Son dakika haberine göre, Türkiye’nin insansız hava araçları son dönemde tüm dünya tarafından dikkatle takip ediliyor. Özellikle Azerbaycan’ın Karabağ zaferine önemli katkı sunan Türkiye’nin silahlı insansız hava aracı Bayraktar TB2, her geçen gün daha çok merak ediliyor.
Son dönemde arama motoru Google’da dünya genelinde binlerce kez aratılan Bayraktar TB2, en çok Ermeniler tarafından merak edildi. Google verilerine göre son 1 yılda Bayraktar TB2 ile ilgili en fazla arama Ermenistan’dan yapıldı.
YUNANİSTAN’DA MERAK ARTTI
Ermenistan’ı Azerbaycan ve Türkiye izliyor. Yunanistan da Bayraktar TB2’yi Google’da en çok arayan ülkeler arasında. Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki çatışmaların başladığı 27 Eylül 2020 tarihinde Bayraktar TB2 ile ilgili aramalarda büyük artış yaşandı. TRT Haber’in haberine göre çatışmaların şiddetlendiği 4-10 Ekim arasında internette Bayraktar TB2 araması zirveye çıktı.
SİHA’LAR ALMAN BASININDA
Öte yandan Almanya’nın önde gelen gazetelerinden Frankfurt Allgemeine Zeitung, Azerbaycan tarafından kullanılan Türk silahlı insansız hava araçlarının (SİHA), 190’dan fazla Ermeni tankını ve zırhlı aracını imha etmesiyle ilgili haberlerin Alman ordusunda şoka neden olduğunu yazdı.
FAZ’daki makalede, Türk SİHA’larının Azerbaycan’daki başarılarının Alman ordusunu önlem almaya zorladığı ifade edildi. Savunma Bakanlığının, Alman ordusunun hava savunma sisteminin SİHA’ları önleme konusunda yetersiz olduğunu kabul ettiği vurgulandı. Savunma Bakanı Annegret Kramp Karrenbauer’in bu sıkıntıyı aşmak amacıyla bir bütün olarak hava savunma sistemini yeniden tasarlamak için birtakım öneriler hazırladığı kaydedildi.
Almanya’nın 2013 yılında hava savunma sistemine ihtiyaç görmediği için herhangi bir modernizasyona gitmediği belirtilen makalede, “Şimdi, SİHA saldırılarının tehdidi nedeniyle acilen hava savunma sisteminin değiştirilmesine ihtiyacı var. Silahlı kuvvetler mükemmel durumda değil.
Ancak Alman ordusunun SİHA saldırılarına karşı neredeyse savunmasız olduğunun kabulü sürpriz oldu.” ifadeleri kullanıldı. Makalede, çatışmalar sırasında İsrail ve Türkiye tarafından üretilen Azerbaycan SİHA’ları, 190’dan fazla Ermeni tankını ve zırhlı aracını imha etti.
Ermeni askerleri saldırılara karşı savunmasız oldukları için morallerini bozdu. Bununla ilgili haberler, Alman ordusunda şoka neden olmuştu.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Almanya’da Amerikan Patriot Bataryası bulunduğu ancak bunların hızlı bir şekilde modernize edilmesi gerektiği vurgulanan makalede, bunun da 600 milyon avro maliyeti olacağının hesaplandığı belirtildi. Ayrıca şu anda Savunma Bakanlığının 13 milyar avroyu aşan bir değere sahip olan modern bir Alman hava savunma sistemi (TLVS) için planları olduğu kaydedildi.
Öte yandan Baykar Savunma Teknik Müdürü Selçuk Bayraktar, “Bayraktar TB-2’yi 2012 yılından itibaren geliştirmeye başladık, 2014’te envantere girdi. Ülkemizde terörle mücadelede kullanıldı ve büyük bir kuvvet çarpanı oldu. Yani adeta terörün kökünü kuruttu. Bütün dünya Karabağ harekatında da maharetlerini görmüş oldu” diye konuştu.
‘GÜÇ BİRLİĞİ YAPMALIYIZ’
Bayraktar, milli teknoloji hamlesinin önemine dikkati çekti ve, “Biz Türkiye’de buna milli teknoloji hamlesi diyoruz. Yani sadece üreten değil önce hayal edip araştırıp geliştirip tasarlayıp sonra üretilen bir teknoloji olduğunda gerçek anlamda uluslara faydası olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Baykar Savunma Teknik Müdürü Selçuk Bayraktar, Azerbaycanlı gençlere de tavsiyelerde bulundu. “İki devlet tek millet” çatısı altında yüksek teknoloji alanında güç birlikteliği yapılması gerektiğini vurguladı.
TÜRKİYE’NİN SİHA’LARI ‘DÜNYAYI DEĞİŞTİRİYOR’
Öte yandan siyaset bilimci Fukuyama, Türkiye’nin kendi ürettiği SİHA’lar ile, Rusya, Çin ve ABD’den daha etkin bir şekilde sonuçlara yön verebilen bir bölgesel güç haline geldiğini yazdı.
‘Tarihin Sonu ve Son İnsan’ kitabıyla tüm dünyada tanınan ünlü ABD’li siyaset bilimci Francis Fukuyama, Türkiye’nin son yıllarda ürettiği silahlı insansız hava araçlarının (SİHA) ‘dünyayı değiştirdiğine’ dair bir yazı kaleme aldı.
Fukuyama, “American Purpose” dergisinde yayımlanan “Ortadoğu’da homurdanmak” başlıklı makalesinde Türk SİHA’larının bölgesinde yarattığı güçlü etkilerden övgüyle bahsetti.
Fukuyama, 2010’ların başında silahlı drone teknolojisi alanında ABD ile İsrail’in oyun kurduğunu ancak daha sonraki yıllarda Türkiye’nin bu alanda hızlı şekilde yeni bir aktör olarak ortaya çıktığını belirtti.
“Küresel görünüm, askeri SİHA’lar tarafından değiştirildi ve Türkiye burada ana aktör oldu” değerlendirmesini yapan Fukuyama, Türkiye’nin kendi ürettiği SİHA’ları Libya, Suriye, Dağlık Karabağ ve kendi sınırları içinde terör örgütü PKK’ya karşı kullandığını kaydetti.
Fukuyama, “Bu süreçte Türkiye, daha fazla sonuç üretme kabiliyetiyle ABD, Çin veya Rusya’dan daha fazla kendini büyük bir bölgesel güç simsarı seviyesine yükseltti” yorumunu yaptı.
Türkiye’de üretilen Bayraktar TB-2 ve Anka gibi SİHA’ları örnek gösteren Fukuyama, zamanında ABD’den Predator ve Reaper drone’larını alamayan ve ardından İsrail’den Heron’ları alıp sonra bu ülke ile ilişkileri sorunlu hale gelen Türkiye’nin kendi SİHA’larını üretmeye net bir şekilde karar verdiğini belirtti.
Suriye’nin ardından önce Libya’da, sonra da Dağlık Karabağ bölgesinde kullanılan Türk SİHA’larının sahada icra ettiği misyonların şaşırtıcı olduğunu belirten Fukuyama, söz konusu hava araçlarının özellikle Ermenistan askeri unsurlarına verdiği zararın dikkat çekici olduğunu yazdı.
GÜCÜN DOĞASI DEĞİŞECEK
“Bana öyle geliyor ki Türkiye’nin SİHA kullanımı, kara gücünün doğasını, mevcut güç yapılanmasını sarsacak şekilde değiştirecektir” değerlendirmesini yapan Fukuyama, bu dönüşümün, zırhlı savaş gemisinin kendinden önceki savaş gemisi sınıflarını köhne bırakmasına ya da 2. Dünya Savaşı’nın başında uçak gemilerinin savaş gemilerini hükümsüz kılmasına benzediğini dile getirdi.
Yakın gelecekte artık savaş ve çatışmaların merkezinde insansız hava araçlarının olacağına dikkati çeken Fukuyama, “SİHA’lar bu durumu kökünden değiştirdi çünkü bunlar görece ucuz, yenilmesi zor ve pilotların yaşamlarını riske etmiyor.
Dünyanın dört bir yanındaki ordular şimdilerde kendilerini SİHA’lara karşı nasıl savunacaklarını düşünüyor ve SİHA’larla SİHA karşıtı tedbirler arasındaki silah yarışını kimin kazanacağı belli değil” diye konuştu.
Fukuyama, makalesinde, 1991 ve 2003’teki Körfez savaşlarında kara birliklerinin tanklar etrafında örüldüğünü, uzun yıllar bir tankı yok edebilmenin ancak başka bir tank ile mümkün olabildiğini ve gelişen teknolojiyle birlikte tankları imha etmek kolaylaşsa da halen ciddi zahmet ve maliyet ürettiğini kaydetti.