1- Her damak zevkine uygun
Dünya mutfağının her türlü örneğini şehirde bulmanız mümkün. Ancak kentin en çok adından söz ettiren yiyeceği fish&chips’ artık her yerde olsa bile İngilizlere özel bir yemek olarak biliniyor. Balık filetosu unlu bir bulamaca batırılarak yağda kızartılıyor ve patates kızartması ile beraber servis ediliyor. Şehirde bunu yiyebileceğiniz en iyi adres ise North Sea Restaurant. İngilizlerin çay saati de çok meşhur. Tatlılarını ve birbirinden farklı aromalı çaylarını mutlaka deneyin. Güzel bir çay saati için adeta bir film seti gibi olan ‘Peggy Porschen Cakes’i tercih edebilirsiniz.
2- Müze ve tarih şehri
Dünyaca ünlü isimlerin gerçeklerinden farksız balmumu heykellerini görmek isterseniz Madame Tussauds’a, dünyanın en değerli hazinelerini yakından incelemek isterseniz British Museum’a veya dinozorlarla karşılaşmak için Natural History Museum’a gidebilirsiniz. Şehirde tarihi açıdan önemli çok fazla yapı var. Buckingham Sarayı ve St. Paul Katedrali şehrin önemli tarihi noktalarından. Westminster Sarayı’nın yanında bulunan Big Ben saat kulesi de Londra’nın simgelerinden.
3- Kameralarınızı hazırlayın, manzaranın tadını çıkarın
London Eye şehrin sembolü halinde. Dönme dolapta her biri 25 kişi alabilen, 32 adet kapsül var ve dönme dolap turu aksatmamak için sürekli dönüyor. İniş ve binişler de özel bir platform üzerinde, dönme dolabın durmasına gerek kalmayacak şekilde yapılıyor. London Eye ziyaretçilere 360 derecelik görüş açısı sunabilmek için tamamen cam kaplı kapsüllerden oluşuyor. Dünyanın en ünlü gözlem dönme dolabının görüş mesafesi havanın açık olduğu günlerde 40 kilometreye kadar çıkıyor. Bir tur 30 dakika sürüyor. London Eye, büyüleyici bir şehir manzarasına sahip. Parlamento Binası ve Big Ben saat kulesi London Eye ile kuşbakışı seyredebileceğiniz yapıların başında yer alıyor. Dönme dolap kış aylarında 11.00-18.00 saatleri arasında açık. Bilet fiyatı: 27 pound.
4- Alışveriş cenneti
Londra’da Oxford Street’teki en ünlü mağazalardan şehir pazarlarındaki hediyelik eşyacılara kadar kentte her cebe uygun seçenek var. Avrupa’nın dördüncü en büyük alışveriş merkezi olan Westfield Stratford’da alışveriş yapabilir ya da Londra’nın en ünlü mağazalarından kabul edilen Harrods’a giderek dünyaca ünlü markaların son moda ürünlerini görebilir, alabilirsiniz. Moda ve takı tasarımcılarının yer aldığı Spitalfields gibi pazarlara uğrayarak hem gün boyu dolaşıp hem de sevdiklerinize tasarım ürünleri hediye olarak götürebilirsiniz.
5- Sabahın ilk ışıklarına kadar eğlenin
Londra’da hayat geceleri de tüm hızıyla devam ediyor. Geceleri şehir ayrı bir atmosfere bürünüyor. Ziyaretçilerine de birbirinden güzel alternatifleri değerlendirmek kalıyor. Işıl ışıl sokaklardaki kokteyl barları, gece kulüpleri ve ‘after’ mekânlarında sabahın ilk ışıklarına kadar eğlenebilirsiniz. İster Sketch’e gidip elektronik müzik eşliğinde kokteylinizi yudumlayabilir, isterseniz de Fabric London’da dünyaca ünlü isimlerle eğlenebilirsiniz. Ancak unutmayın, Londra’da hemen hemen her mekân rezervasyon istiyor.
6- Kalabalığın içindeki huzur
Londra her ne kadar hareketli bir şehir olsa da doğa ve huzuru şehrin tam ortasında bulabiliyorsunuz. Kent çok yeşil ve iyi planlanmış. Parkları, yürüyüş alanları ve gölleri… İçinde Londra Hayvanat Bahçesi’nin, Londra Açık Hava Tiyatrosu’nun bulunduğu Regent’s Park’a uğrayabilir, içinde kayıkla gezinti yapabileceğiniz göleti olan Battersea Park’ıda ziyaret edebilirsiniz. Seyahatinizin yorgunluğunu Kraliyet Parkları’nın en büyüğü olan Hyde Park’ta kitap okuyarak atabilirsiniz.