Ulusal Aşılama Danışma Komitesi (NIAC), Oxford-AstraZeneca Kovid-19 aşısının Norveç’te bazı yetişkinlerde kan pıhtılaşmasına yol açtığı yönündeki raporlar ışığında kullanımının geçici olarak durdurulmasını önerdi.
İrlanda Sağlık Bakanı Stephen Donnelly, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Kovid-19 aşısının kullanımının geçici olarak durdurulmasının, dün gece geç saatlerde Norveç’ten gelen yeni bilgilere dayandığını ve NIAC’ın tavsiyesinin tedbir amaçlı olduğunu belirtti.
AstraZeneca firmasının sözcüsü, İrlanda ulusal televizyonu RTE’ye yaptığı açıklamada, uygulanan 17 milyon Kovid-19 aşısıyla ilgili güvenlik analizlerinde aşının kanda pıhtılaşmaya yol açtığına ilişkin bir kanıta ulaşmadıklarını, klinik çalışmalarda da bu yönde bir eğilim gözlemlemediklerini söyledi.
Şirket sözcüsü, aşının güvenliğiyle ilgili tüm verileri dikkatli şekilde incelemeye devam ettiklerini ve bunları vakit kaybetmeden paylaşmayı sürdüreceklerini kaydetti.
İrlanda’da yaklaşık 110 bin doz Oxford-AstraZeneca Kovid-19 aşısının uygulandığı bildirilmişti.
Daha önce, Norveç, Danimarka, İzlanda, Romanya, İtalya ve Bulgaristan bu aşının kullanımını geçici olarak durdurmuştu.
DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, bazı ülkelerin, Oxford-AstraZeneca aşısının kullanımını askıya aldığının farkında olduklarını, bu aşıya ilişkin incelemelerinin sürdüğünü ifade etmişti.
DSÖ Sözcüsü Margaret Harris de “AstraZeneca, kullanılan diğer aşılar gibi mükemmel bir aşıdır. Kullanılmaması için hiçbir neden yok. Ölümlerle ilgili verileri inceledik. Bugüne kadar aşılamadan kaynaklandığı kanıtlanmış bir ölüm olmadı.” ifadelerini kullanmıştı.
AB’DEN FLAŞ İTİRAF: HATALAR YAPILDI
Öte yandan Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkan Yardımcısı Frans Timmermans, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşılarının hem geç hem de yetersiz sayıda sipariş edilmesi ile ilgili “hatalar yaptıklarını” söyledi.
Timmermans, Alman Tagesspiegel gazetesine yaptığı açıklamada, bir süredir kendilerine yöneltilen, Kovid-19 aşılarının hem geç hem de yetersiz sayıda sipariş edildiği yönündeki eleştirileri değerlendirdi.
Timmermans, “Hem Brüksel’de hem de üye devletlerde aşı siparişi verirken hatalar yapıldığı doğrudur.” ifadesini kullandı.
Timmermans, vatandaşların, aşının olabildiğince çabuk temin edilmesini istemelerini anlayışla karşıladıklarını belirterek, “AB olarak, ortak değerlerimiz temelinde hareket etmezsek ve aşıyı yalnızca en zenginler karşılayabilirse, bu sadece yoksul ülkeler için değil, herkes için bir sorun olurdu.” değerlendirmesinde bulundu.
Salgının sona ermesinin ardından bir durum değerlendirmesi yapmaya hazır olduklarını kaydeden Timmermans, “Ancak mevcut durumda, tüm Avrupa’nın aşıyı temin etmesi en önemli konu. Normal hayatımıza geri dönmenin ön koşulu budur. Benim için bu, ailemi tekrar ziyaret edip torunuma sarılabileceğim anlamına geliyor. Milyonlarca Avrupalı ??da aynı şekilde düşünüyor.” ifadelerini kullandı.
AB üyesi bazı ülkeler, AB’yi, Kovid-19 aşılarını hem geç hem de yetersiz sayıda sipariş etmekle eleştiriyor.
AB İlaç Ajansı EMA’nın Biontech-Pfizer, Moderna, Astrazeneca ve Johnson-Johnson firmalarının geliştirdiği aşılara geç onay vermesi de diğer bir eleştiri konusu olarak öne çıkıyor.