tek bir nizamda yeniden inşa edilmiş. Bu cesur çalışmanın ardından da ortaya müthiş bir müze kent çıkmış.
Gelelim şehrin yemek kültürüne… Kentin saklı kalmış Girit mutfağını bir genç, bir de eski nesilden dinlemek üzere Side’ye yaptığım ziyarette ilk durağım Nesrin Barut’un evi oldu. Şu an 80’lerinde olan Nesrin Teyze’nin anneannesi Girit’in Hanya, babaannesi de Ebora Köyü’ndenmiş. Aldıkları duyumlarla mübadele öncesinde gemilere binip Girit’ten kaçarak Antalya’ya, oradan da Side’ye gelip yerleşmişler. Hatta anneannesi teyzesini gemide doğurmuş. Nesrin Teyze ise evlendikten sonra eşiyle birlikte pansiyonculuğa başlamış. “Çeyizimdeki saten örtülerde yatırdım misafirleri, büyüklerimden öğrendiğim Girit yemeklerini pişirirdim onlara” diyerek anlatıyor o günleri. Şu anda oğulları ve akrabalarının sahibi olduğu ve Antalya’nın en büyük yerel otel markası olan Barut’un başarısının nedenlerini de Nesrin Hanım’ın bu anlattıklarıyla anlamış oluyoruz.
En özel yemeklerinden olan ‘çulama böreği’ ve diğer yemeklerini şöyle anlatıyor Nesrin Teyze: “Eskiden Yunanlar yağlı etle olsun diye domuz etiyle yaparlarmış bu böreği. Bizim Türklerimiz de çocukları ondan yemesin diye yağlı tavuk veya hindi kesip onunla yaparlardı; aynı tadı tutsun diye. Şimdi de bizler annelerimizden, atalarımızdan gördüğümüz şeyi uyguluyoruz. Köy tavuğu haşlanıp etini didikleriz. Böreğin her katına tavuğun suyundan birer kepçe dökerek yufkayı dizeriz. Eti ve bol baharatlı, bademli, çamfıstıklı pirinci de koyup pişiririz. Ayrıca bastığın her otu yeriz biz. Girit usulü balık çorbası yaparız, süt kuzusu doldururuz önemli günlerde. Herkes birbirine öğretir bu yemekleri, otları…”
Genç kuşaktan Seba Erol’un da ailesi Girit göçmeni. O da annesinden öğrendiği Girit yemeklerini pişiriyor. Karışık otları soğanla ve lorla karıştırıp mayalı hamurda pişirdikleri piteraç; un, yumurta, limon suyuyla terbiye edip kuzu etiyle pişirdikleri kenger (şevketibostan); bakla gilikli (iç tanesi) enginar; avrunez ve diğer tüm ot çeşitleri onun da evinde en çok pişen yemekler. 30’larının başındaki Seba Hanım örneğinde gördüğümüz gibi tüm bu geleneksel yemeklerin aile içindeki genç kızlara öğretilmesi, Girit mutfağının günümüze kadar Side’de yaşayabilmesinde en büyük etken olmuş.
Nerede, ne yiyelim?
KARMA
Sahibi Mahmut Gökkaya gerçek bir Side gönüllüsü. Mahmut Bey dünyayı geziyor, restorandaki şeflerini de sezon bitince vizyon sahibi olmaları için şehir dışına gönderiyor. Şehirdeki en özenli ‘fine dining’ restoran kesinlikle burası. Bölgenin en bol ve karakteristik balığı olan grida, daha bilinen adıyla lagosu çok iyi işliyorlar. Özellikle marine ederek hazırladıkları çiğ tartoletler son derece lezzetli. Kendi usullerinde rulo yaparak servis ettikleri rokalı dana karpaçyo, narenciye soslu sübye, sarımsaklı tereyağı içinde getirilen tam kıvamında pişmiş ahtapot, deniz mahsulleri kombo, deniz mahsullü makarna çeşitleri menünün yıldızlarından. Şef dokunuşlu baklava yorumuysa çıtır baklava yufkasının arasında antepfıstıklı ‘mus’la sunuluyor, es geçmemek gerek. Mekân, yemek sonrasında kulübe dönüşüyor. Mahmut Bey’in yakın zamanda açmayı planladığı Girit yemekleri esnaf lokantısının da müjdesini şimdiden verelim.
AZUMARE
Sadece Side değil tüm tatil bölgelerindeki en romantik mekanlar listesinde ilk 10’a girer. Deniz üzerindeki balkon ve terasta keyif yapabileceğiniz Azumare aynı zamanda Karma’nın kardeşi. Kavlarında Türkiye’nin en özel butik şarapları mevcut. Divle obruk peynirinden Kars gravyerine kadar yüksek kaliteli peynir tabağı, taco çeşitleri, pita ekmeğinde kokoreç ve keçi sütlü dondurma çeşitleri menünün yıldızları.
BY RASİM
Şehir merkezinde Apollon Tapınağı’nın hemen alt kısmındaki limanda bulunan tek balıkçı. Teknede pişirip, kıyıda servis veriyorlar. Önceden haber verirseniz sahibi Rasim Sakarya yumurtalı avrunez, bamya kavurma gibi Girit mezeleri de hazırlıyor. Fazla meze çeşidi yok belki ama balığın her çeşidini usulünce çok güzel pişiriyorlar.
RADİKA MEZE BALIK
Ankara’dan transfer mutfak ustası Rıza İpek meze konusunda çok iddialı. Nitekim ballı hardal sosla verilen avokadolu karides, domatesli sos içerisindeki salatalık mezesi, vişne ağacı talaşında fümelenmiş ahtapot dilimleri meze dolabındakilerden sadece birkaçı.