Son bir ayda iki kez gündeme taşıdığım sözleşmeli hakemlikteki adaletsizlik, talimattaki keyfiyet ve Koray Gençerler’in ‘nedensiz’ kadrodan çıkarılışı konularına TFF ve MHK hızlı kulak verdi. Önce iki gün içinde Gençerler’i tekrar kadroya aldı, ardından da nihayet ‘aklın yolu bir’ diyerek, sözleşmeli hakemlerin belirlenmesinde kriterler olması gerektiğine karar verdi. MHK’dan gelen haberlere göre sezon boyunca hakemlerde 15 düdük, yardımcılarda 20 bayrak görevi yapma şartı gündemde. Süper Lig takımlarının aralarındaki Türkiye Kupası maçları da bu sayı kapsamında değerlendirilecek.
HAKEM SAYISI AZALACAK
Bu sezon yıllardır süregelen 306 maçlık maratondan 114 maç fazla oynanacak. Geçen sezon 306 maç içinde 10 ve üzeri düdük çalan 15 hakem oldu. Önceki sezon bu sayı 14; 2017-18 sezonunda ise yine 15’di. Bu sezon fazladan oynanacak 114 maçı, geçen sezon 10 üzerinde düdük çalan 15 hakeme orantılarsak her hakeme ‘+7 maç’; geçen sezon 1 maç bile olsa yöneten 24 hakeme orantılarsak ortalama ‘+4 maç’ daha tahmini görev anlamına geliyor. Sözleşmeli şartı için düşünülen ‘en az 15 düdük’ çalması muhtemel hakem sayısı yine 15 civarlarında kalacak gibi gözüküyor. Yani bugünkü sayıdan 8 eksik. Geçen sezon 10 düdüğün hemen altında kalan Özgür Yankaya (9), Serkan Tokat (9), Koray Gençerler (8) gibi isimlerin asgari 15’i yakalamaları 420 maç olsa dahi bu modelle zor. Maç sayısı az olan tüm hakemlerin tutunacakları dal, Süper Lig takımlarının Türkiye Kupası maçları olacak ancak unutulmasın ki statü değişti, öyle 3. turdan başlayarak ikişer maçlı turlar artık yok.
YARDIMCI HAKEMLER İÇİN 20 MAÇ SINIRI ÇOK ABARTI
Dünya genelinde de sıkça görüldüğü üzere ezber triolar mevcut. Ekip olarak kaşının oynayışından bile anlaştıkları duruma geldiler. Hakemler sezon başında göreve çıkmak istedikleri yardımcıları liste ile MHK’ya iletiyorlar. Bizde de belleklere kazınan üçlüler halen Cüneyt Çakır-Bahattin Duran-Tarık Ongun; bir dönem de Fırat Aydınus-Aleks Taşçıoğlu-Serkan Ok denilebilir. Yeni üçlüler de halihazırda oluşuyor. Ekipten birinin ceza, sakatlık ya da mazereti olmadığı sürece çoğunlukla birlikteler. Hal böyle olunca, sanki yardımcılar kendi hakemi dışında sürekli göreve gidiyormuş gibi maaş sınırını 20 maç düşünmek mantık dışı. Hele ki hali hazırda Süper Lig’de 94 yardımcı hakem varken tam anlamıyla işi yokuşa sürmek. Her yardımcı hakem, bu sezon kadroya yükselen Denizlili Murat Tuğberk Curbay gibi şanslı olmayabilir. Birkaç yıldır kadroda olup Süper Lig havası teneffüs etmeyen yardımcılar varken MHK Hakem Atama Komisyonu Üyesi Erol Ersoy’un özel ilgisiyle TFF 2. Lig’den bu sezon yükselip TFF 1. Lig havasını bile sadece 2 maç solumuşken Alanyaspor-Hatayspor karşılaşmasında ödüllendirilmek (!) herkese nasip olmaz.
CİMRİ PATRON GİBİ DEĞİL, ÇAĞDAŞ VE ADİL BİR DÜZENLEME BEKLİYORUZ
Pek çoğunuzun kulağına aşina gelen isimlerin geçen sezonki görev sayılarını sıraladım. Bu sezonki 114 maçlık fazlalığı ekstra 12 hafta gibi düşünürsek, tablodaki bazı FIFA ve tecrübeli isimlerin bile bu 12 haftanın en az 6’sında görev almaları lazım ki maaş sınırı 20’ye ulaşabilsin. Sözün özü; hakemler gibi yardımcılar da 15 olmalı. 9 Ekim Cuma günü “Kurumsallık Bunun Neresinde?” başlıklı yazımda belirttiğim üzere, amaç sadece hakemlerin maaş almasını zorlaştırma olarak algılanmamalı. 3 kategoride maaş devam etmeli, bu kategorilere giremeyenlere de daha düşük 4. seviye eklenmesi doğru olur. En üst düzey hakemlerin bile aldıkları maç sayıları aşikarken nasıl bir istatiksel çalışma baz alınıp bu maç sayıları önerildi? Yine özensiz değil; doğru analizle kurgulanmalı ve net olmalı. Sakatlık ve ceza durumlarına kadar kapsamlı olmalı. Kısacası cimri patron edasında değil; çağdaş bilimsel, adil ve emeğin karşılığını endüstriyel boyutta veren kurumsal düzenleme bekliyoruz.
