Teknik direktör Marius Sumudica’nın kulübe yaptığı açıklamaları şu şekilde;
“Bizler futbol oynamak ve rekabet için buradayız. Ben futbolu en derinimde yaşayan, heyecanlı bir teknik adamım. Türkiye’ye geldiğim günden bu yana, Türk futbolunun tarihi ve ülke konusunda her şeye, herkese saygı duyuyorum. Her fırsatta söylediğim gibi kendimi bu ülkede çok mutlu hissediyorum. Burası futboldan heyecan duyanların, yaşamak isteyeceği bir ortam. Antalyaspor karşısında dokuz kişi kalmamıza rağmen, oyuncularım sahada kahramanca bir performans sergiledi. Maçta 1-0 gerideyken, verdiğim taktikler ve oyuncularıma seslenişlerim rahatsızlık yaratmazken, beraberlik golünün ardından şahsıma ve oyuncularımı hedef alan sözlü sataşmalar yaşandı. Bunu tribününde bulunan yöneticiler, taraftarlar herkes gördü. Hatta bir yönetici başımızı ağrıttın diye bile küfredebildi. Maç sırasında yaşanılan saldırı girişimlerinin ardından, Antalyaspor kulüp yetkililerinin bana karşı savaş başlattığını şaşkınlık ve üzüntüyle okudum. Hatta Lukas Podolski’ye hakaret ettiğim ve terbiyesizlikle suçlandığım bir basın açıklaması gördüm. Türkiye Süper Ligi gibi rekabet seviyesine saygı duyduğum bu ortamda, anlamsız bir savaşa sürüklenmek istemiyorum.
Ancak birkaç şeye işaret etmek istiyorum;
– Herkesin bildiği gibi kulübümüzün dört yetkilisi ile birlikte maçı locadan izledim. Tribünde çoğunluk olan ev sahibi kulüp yetkililerinin tam ortasında nasıl hakaret etmiş olabilirim, bunlar nasıl izin vermiş olabilir?
-Sosyal medya üzerinden sevincimi paylaşarak, tahrik ettiğim iddia ediliyor. Türkiye’de herkes kendini teknik direktör olarak hayal etsin, takımınız 9 kişiyle deplasmanda puan almayı başarıyor, buna kim sevinmez? Bu sevinç esnasında edilen küfürler ve hakaretler çok saygısızcaydı.
– Marius Sumudica olarak bir teklifim bulunuyor. Saldırganlıkla beni suçlayarak, kendilerinin sadece saygılı ol dediklerini iddia ediyorlar. Örneğin Lukas Podolski’ye hakaret ettiğim iddia ediliyor, eğer böyle bir görüntü varsa hemen istifa edeceğimin sözünü veriyorum. Eğer rakibin bu anlamsız iddiaları sadece sözde kalırsa, yine aynı şekilde basın önünde özür dilemelerini talep ediyorum.
– Son olarak bir teknik direktör olarak futbola geri dönmek istiyorum. Antalyaspor’un yetkilileri maçın büyük bir bölümü dokuz kişi oynayan bir takımı yenemediklerini fark etmeleri gerekiyor. Antalyaspor belki de böyle bir ortamda maçı kaybederek, tarihe geçeceklerdi. Benim düşünceme göre bu puan kaybının ardından beni günah keçisi ilan etmek istiyorlar. Futbolda aldıkları kötü sonucun üzerini gündem değiştirerek kapatmaya çalışmak kendileri adına iyi bir bahane olabilir. Takımımız son 7 ayda sadece 1 kez maç kaybetti, o da deplasmanda Galatasaray’a karşı.
– Benden, takımımdan, gösterdiğimiz performanstan rahatsız olanlar varsa onlara tek bir şey söyleyeceğim. Her takıma karşı aynı şekilde ben ve takımım mücadele etmeye devam edeceğiz. Biz futbol oynamak ve oynatmak için buradayız ve her teknik adamın kariyerini takımının alacağı sonuçlar belirlemeli. Türk Futboluna olan saygım ve inancım asla değişmeyecektir.”