Nebati, Mobil İletişim Araçları ve Bilgi Teknolojileri İş Adamları Derneğinin (MOBİSAD) düzenlediği iftar programında, mobil iletişim sektörüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Nureddin Nebati, ekonomik kalkınmanın en önemli itici güçlerinden birisinin telekomünikasyon sektörü olduğunu ve ekonomiye küresel ölçekte yön veren diğer bütün sektörlerin iş görmesi için temel oluşturduğunu belirtti.
Sektörün hizmetlerinin ekonomik büyümeyi teşvik etmek, yoksulluğu azaltmak, uluslararası rekabeti artırmak olduğuna dikkati çeken Nebati, bilgi teknolojisi gelişiminin, yaygınlaşmasının ekonomik büyümeye ve verimliğin artmasına katkı yaptığını dile getirdi.
“Mobil hat yaygınlığı iki katının üzerine çıkmış durumda”
Bakan Yardımcısı Nurettin Nebati, sektörün gelişmesinin GSYH, eğitim, kalifiyeli insan, dış ticaret hacmi, teşvikler, uluslararası stratejiler ile bağlantılı olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:
“Nüfus artışları, gelişme, şehirleşme ve teknolojik ilerlemeye bağlı olarak sektöre yönelik talep büyük oranda artmış bulunmaktadır. Dünya genelinde teknolojik ilerlemenin sonucu olarak mobil hat yaygınlığı yıllar itibariyle iki katının üzerine çıkmış durumda. Sabit hat kullanımı da gittikçe düşüyor. 2007 yılında yüzde 18,8 olan sabit hat üyelik yaygınlığı, 2018 sonu itibariyle yüzde 14,1’e geriledi. Fakat mobil hat kullanımı aynı dönemde yüzde 50,6’dan yüzde 107 seviyesine çıktı. Bugün dünya genelinde 5 milyar insan kendine ait bir mobil telefon kullanıyor.”
Geçen yıl dünya nüfusunda yaklaşık yüzde 1’ik bir artış yaşandığını ancak mobil telefon kullanımının yüzde 2 arttığını ifade eden Nebati, “Küresel olarak bu denli hızla ilerleyen ve rekabete bu kadar açık sektörde büyümenin koşulu sürekli yatırım yapmaktır ve kendini yenilemektir. Bu anlamda sektörün en önemli önceliği olan teknolojik altyapı ve hizmet kalitesini artırmak konusunda yapılan yatırımlarla 17 yılda Türkiye adeta bir çağ atladı. Türkiye’de özellikle son 17 yıl içerisinde bilgi ve teknoloji tahmin edilenden fazla bir gelişim gösterdi. Bu gelişim birçok sektörde yakalanan ivme ile de bağlantılıdır.” dedi.
Nureddin Nebati, sektörde son 17 yıl içerisinde yapılan iyileşmelerin sektörün adeta şahlanmasını sağladığını, bütün bunlara bağlı olarak sektörün ürettiği değerlerin arttığını ve kullanılan ürünlerin kalitesinin her geçen gün iyileştiğini vurguladı.
Telekomünikasyon sektörünün Türkiye ekonomisinin itici güçlerinden birisi olduğuna ve 2002 yılından bugüne kadar her alanda atılan adımlarla adeta kol kola farklı sektörlerin birbirini etkileyerek geliştiğine işaret eden Nebati, sözlerini şöyle tamamladı:
“2003 yılında 28 milyon olan GSM kullanıcı sayısı bugün neredeyse nüfusumuza eşit durumdadır. 4.5 G hizmetine abone olanların sayısı ise 2016 nisandan itibaren büyük bir hızla artarak 71,3 milyon sayıya ulaşmıştır. Sektörümüz özellikle 2011 yılından itibaren kesintisiz büyüme içerisindedir. Son 7 yılda toplam GSYH ortalama yüzde 6,5 büyürken, bilgi ve iletişim sektörü ortalama yüzde 7,5 büyümüştür. Şu anda sektörde 450’ye yakın farklı işletme faaliyet göstermektedir. Bilgi ve iletişim, teknolojiyi geliştirmek için teşvik ettiğimiz özel sektör yapısal reform hamleleriyle iyice güçlenmiştir. Nitekim özel sektör tarafından ülkemize son 17 yılda 122 milyar liralık bir yatırım gelmiştir. Telekomünikasyon sektörünün en büyük hizmet alanı olan internet erişimine ivme kazandırılmıştır.”
“Elektronik haberleşme sektöründe yerlilik ve millilik”
Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan da yaptıkları bütün düzenlemelerin yerlilik ve millilik üzerine olduğunu ifade ederek, mobil telekomünikasyon ve bilgi teknolojileri sektöründe ürün ve servisler noktasında faaliyet gösteren firmaların ortak sesi olan MOBİSAD’a teşekkür ettiğini belirtti.
Sektörün hakkettiği büyümeyi sağlayabilmek için başta Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olmak üzere tüm kamu kuruluşları, özel sektör oyuncuları ve tüm paydaşlarla çalışmaları beraber yürüttüklerini dile getiren Sayan, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bakanlık olarak ülkenin menfaatlerini gözeten tüm projelerin destekçisiyiz. 17 yıl içerisinde gittikçe artan bir ivme kazandığımızı görüyoruz. Diğer sektörlerde olduğu gibi elektronik haberleşme sektöründe de üstünde durduğumuz bir şey var o da yerlilik ve millilik. Önümüzdeki süreçte 5G ve ötesi teknolojilerin yaygınlaşması noktasında çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Milli teknoloji hamlesine önem veriyoruz. Özellikle elektronik haberleşme alanında yerliliğin ne denli önemli olduğunu görüyoruz. Amerika ve Çin belirli firmalar üzerinde kavga ediyorlar. Kendi hakimiyetlerini haberleşme üzerinden diğer taraflara dikte edebilmek için kavga ediyorlar.”
“Dijital dönüşümü en etkin yaşayacağımız sektör mobil iletişim sektörüdür”
Mobil İletişim Araçları ve Bilgi Teknolojileri İş Adamları Derneği (MOBİSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kemal Turnacı ise mobil iletişim sektörünün paydaşlarının ortak amaca hizmet ettiği tek çatının MOBİSAD olduğunu ve ortak amaçlarının da sektörün ülkeye olan katkısını artırmak için çalışmak olduğunu söyledi.
Turnacı, sektörün tüm paydaşlarının büyük emek verdiğini belirterek, sözlerine şöyle devam etti:
“Mobil iletişim sektörünü değerlendirdiğimiz zaman, çağımızda dijital dönüşümün bütün kesimler tarafından kabul edildiği bu dönemde dijital dönüşümü en etkin yaşayacağımız sektör mobil iletişim sektörüdür. Artık cep telefonlarımız hayat kumandamız haline geldi. Kimliğimiz ve güvenlik unsurumuz haline gelmiş durumda. Böylesine önemli ve hayati sektörde ülkemizin ekonomik ve toplumsal gelişimi için önemli olan bu sektörde, biz de MOBİSAD olarak 20 yılı aşkın süredir mevcut STK’larımız ile birlikte ülkemizin menfaatine hizmet etmek için var gücümüzle gayret gösteriyoruz.”