Ege’nin sakin köyleri tatil için taş evler, çiçekli bahçeler, sıcak aile ortamı ve ev yemeklerini tercih eden yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.
Kalabalık sahiller, su parkları, yüksek sesli müzik ve açık büfe yiyeceklerden uzak bir tatil anlayışı Ege’nin Salman, Çiftlikköy, Germiyan, Birgi, Kirazlı ve Kapıkırı köylerinde yaygınlaşıyor.
İzmir’in Karaburun ilçesinin uzun yıllar terk edilmiş mahallesi Salman, şimdi internet ve telefondan uzak zaman geçirmek isteyenlere “köy konseptli” tatil imkanı sunuyor.
Salman’da tatilcilerin “bir köy evinde yaşıyormuşçasına” kendi yemeklerini doğal ürünlerle hazırladığı, bahçe işleriyle uğraştığı, keçi sağdığı, internet ve telefon kullanmadığı bir ortam hakim.
Doğayla iç içe yaşamı tercih eden tatilciler, bu köyde iki kişi gecelik konaklama için 500 lira ödüyor.
ÇİFTLİKKÖY, GERMİYAN, KOZBEYLİ KÖYLERİ
Çeşme’nin geleneksel taş evleriyle ilgi çeken yerleşim birimlerinden Çiftlikköy, tarihi yapısı, balık restoranları ve yöresel tatları ile turistlerin ilgisini çekiyor.
Çeşme’nin bir başka köyü Germiyan, Yörük kültürünün izleri, köy sakinlerinden Nuran Erden’in duvarlara çizdiği resimler, ekşi maya ekmeği ve ot yemekleriyle alternatif bir gezi ve tatil rotası oluşturuyor.
Germiyan, kadınların başı çektiği bir topluluğun girişimiyle “Yavaş Gıda” hareketine katılan ilk köy unvanını taşıyor.
Ödemiş ilçesinde Bozdağ’ın yamaçlarındaki Birgi de butik otele dönüştürülen tarihi konaklarda Anadolu sıcaklığı arayan turistlerin tercihi durumunda.
İzmir’in Foça ilçesi Kozbeyli köyüne ise özgün taş mimarisini ve ünlü dibek kahvesini sevenler gidiyor.
AYDIN VE MUĞLA
Doğal güzellikleri, organik tarım ve endemik bitki türleriyle ünlü Aydın’ın Kuşadası ilçesine bağlı Kirazlı köyünün kapıları, yöresel yemekleri tatmak isteyenlerin ilgisini çekiyor.
Bafa Gölü kıyısında Heraklia Antik Kenti ile iç içe bulunan Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Kapıkırı köyü, fotoğrafçıların tercih ettiği noktalar arasında bulunuyor. Köydeki 5-6 evde pansiyon hizmeti veriliyor.
Milas’ın bir diğer turistik ilçesi ise Bodrum sınırındaki Kıyıkışlacık köyünde de pansiyonculuk hızla gelişiyor. Iasos Antik Kenti ile iç içe olan Kıyıkışlacık’ta mavi yengeç ve levrek turistlerin tercihi oluyor.
ALAÇATI VE ŞİRİNCE’Yİ ARTIK HERKES TANIYOR
İzmir’in Çeşme ilçesine bağlı Alaçatı ise hayvan damı olarak kullanılan taş yapıların restore edilip butik otele dönüştürüldüğü turistik merkez haline geldi.
Rüzgarı, yel değirmenleri, kurabiyesi, festivalleriyle ünlü tatil beldesi Alaçatı’da konaklamak 5 yıldızlı otellerden daha pahalıya mal olabiliyor.
Efes Antik Kenti ve Kuşadası’na yakınlığıyla yabancı turistlerin ilgisini çeken Şirince de İzmir’in tanınmış köyleri arasında yer alıyor.
Maya takvimine göre “2012’de kıyametin kopacağı ve dünyada felakete uğramayan iki yerleşim yerinden biri olacağı inancının” haber konusu olmasıyla, ulusal ve uluslararası basının ilgi odağı haline gelen köy, bağcılık, ekmek ve zeytinyağı ile ünlü.
“OTELLERİN DUYGUSU EKSİK”
Başkanlığını uzun yıllar yürüttüğü Türkiye Küçük Oteller Derneğinin şimdi danışmanlığını üstlenen ve Salman’da köy konseptli bir köy otel kuran girişimci Mehmet Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kent kökenli insanlara köy hayatı yaşatmak istediklerini belirtti.
Lüks, ihtişamlı otellerin birbirine benzediğini ancak duygusunun eksik kaldığı görüşünü dile getiren Çelik, “Büyük otellerden sonra küçük oteller moda oldu. Bütün evler otel oldu, pansiyonların adı butik otele dönüştü. 15 sene önce Alaçatı köydü, ben de köye gitmek istiyordum ama şimdi orada bin tane otel var. Biz yine köye gitmek istiyoruz.” dedi.
Köy konseptli tatilin avantajlarını doğal beslenme, temiz hava alma, toprakla uğraşabilme olarak sıralayan Çelik, “Gerçek köy, doğal bir ortam. Tatil köyü adı verilen suni bir atmosfer değil. Köye gelen misafirimiz isterse keçi sağacak, bahçede çalışacak, dağdan gelen suyu içecek, köylü kadınlarla sohbet edecek. Plazalarda birbirine selam vermeden yaşayan insanlar sevgiyi, duyguyu tadacak.” dedi.
Çelik, doğayı ve sporu seven, entellektüel insanlardan oluşan hedef kitleye hitap ettiklerini vurgulayarak, “Beş yıldızlı otellerden tatmin olmayan insanları bekliyoruz.” diye konuştu.
Mehmet Çelik, basit yaşamın mutluluğun sırrı olduğuna inandığını, bunun da köy konseptli turizm arayışında kendini gösterdiğini aktardı.
