Doç. Dr. Şahin, yaptığı yazılı açıklamada, değişen dünya düzeni ve ilerleyen teknoloji doğrultusunda yeni endüstrilerin ortaya çıkmasıyla, telif hakları ihlallerinin de yeniden gündeme geldiğini belirtti.
Dijital platformlarda telif hakkının korunabilmesi için özel çaba harcanması gerektiğini ifade eden Şahin, şöyle devam etti:
“Dijital platformlarda fikri mülkiyetlerin izin alınmadan, çok hızlı ve geniş kitlelere ulaşabilecek şekilde yayılabilmesi olasıdır. Bu nedenle eski telif hakkı düzenlemelerinin dijital platformlarda etkin çalışabilecek biçimde güncellenmesi önemlidir. Telif hakkının açıkça belirtilmesini sağlayacak özel damga ya da filigranların kullanılması, yazılım içeriği olan ya da yazılımlar aracılığıyla kullanılan birtakım materyaller için yazılımsal kısıtlamalar koymak ilk akla gelen ve kolayca uygulanabilecek önlemlerdir. Fikri mülkiyetin lisanslanması gibi daha karmaşık ve teknik önlemler de mevcuttur. Dijital oyunların çoğunun ve birtakım yazılımların lisanslanması internet erişimi gerektiren ve sunucularla kurulan bağlantı sonucunda lisansın aktive edilebildiği bir sisteme dayanmaktadır.”
Şahin, Türkiye’de yüzde 40 ile en çok bandrol yükümlülüğünün, yüzde 12’lik oranla kitapların basım ve yayın haklarının ihlal edildiğini ve yüzde 2 oranında ise bilgisayar programlarının izinsiz kullanıldığını bildirerek, şunları kaydetti:
“Ayrıca, 16-24 yaş grubu gençlerin müzik içeriklerinde dijital telif haklarını yüzde 10 daha fazla ihlal etme eğiliminde olduğu saptanmıştır. Yapılan akademik çalışmalara göre sosyal medya, içerik oluşturma, yayınlama ve yorumlama gibi araçlarla bireylerin etkin katılımını sağlayan bir platform olmasına bağlı olarak bilgi alma özgürlüğü, düşünce özgürlüğü ve serbest bilgi akışı için büyük önem taşımaktadır. Türkiye’de yer alan birçok web sitesine erişimin engellenmesine yönelik mahkeme kararları da telif hakkı ihlallerine dayanmaktadır.”