Bir grup dağcı Rusya’nın en büyük dağları olan Elbruz dağlarına kamp yapmaya gitti. 5 bin 642 metre yükseklikteki dağın 3 bin 800 metresine kadar tırmanan dağcılar, genelde dağcıların kamp yaptığı noktaya ulaşarak dinlenmeye başladı. Çadırlarını kurmaya başlayan dağcılar bu sırada Sovyetler Birliği’nin en önemli çığ facialarından biri olan 1978 yılındaki felaketten izler buldu. Bulduklarına çok şaşıran dağcılar hemen Rusya Acil Durumlar Bakanlığına haber verdi. Bunun üzerine bölgedeki ekipler dağcıların bulunduğu bölgeye ulaştı. Dağcıların yönlendirdiği ekipler burada bulunan eşyalar üzerinde inceleme yaptı.
Sovyetler Birliği döneminde 1978 yılında Elbruz dağlarına tırmanan dağcılar, 3 bin 800 metrede dinlenmek için kamp yapmıştı. Bu sırada meydana gelen çığ nedeniyle karların altında kalan dağcılardan o günden sonra hiç haber alınamamıştı. Eski Sovyetler Birliği kayıtlarına göre kaç dağcının çığ altında kaldığı tespit edilemedi. Çünkü dönemin şartları nedeniyle, çığ altında kalan dağcılara ulaşılamadı.
PASAPORT SAHİPLERİNİN AİLELERİ ARANMAYA BAŞLANDI
Rusya Acil Durumlar Bakanlığı ve dağcıların ortak çalışmasıyla bölgede yapılan aramalarda bir çanta bulundu. Çantanın içinde bir baret, kaşık, içinde 10 ruble banknot bulunan bir pasaport bulundu. Pasaport üzerindeki isimden yola çıkılarak aileye ulaşılmaya çalışıldı. Sovyetler Birliği’nin nüfus kayıtlarına göre pasaport sahibinin 1959 Krasnodar doğumlu Andrey Fedoroviç olduğu, o dönemde Moskova’da yaşadığı tespit edildi. Fakat o dönem Moskova’da yaşayan dağcının ailesine ulaşılamadı. 157 yıllık evin hala kullanıldığı fakat evde başkalarının oturduğu öğrenildi. Bunun üzerine internet üzerinden Fedoroviç’in ailesine ulaşmak için ilan verildi.
KÜRESEL ISINMANIN ETKİSİYLE GÜN YÜZÜNE ÇIKTI
Uzmanlar ise buzulların küresel ısınma nedeniyle eridiğini, bu nedenle dağcılardan birinin çantasına ulaşılabildiğini, bölgede diğer dağcılara ait eşyaların da gün yüzüne çıkabileceği bilgisini verdi. Yapılan araştırmalarda bazı eşyaların çürüdüğü görülürken, dağcıların cesetlerine ulaşabilmek ve DNA incelemesi yapabilmek için bölgede çalışmaların sürdürüleceği açıklandı.