Tekneyle 7 yılda dünyayı dolaştılar… Okyanuslarda korsan ataklarından kıl hissesi kurtuldular
7 yıl evvel Antalya’dan tekneyle dünya cinsine çıkan çift, birebir noktaya tekrar geldi
Hasan Hoş: “Dünya küçüktür diyoruz ancak dünyanın çok küçük olmadığını, kocaman bir dünya olduğunu gördük
Zehra Tatlı: “Fırtına bizi hiç yalnız bırakmadı”
ANTALYA – Antalya’dan 7 yıl evvel tekne ile dünya tipine çıkan Hasan-Zehra Şiin çifti, okyanusları aşıp onlarca ülkeyi gördükten sonra tekrar Antalya’ya geldi. Dünya tipinde korsanlara yakalanma tehlikesi de geçiren çift, karaya birinci adım attığında birinci kelamı, “Çok şey gördük fakat en hoşu Türkiye” oldu.
2015 yılında Antalya Limanı’ndan ‘Kandiba’ isimli tekneleriyle dünya çeşidine çıkan Hasan – Zhera çifti, okyanusları aşıp onlarca ülkeyi gördü ve farklı kültürden binlerce beşerle tanıştı. Hoş çiftine seyahatleri boyunca köpekleri de eşlik etti. 7 yıl ortanın akabinde Türkiye sularına giren çifti, Antalya Körfezi’nde Kıyı Güvenlik botu ve tekneler karşıladı. Konvoy eşliğinde limana giren çifti, öteki tekne ve yatlar kornalarla karşıladı. Limana yanaştıktan sonra ise Hoş çiftini karşılamaya ailesi, yakınları ve sevenleri geldi. Sevgi şovlarının bulunduğu Hoş çifti, seyahatlerine başlamadan evvel çıkardıkları ayakkabılarını, tekrar giydi. Çiftin memnunluğu yüzlerinden okunurken, epeyce yorgun oldukları da gözlendi.
“Fırtına bizi hiç yalnız bırakmadı”
Birinci heyecanını gazetecilerle paylaşan çiften Zehra Hoş, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Fırtına bizi hiç yalnız bırakmadı. Daima beraberdik. Hint Okyanusu bizim için çok sıkıntı oldu. Fakat her şeyin bir bedeli var. Uygun ki yaşadık, güzel ki gördük o insanları. Çok memnunum. En unutamadığımız an Pasifik’te çok fakir bir adamla ekmeğimizi paylaşmak oldu. O bizim paramız olmadığını, ekmek alamadığımızı sandı ve o ekmek alıp verdi. Çok ağladım.
“Dünyanın kocaman olduğunu gördük”
Yola çıkmadan evvel sıkıntı bir karar verdiklerini belirten Hasan Tatlı ise, “Biz yola çıkarken denizci değildik hala de değiliz. Pek çok şeyi hayatımızda değiştirdi. Azla yetinmeyi, insanların muhtaçlıklarının o kadar çok olmadığını, bize dayatılan, varsayılan dünyanın biraz yapmacık bir dünya olduğunu gösterdi. Dünya küçüktür diyoruz ancak dünyanın çok küçük olmadığını, kocaman bir dünya olduğunu gördük” dedi.
Korsan saldırısından hareketle kurtuldular
Seyahatlerinde korsan saldırısı tehlikesi atlattıklarını da anlatan Hoş, “Maldivlerden 5 tekne çıkmıştık. En önde biz vardık. Gemilerin gece geçmesinin tavsiye edildiği muhakkak bir koridor var. Fakat bizim süratimizle yalnızca gece oradan geçme bahtımız yoktu. Bu taarruzlar daha çok akşam üzerleri ve sabaha hakikat hava aydınlanırken yapılıyor. Etrafımızda hiç gemi kalmamıştı. Bizim hareket ettiğimiz koridorun dışından içeriye gerçek bir tekne geldi. Balıkçı teknesi sandık. Baktık bizim önümüzü kesecek halde ilerliyor, yavaşladık. Sonra diğer bir tekne daha belirdi. Niyetlerinin âlâ olmadığını anladık. Ani bir kararla ışıklarımızı söndürdük. Geri dönüş yaptık. Şayet koalisyon güçlerine haber verdiğiniz takdirde, size 20 dakika ya da yarım saat içerisinde ulaşabiliyorlar. Biz o arayı, aksiye giderek yarım saatin üzerine çıkardık. Bu türlü olunca dağılmak zorunda kaldılar. Bunlar eski klasik gemileri korsanlar değil. Yemen ile Somali ortasında önemli bir silah kaçakçılığı ve insan kaçakçılığı var. Buna tıpkı vakitte ek iş olarak korsancılık yapanlar var” sözlerini kullandı.
“En hoş yer Türkiye”
Sevimli, bundan sonraki planlarının Türkiye’yi doya doya yaşamak olduklarını tabir ederek, “Çok şey gördük, yanımıza kar kaldı, çok da hoş. Ancak en hoş yer neresi derseniz; her şeyiyle en hoş yer insanlarıyla birlikte Türkiye” diye konuştu.
