2006 yılında Milli Park ilan edilen, 24 bin 357 hektarlık alanı kapsayan, tatlı ve tuzlu su ekosistemlerinin bir arada bulunduğu nadir yerlerden olan Sultan Sazlığı, Kurban Bayramı’nda doğasever turistleri ağırladı. 301 farklı kuş türünü barındıran Sultan Sazlığı’na bayram tatilini fırsat bilip gelenler, sandalla tur atıp, parkurlarda yürüyüş yaparak bol bol kuş gözlemledi. Sakarya Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Bölümü araştırma görevlisi Burak Atasoy (25), bölgenin, Manyas Kuş Cenneti’nden sonra Türkiye’deki en büyük sulak alanı ve kuş cenneti olduğunu söyledi.
Sultan Sazlığı’nın ramsar alanı olmasının yanı sıra tatlı ve tuzlu suyun bir arada bulunduğu nadir yerlerden biri olduğuna dikkat çeken Atasoy, şunları söyledi: “Sultan Sazlığı, Kayseri ilinin Yahyalı, Develi ve Yeşilhisar ilçelerinin oluşturduğu üçgen bir havza içerisinde yer almaktadır. Sultan Sazlığı ismini tarihin önceki dönemlerinde özellikle Osmanlı dönemlerindeki sultanların askerlerine ve kendilerine alan olarak kullanmaları, askerlerin ve ordunun burada konaklama ihtiyaçlarının gidermesi sebebiyle ismini Osmanlı imparatorlarının padişahlarından, sultanlardan almıştır.
Özellikle Sultan 4’üncü Murat’ın Revan Seferi sırasında askerleriyle birlikte ordusunu burada 3 ay konaklatması sebebiyle Sultan Sazlığı ismini almıştır. Sultan Sazlığı Manyas Kuş Cennetinden sonra Türkiye’nin önemli 2’inci kuş cennetidir. Sultan Sazlığı’nın sulak alanlar içerisinde önemli bir yere sahip olmasının sebebi, Afrika ile Avrupa arası göç yolu üstünde bulunmasıdır.
Özellikle Avrupa içerisinde flamingo, turna, balıkçıl gibi endemik kuşların bir arada kuluçkaya yattığı tek saha olması sebebiyle kuş cennetleri içerisinde ayrı bir öneme sahiptir. Sultan Sazlığı içerisinde ziyaretçilerin gölde yürüyüş yapabilecekleri yürüyüş platformları, kuş müzesi kamu binaları olup, aynı şekilde özel turizm işletmeleri, butik oteller, pansiyonlar ve bunun yanı sıra fayton gezisi ve at biniciliği gibi sporları gerçekleştirebilen imkânlar mevcuttur.”
Sultan Sazlığı Milli Parkı’na ilk kez geldiğini belirten Ayşe Gizem Ayan (29) ise “Valla Yahyalı’ya sürekli gidip geliyoruz. İlk defa bu sefer nasip oldu. Çok güzel, muhteşem bir yer. Yahyalı’da böyle güzel bir yer olduğunu bilmek bile insana gurur veriyor. Bence herkes ilk fırsatta burayı gelip görmeli” dedi.
‘Çok bakımsız olduğunu gördüm’
Ömer Çınar (25) ise çevreye atılan çöplerin doğaya zarar verdiğine dikkat çekerek, “Buraya gelmeden önce internetten yazılanları okumuştum. Orada biraz daha güzel görseller vardı. Başka şeyler bekliyorduk. Buraya gelince biraz değişti. Çok bakımsız olduğunu gördüm. Biraz daha bakım yapılabilir, biraz daha ilgi olabilir. İlerde bir sorun yaşadığımızda bir görevliye falan rastlayamadık. Ama genel olarak doğa güzel” diye konuştu.
Almanya’dan Kapadokya gezisi için gelen Uwe Schneider (57) de “Biz doğu Almanya’dan geliyoruz. Burası çok güzel bir yer benim için. Ben fotoğrafçı değilim. Biz Kayseri’ye Kapadokya gezisi için geldik. Bir gün de kısa bir süre için buraya geldik” diye konuştu.