Kültür ve Turizm Bakanlığınca, salgına karşı gerekli tedbirleri alan oteller “güvenli turizm sertifikası” ile belgelendiriliyor. Sertifika programındaki sıkı ve hassas denetimler, turizm sektörü ve tatilciler için önem arz ediyor. Sertifikayı alan otellerde uygulama turizm tesisinin girişinden itibaren başlıyor. Ateşi ölçülen, maske verilen tatilcinin valizi de dezenfekte ediliyor. Steril kalemlerle işlemini yapan tatilciye, sağlık durumunun öğrenildiği bir anket yapılıyor. Otel personeli de hem siperlik hem de maske takarken, tedbirler odalarda da devam ediyor. Tek kullanımlık malzemelerin bulunduğu odalarda hijyene büyük önem veriliyor. Müşterilerin kullandığı çarşaf ve havlular yüksek sıcaklıklarda yıkanıyor.
Açık büfede müşteri seçiyor personel servis yapıyor
Otellerde tedbirlerin yoğun olduğu bir diğer nokta ise restoranlar. Açık büfede müşterilerin seçtiği yemekleri tabağa görevli personel koyuyor. Açık büfe hizmeti vermeyenlerde ise diğer müşterilerle teması azaltmak için servis hizmeti masaya kadar yapılıyor. Hem girişte hem de çıkışta müşterilerin ellerini dezenfekte etmesi sağlanıyor. Müşteriler sadece yemek yerken maskelerini çıkarıyor. Tatilin vazgeçilmezi güneşlenme ve havuz keyfinde ise ilk kural sosyal mesafe. Büyüklüklerine göre belirlenen sayıda kişinin girebildiği havuzda personelin denetimleri dikkati çekiyor. Şezlonglar arasındaki mesafenin 1,5 metre olduğu havuz kenarında her müşteriden sonra şezlonglar dezenfekte ediliyor.
Çeşme Turistik Otelciler Birliği (ÇEŞTOB) Başkanı Yakup Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, turizmcilerin salgın döneminde çok dikkatli hareket ettiğini söyledi. Yaklaşık bine yakın işletme ve personelin çok yoğun bir eğitim sürecine tabi tutulduğunu hatırlatan Demir, “Eğitim her gelen yeni personel için devam ediyor. Kovid-19 kriterlerine uymak çok mühim. Gelen misafirlerimizin hasta geçmişlerine bakıyoruz. Çeşmeli otelciler olarak tüm kuralları ezberledik. Otellerimizde tatil yapan oldukça fazla misafirimiz var. Hepsi çok mutlu.” diye konuştu.
Çeşme’nin güvenli turizm sertifikasını ilk alan bölgelerden olduğunu ifade eden Demir, bunun da tatilciler açısından “güven” anlamına geldiğini kaydetti. Kendilerini arayan müşterilerin ilk sorusunun “sertifika” olduğunu anımsatan Demir, artık halkın çok bilinçli olduğunu, bütün otellerin sertifika alması gerektiğini söyledi. Sertifikanın alınmasıyla denetimlerin sona ermediğini aktaran Demir, gizli denetçilerin de otellerde mesai harcadığını vurguladı. Çeşme’de halen 20 tesisin sertifika aldığına değinen Demir, “400 otelimizin yarısına sertifika aldırabilirsek başarılı olmuş olacağız.” dedi.
“Kalemin bile dezenfekte edildiği gördük”
Çeşme’deki bir otelde tatil yapan Pınar Şenol ise 1 gündür konaklama yaptığını, şu ana kadar her şeyden çok memnun olduğunu aktardı. Girişten restorana kadar olan süreçteki uygulamalardaki hassasiyete dikkati çeken Şenol, “Ben çok memnun kaldım. Tüm arkadaşlarıma gönül rahatlığıyla tavsiye edebilirim. Karantina döneminden sonra evde sıkıldık. Halen tedirginlik devam ediyor ama maske, hijyen ve mesafe kurallarına uyarak tatilimizi yapabiliriz.” ifadelerini kullandı.
Fatih Filiz de tatil için Çeşme’ye geldiğini belirtti. Basın yayın organlarında otellerle ilgili kuralları gördükten sonra tatil yapmaya karar verdiğini anlatan Filiz, “Otelde tüm tedbirlerin yerinde olduğunu gördük. Hiçbir sorun yok, tedirgin olmadım. Kalemin bile dezenfekte edildiğini gördüm. Gayet iyi, sorun yaşamadık.” diye konuştu.